Ahmet Tolgay

Bir toplum babası:  Rüstem Tatar





Pazar yazımı bugün, yakında okurla buluşacak olan “Ersin Tatar’la Tarih ve Bilinç Yolculuğu” adlı 21’nci kitabımdan yapacağım bir alıntıyla toplumun babası merhum Rüstem Tatar’a adıyorum… Türk Mukavemet Teşkilatı’nda ve Kıbrıs Türk halkının ulusal mücadelesinde büyük hizmetleri olan, uzun yıllar bakanlık başta olmak üzere birçok görevde bulunan Rüstem Z. Tatar, ölümünün üçüncü yıl dönümünde hafta içinde kabri başında anıldı. Baskı hazırlıkları sürmekte olan kitabımdan onun hakkında sunacağım alıntı ise şu:
“Ersin Tatar, hayattaki en önemli rehberlerinden birinin babası olduğunu her fırsatta yineler, onu derin bir saygı, takdir, minnet ve şükranla anar… “İki devletli siyaset” söylemlerinin temellerini de babasının yaşadıklarını ve tavsiyelerini göz önünde bulundurarak yıllar önce kurguladığını belirtir… “Rahmetli babamın bana birlikte çalıştığı Kıbrıslı Rumların zihniyetini çok somut örneklerle anlattığı günlerden bu yana Kıbrıs sorununa ‘iki devletli çözüm’ün tek güvenceli seçeneğimiz olduğunu düşünürüm” der…
EOKA 1963’ün sonunda Kıbrıs Türk halkına karşı Akritas soykırımı planını uygulamaya koyduğunda, Rüstem Tatar hayatını Kıbrıs Ortaklık Cumhuriyeti’nde birlikte çalıştığı bir Rum arkadaşının uyarısı üzerine kurtarabilir… “EOKA faaliyete geçiyor daireye gelme” telkiniydi bu… “İyi ki babam o telkini ciddiye alarak Türk bölgesine sığındı… Yoksa çocuk yaşımda hem babasız ve hem de annesiz kalacaktım” diyor Ersin Tatar…     Baba Rüstem Tatar, Kıbrıs Türk halkının bağrından çıkmış en önemli ve en değerli hizmet ve ilham  figürlerinden biridir… Akil görüş ve düşünceleri, uzmanlık niteliğindeki donanım ve bilgeliği, hele de derinden yaşanmışlıkları onu rol model olarak alacaklar için şaşmaz rehber niteliğindedir…
Tek tümceyle; “Kıbrıs Türk halkının tarihinde toplumsal bir değerdir Rüstem Tatar…”
Şurası açık bir gerçektir ki, o tür toplumsal değerlerimiz olmasa, “azınlık Müslüman cemaati” konumundan devlet konumuna dek gelemezdik… Erken yaşımda başladığım gazetecilik mesleğimde bu onurlu gerçeği çok yakından izleme ve çoğu kez Rüstem Tatar’ın yakın çevresinde bulunma şansımdan dolayı mutlu ve onurluyum… Köşklü Çiftlik’teki bürosuna yaptığı bir davette, bana yaşam öyküsünü yazma önerisinde bulunmuştu… Bu öyküye dair önüme öyle bir belge yığını sürmüştü ki… Araya giren çeşitli engeller dolayısıyla bu fırsatı kaçırdım… Yazarlık yaşamımın büyük kaybı oldu bu… Keşke yayınladığım çeşitli biyografik kitabım arasına Rüstem Tatar ağabeyimizin parlak ve ilham yüklü yaşam öyküsünü de koyabilseydim…
Ta İngiliz sömürge yönetimi döneminden başlayarak, Rüstem Tatar’ın yaşamının her aşaması ayrı bir kitaba konu olabilecek denli önemli ve zengindir…
Rüstem Beyefendi, 23 Ekim 1930’da Baf’ın Yakacık köyünde dünyaya geldi. İlk öğrenimini 1941’te tamamladı… 1947’de Liseden birincilikle mezun olduktan sonra, sınavla kazandığı hükümet bursu ile İngiltere’de Nottingham Üniversitesi’nde iktisat konusunda yüksek öğrenim yaptı. Daha sonra İngiltere Chartered Accountants Enstitüsü nezdinde 3 yıllık mesleki eğitim ve staj sonunda “Chartered Accountant” diplomasını kazandı. Bu unvanı ta İngiltere üniversitelerinden halkımıza ilk getirendir… Oysa yetişmesine katkı koyan İngiliz’in beklentisi, onun İngiltere’de kalmasıydı…
1955: Kıbrıs’ta İngiliz Sömürge Yönetimi dönemi… EOKA’nın ilk kurşunları ve bombaları patlamaya başlar… Ada korkunun ve bilinmezliklerin dehşetengiz kanatları altında… Bu çok olağan bir sebep idi ki, bir İngiliz kolonisi mensubu olan genç Rüstem Tatar, parlak mesleki diplomasıyla İngiltere’de kalabilir, mesleğini orada sürdürebilir, oluşturacağı büro ile milyonerler arasına katılabilirdi… Ama o sevgili adasına dönerek Defterdarlık Dairesi’nde birinci sınıf muhasip görevine atanır.
1958-59: Murakıplık Dairesi Müdürü olur… (Dönemin Sayıştay Başkanlığı)
1956-65: Kurucuları arasında bulunduğu Kıbrıs Hükümeti Türk Memurları Kurumu (şimdiki Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası) genel sekreteridir…
1956-67: Kendi öncülüğünde kurulan Kıbrıs Hükümeti Türk Memurları Kooperatif Tasarruf Bankası Ltd.’in  Yönetim Kurulu Başkanı…
1960: Kıbrıs Türk – Rum Ortaklık Cumhuriyeti’nin kurulmasına yol açan müzakereler sürecinde Kıbrıs Türk Heyetine “ekonomi danışmanı” olarak katılır ve yeni devletin ilk Sayıştay Başkanı olur…
1964-67: Akritas darbesiyle Kıbrıs ortaklık cumhuriyeti yıkılmıştır… Onu,  Kıbrıs Türk Toplumu idaresindeki Murakabe Dairesi Başkanı olarak görürüz…
1967-1976: Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi ve Federe Devleti’nin ilk Maliye Bakanı. (‘Beni en yakından izleyen gazeteci sensin’ derdi bana. Sık sık Lefkoşa Mahkemeler binasındaki zemin kat makamına ve Köşklü Çiftlik’teki evine davet eder, yaptıklarını ve yapacaklarını anlatırdı. Her yıl toplumun seçkin hizmetkârlarına verilecek devlet ödülleri tasarlıyordu… Liyakatı teşvik ve önere edebilme adına… BOZKURT gazetesindeki destekleyici yazılarıma karşın bu tasarısını maalesef hiç gerçekleştiremedi.)
1977 – 1981: Kıbrıs Türk Federe Devleti – AET temaslarını yürüten Kıbrıs Türk Heyeti Başkanı ve ayni dönemde Kıbrıs Türk Turizm İşletmeleri Ltd.’in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve de Genel Müdür Vekili.
1983: Sivil yaşama geçişi… “Tatar & Co.” firmasını kurdu. KKTC’nin kuruluşunda temel nitelikli çalışmalar yürütülürken kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın en yakın mesai arkadaşlarından biridir…
1984-2005: Birleşmiş Milletler gözetiminde görev yapan Otonom Kayıp Şahıslar Komitesinde Kıbrıs Türk Temsilcisi…
1997: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Chartered, Certified ve Yeminli Mali Müşavirler Derneği Başkanı…
Rüstem Tatar, Müftüzade Ailesi’nin kızı olan Canev Hanımefendi’yi 26 yaşındayken, 14 Aralık 1968’de yitirdiğinde iki oğlu Ersin ile Erhan henüz ilkokul çağındaydı ve onların yetişmesinde büyük sorumluluk yüklendi… 12 Temmuz 1942 doğumlu Canev Hanımefendi’nin Londra’da tedavide iken genç yaştaki kaybı, toplumsal bir yasın tetiklenmesine neden olmuştu…
Anne tarafından büyükbabası Cemal Müftüzade’nin de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük’ün müsteşarı olduğunu göz önünde bulundurursak,  Ersin Tatar hem bürokrasinin ve hem de siyasetin içine doğup, siyasetle birlikte büyümekteydi o dönemde…”

Bir toplum babası:  Rüstem Tatar

Yorumlar kapalı.