BM’nin Eylül ayından itibaren aşamalı olarak, Kıbrıs sorununda tarafların ortaya koyduğu kırmızıçizgilerin dayanıklılığını test etmeye çalışacağı öne sürülüyor. Bu çerçevede daha ilk baştan ‘derinlere’ inileceği kaydediliyor.
Rum basınına göre, Holguin’in hazırladığı belge Genel Sekreter Guterres tarafından New York’ta görüşeceği Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’e verilecek. Görüşmelere uygun zemin varsa, garantör güçlerin de katılımıyla devam edilecek. Yani 5+BM ve AB’nin gözlemci olacağı şekilde görüşmeler sürdürülecek.
Bunlar Rum basınının iddiaları…
Peki; her iki tarafın kırmızı çizgileri bilinmiyor mu?
Rum tarafı, öncelikle ‘Garantiler kalksın, asker gitsin’ diyecek. Başka?
Tek egemenlik, tek vatandaşlık, tek uluslararası kimlik, iki bölgeli, iki toplumlu federasyon diyecek. Özetle hep bilinen şeyler.
Türk tarafı ise, Garanti Anlaşması’na dayanarak, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamında ısrarlı olduğunu yineleyecek, Garanti Anlaşması ve Türk askeri varlığının olmazsa olmaz olduğunu vurgulayacak. Ayrıca federasyon defterinin kapandığını dile getirecek.
Nitekim geçen gün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve beraberindeki heyeti kabulünde konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türklerinin özden gelen egemenlik hakkının kabul edilmeden müzakere sürecinin başlayamayacağına vurgu yaptı. Tatar, müzakerelere Crans Montana’da kalınan yerden devam etmenin ‘sıfır asker, sıfır garanti’ anlamına geldiğini ve böyle bir yanlışı günümüzde yaşanan savaşlar göz önünde bulundurulunca asla kabul etmediklerini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Egemenliğimiz ve devletimiz bizim şartımızdır. Bir anlaşma olacaksa iki devletin işbirliği ile olacaktır ve Türkiye’nin garantörlüğü, Türk askerinin varlığı devam edecektir” dedi.
‘Kırmızı çizgiler’ test edilecekse ve Rum tarafı ‘sıfır asker, sıfır garanti’ diye tutturursa, Cumhurbaşkanı Tatar, gerek Rum tarafına, gerekse Genel Sekreter’e Gazze örneğini gösterecek değil midir? Gazze’de şu ana kadar çoğu çocuk ve kadın olmak üzere, 40 bin masum insanın hayatını kaybettiğini masaya koymayacak mı? Hem de dünyanın gözleri önünde bu vahşetin devam ettiğini ve BM’nin bir şey yapamadığını, seyirci ve de aciz kaldığını dile getirdiğinde BM Genel Sekreteri ile ‘Kişisel Temsilcisi’ renkten renge girmeyecek mi?
Eğer Filistin’in garantörleri olsaydı, Filistin bu hallere düşer miydi? Bu gerçeği Genel Sekreter Antonio Guterres bildiği gibi, Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar da bilmektedir. Gazze’deki savaş nedeniyle Filistin halkının başına gelenleri gördükçe birçok ülke tedirgindir. Bundan dolayı günümüzde garanti sistemi daha da önem kazanmış bulunmaktadır. Rum tarafı ile Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in iddia ettikleri gibi modası da geçmiş değildir. Onlar, işlerine gelmediğinden bu şekilde değerlendirme yapmakta ve hemen ardından da AB güvencesini öne sürmektedirler. Hâlbuki AB hangi konuda başarılı olabilmiştir? Rusya-Ukrayna savaşında ne yapmıştır? Gazze’de dünyanın en büyük insanlık dramı yaşanırken, Avrupa Birliği (AB) tarafsız bir şekilde ağırlığını koyup da, en azından ateş kesi sağlanabilmiş midir?
Onun için Rum tarafı veya Yunanistan şartlarını ortaya koyarken bir kez daha düşünsün ve bu ülkede 50 yıldan beri barışı sağlayanın Türk askeri varlığı olduğunu kabul etsinler. Bunlar gerçeklerdir. (Thesearerealities).
***
Tevhide Tezcan Lefkoşa’da defnedildi
Merhum Vedat Tezcan’ın kıymetli eşi, herkes tarafından sevilen, iyiliksever insan Tevhide Tezcan’ın dün Lefkoşa’da son yolculuğuna uğurlandığı tüm akraba, dost ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Oğlu Mehmet Arif Tezcan, kızı-damadı Gülderen-Öztürk Özkan, torunları Seren-Vedat Tezcan, Gizem ve Yağız Özkan, canlarından çok sevdikleri Tevhide hanımı kaybettiklerinden acılarının sonsuz olduğunu ifade ederek, nur içinde yatmasını, mekânının cennet olmasını dilediler.
Bu arada aslen İskeleli olan Mustafa Kökel önceki gün İskele’de toprağa verildi. Bir süreden beri sağlık sorunları yaşayan Kökel’in zamansız vefatı ailesi ve sevenlerini yasa boğdu.
Yorumlar kapalı.