
Bir düşünün, hayatınızda kaç kez kendinizden şüphe ettiniz? Hafızanızın güvenilmez olduğunu düşündüğünüz, hislerinizi abarttığınızı hissettiğiniz veya bir sorun yaratmak için fazlasıyla hassas davrandığınızı düşündüğünüz oldu mu? Bu düşüncelerin kökeni yalnızca sizin zihniniz olmayabilir. Belki de manipülatif bir psikolojik şiddetin, adı konmamış bir baskının etkisi altında kaldınız. İşte bu baskının adı: Gaslighting.
Gaslighting, bir başkasının sizi, kendinizden ve gerçeklik algınızdan şüphe etmenizi sağlayacak şekilde manipüle etmesidir. Bu manipülasyon, adını 1944 yapımı Gaslight filminden alır. Filmde bir eş, karısının akıl sağlığını sorgulamasına neden olacak oyunlar oynar ve sonunda onun gerçeklik algısını tamamen kontrol altına alır. Gerçek hayatta ise gaslighting, bazen en yakın ilişkilerimizde, sevdiğimiz ve sevildiğimizi düşündüğümüz kişilerden gelir ve fark edilmesi oldukça zordur.
Neden bu kadar yaralayıcı?
Gaslighting, kişinin ruh sağlığında fiziksel yaralar kadar derin etkiler bırakabilir. Ancak farkı şudur: Görünmezdir ve dışarıdan kolayca anlaşılamaz. Adeta bir mayın tarlası gibi işleyerek kişinin duygusal dünyasında ağır tahribat yaratır.
Gaslighting’in etkilerini anlamak için beynimizin işleyişini şöyle düşünelim. İnsan zihni, çevresinden topladığı bilgilerle kendini günceller ve olayları anlamlandırır. Ancak gaslighting altında bu bilgi akışı çarpıtılır. Manipülatörün etkisiyle kişi, artık kendi hafızasına ya da algısına güvenemez hale gelir. Beyin, sürekli şüphe ve karışıklık durumunda stres üretir ve bu durum uzun vadede depresyon; sürekli suçluluk ve yetersizlik hissi, kaygı bozukluğu, kimlik kaybı;kendi kararlarına ve duygularına yabancılaşma veya travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir.
Gaslighting’i tanımak
Gaslighting’in etkisi altında olduğunuzu anlamak için şu belirtilere dikkat edebilirsiniz:
-Hafızanızın Çarpıtılması: Çok net hatırladığınız olayların farklı şekilde aktarılması.
-Duygusal Manipülasyon: Hislerinizi ifade ettiğinizde, “Sen çok hassassın, sen de her şeyi abartıyorsun” gibi ifadelerle suçlanmak.
-İzolasyon: Sosyal çevrenizden koparılmaya çalışılmak.
-Özgüven Kaybı: Sürekli başarısız ve değersiz hissetmek.
-Suçlama Döngüsü: Tüm sorunların kaynağı olarak sürekli kendinizi görmek.
Gaslighting’e karşı kendinizi nasıl koruyabilirsiniz?
Gaslighting’den korunmanın ilk adımı farkındalıktır. Manipülasyonu fark ettikten sonra şu adımları atabilirsiniz:
1. Gerçekliğinize Sahip Çıkmak:
Hafızanızın ve duygularınızın gücüne inanın. Eğer sistematik olarak manipülasyona uğradığınızı düşünüyorsanız,bir günlük tutarak yaşadıklarınızı yazıya dökebilirsiniz. Bu, kendi gerçeklerinizi daha net görmenize yardımcı olur.
2. Sosyal Bağlarınızı Güçlendirmek:
Hayatınızı tek bir kişinin etkisi altına sokmaktan kaçının. Aileniz ve güven duyduğunuz dostlarınızla iletişimde kalın.
3. Sınırlarınızı Belirlemek:
Manipülatörün etkisini azaltmak için net sınırlar çizmeye özen gösterebilirsiniz. Bu, kendinizi korumanın en etkili yollarından biridir.
4. Profesyonel Destek Almak:
Uzman bir psikologdan yardım almak, bu süreçte iyileşme yolculuğunuzu hızlandırır. Profesyonel destek, sınırlarınızı çizmeyi öğrenmenize, özgüveninizi yeniden kazanmanıza ve yaşadıklarınızı anlamlandırmanıza yardımcı olacaktır.
Gerçekliğiniz size aittir
Gaslighting, kişinin psikolojik sağlamlığını hedef alan sessiz ama bir o kadar da tehlikeli olan bir manipülasyon türüdür. Ancak farkındalık, bu manipülasyonu kırmanın ilk adımıdır. Kendi gerçekliğinize sahip çıkmak, sizi bu manipülatif baskının etkilerinden koruyacak en güçlü silahtır çünkü; “Kendinize inanmak, başkalarının sizi manipüle etmesine karşı en güçlü zırhınızdır.”
Yorumlar kapalı.