Hiçbir zaman “Ben yaptım” diyerek övünmedi, hep “Biz yaptık, beraber başardık” derdi. Adımla hitap etmezdi bana. ‘Yakışıklı’ derdi. “Ne oldu yakışıklı, durumlar nasıl?” diye takılırdı.
Aslen Nergisli (Yenağra) köyünden olan Halil Paşa (88), gençlik yıllarından itibaren milli mücadelenin içinde yer aldı. Türk Mukavemet Teşkilatı’nda (TMT) önemli görevlerde bulundu ve 16 yıl boyunca TMT Mücahitler Derneği başkanlığını yürüttü. üniversite eğitiminden sonra gittiği Londra’da, 1958-59 yıllarında “Kıbrıs Türk Cemiyeti”nin Genel Sekreterliğini yaptı.
Halil Paşa, 1960’ta adaya dönüşünün ardından özellikle TMT’nin istihbarat birimlerinde uzun süre Mehmet Can ve Erol Özçelik ile birlikte kritik görevlerde bulundu. Aralık 1963-Mart 1978 tarihleri arasında sırasıyla Lefkoşa Sancağı İstihbarat Şube Müdürü (Dal II) ve Güvenlik Kuvvetleri İstihbarat Grup Başkanı olarak görev yaptı.
KKTC’nin ilan edilmesinin ardından Halil Paşa, TMT Mücahitler Derneği kontenjanından Kurucu Meclis üyeliğine seçildi ve 1974 sonrasında da TMT Mücahitler Derneği’nde önemli katkılarını yaşamı boyunca sürdürdü. Paşa, 15 Kasım 1923’te açılan ‘Kıbrıs Türk Tarih Kültür ve Milli Mücadele Müzesi’ için gönüllü olarak büyük çaba harcamış ve müzeye özel ziyaretler düzenlemişti. O günlerde çok heyecanlıydı ve yıllardır atıl durumda olan müzenin cazip bir hale getirilmesi kendisini son derece mutlu etmişti. O günlerde karşılaştığımızda o mutluluğu gözlerinde hissetmiş, yüzünde okumuştum.
Geçmişin varoluş ve özgürlük mücadelesinin ne denli zor koşullar altında yapıldığını yansıtan müzenin tamamlanarak hizmete açılmasına çocuklar gibi sevinmişti. Diğer ilçelerde de benzeri müzelerin açılması gerektiğini söyler, ilerlemiş yaşına ve rahatsızlığına rağmen, yakın dostları ve silah arkadaşlarıyla birlikte Güzelyurt, Gazimağusa, Lefke ve İskele’ye de ziyaretlerde bulunurdu.
Sohbetimizde yediden yetmişe Kıbrıs Türk halkının Milli Mücadele Müzesi’ni mutlaka ziyaret etmesi gerektiğini dile getirir, yeni kuşakların bundan alacakları çok dersler olduğunu ifade ederdi. Bu gerçekler ışığında Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Dipkarpaz’dan Yeşilırmak’a kadar tüm okul öğrencilerinin Mücahitler Sitesi’ndeki ‘Kıbrıs Türk Tarih Kültür ve Milli Mücadele Müzesi’ni ziyaret etmelerini teşvik ve düzenlemesi gerektiği inancındayız.
Kısa bir süre önce bir yazımda Ticaret Odası’nın eski başkanlarından söz ederken, dalgınlık eseri olarak Mehmet Can’ı yazmayı unutmuştum. Hani, ‘çoğu defa düğün davetiyesi dağıtırken bile insan en yakınına vermeyi unutur’ derler ya, bizimki de o hesap. Halil Paşa yazıyı okur okumaz, telefona sarıldı, “Biliyorum kasıt yok, ama yarına düzelt, bir şeyler yap. Mehmet Can’ın gönlünü al” deyiverdi. Ertesi gün gereğini yerine getirdim ve Mehmet Can’ın olduğu gibi, Halil Paşa’nın da gönlünü almış oldum.
Düşünüyorum da, Halil Paşa’nın vefatına en fazla üzülenlerden birinin de eski mücahitlerden Minareliköylü Halit Karabina olduğunu tahmin ediyorum. Halit Karabina belki de 90’lardadır şu anda. Uzun yıllar mücahitliğinin yanı sıra, Barış Harekâtı’nın ikinci aşamasında, Mağusa’ya gidecek olan Bora Paşa komutasındaki askere kılavuzluk etmişti. Arada bir Halil Paşa ile dertleşirlerdi.
Sevgili eşi, hayat arkadaşı Gülsen Hanım, evlatları ve torunları Mehmet-Selda, Fikret-Alin-Baran Paşa, Murat / Nazan Ersöz-Doğukan Paşa, yayınladıkları mesajda, “Aslen Gazimağusa Nergisli (Yenağra) eşrafından, 1957-59 Londra Kıbrıs Türktür Cemiyeti eski Genel Sekreteri, 1963-76 TMT Dal 2 İstihbarat Grup Komutanı, 1983-85 dönemi KKTC Kurucu Meclis Üyesi ve Bağımız Dayanışma Grubu Başkanı, TMT Mücahitler Derneği eski Genel Başkanlarından hayat arkadaşım, babamız, çok sevgili dedemiz Halil M. Paşa’yı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşamaktayız. Cenazesi 24 Ocak 2024 Çarşamba günü (bugün) saat 10.00’da Mücahitler Sitesi’nde, saat 10.30’da Cumhuriyet Meclisi’nde düzenlenecek törenlerin ardından İsmail Safa Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip askeri törenle Lefkoşa Mezarlığı’nda sonsuzluğa uğurlanacaktır. Dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyurulur.” dediler.
Bu arada Dr. Ali Niyazi Fikret (merhum), Sülün Fikret, Meliha Fikret Kaymak ve Turhan Kaymak, “Değerli dünürümüz Halil Paşa’yı kaybetmenin derin acısı içerisindeyiz. Üzüntümüz sonsuzdur” ifadelerini kullanırken, kız kardeşi Öney Makinacı, kayınbiraderi ve eniştesi Fikret Makinacı, yeğenleri Metehan, Selma, Ata Makinacı, Serdar, Ebru, Can Makinacı, “çok değerli varlığımız, değerli abimiz ve büyüğümüz Halil M. Paşa’yı kaybetmenin derin acısı içindeyiz. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun.” dediler.
Yorumlar kapalı.