Ülkemizde 2019-2023 yıllarındaki 5 yılda 8 bin 22 kişi hayatını kaybetti. En çok ölüm 3 bin 707 ile kalp damar hastalıklarından kaynaklandı; ikinci sırada ise bin 166 ölüm ile kanser geldi.
85 yaş ve üzeri ölümler ilk sırada… Ülkemizde 2019-2023 yıllarını kapsayan 5 yıllık sürede 4 bin 492’si erkek, 3 bin 530’u kadın olmak üzere 8 bin 22 kişi öldü. Yaş gruplarına göre bakıldığında ise en çok ölüm 2 bin 370 kişi ile 85 yaş ve üzerindekilerde oldu.
“Kontroller önemli”… İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sibel Siber, ölümlerde kalp krizleri, emboliler (pıhtı atması), damar tıkanıklığı ve kanama gibi durumlar ile yüksek tansiyonun önemli etkileri olduğunu söyledi. Dr. Siber, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına ve rutin kontrollere dikkat edilmesi uyarısında bulundu.
Cemre CEMALİ
Ülkemizde 2019-2023 yıllarını kapsayan 5 yıllık sürede 4 bin 492’si erkek, 3 bin 530’u kadın olmak üzere 8 bin 22 kişi hayatını kaybetti. Bu süreçte kalp ve damar hastalıkları ölüm nedenleri arasında ilk sırada, kanserden ölümler ise ikinci sırada yer aldı.
KKTC İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan 2023 İstatistik Yıllığı’na göre, 5 yılda en çok ölüm 3 bin 707 ölümün yaşandığı “dolaşım sistemi hastalıkları” yani kalp damar rahatsızlıkları nedeniyle meydana gelirken, bin 166 ölüm ile ikinci sırada “Neoplazmalar” yani kanser hastalıkları nedeniyle meydana gelen ölümler yer aldı.
Yaş gruplarına göre bakıldığında ise en çok ölüm 2 bin 370 kişi ile 85 yaş ve üzerindeki bireylerde meydana geldi.
KIBRIS’a konuşan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sibel Siber, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de kalp damar hastalıklarının ölüm nedenleri arasında birinci sırada, kanserden kaynaklı ölümlerin ise ikinci sırada yer aldığını belirtti.
Dr. Siber, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına ve rutin kontrollere dikkat edilmesi gerektiği uyarısında bulundu.
En çok ölüm 2022 yılında
2019-2023 yıllarını kapsayan 5 yıllık sürede ülkemizde 8 bin 22 kişi öldü. Hayatını kaybeden kişilerden 4 bin 492’si erkek, 3 bin 530’u kadın oldu.
Ölümlerin yıllar itibarıyla dağılımlarına bakıldığında en çok ölümün 2022 yılında gerçekleştiği görülürken; en az ölüm 2019 yılında meydana geldi.
Buna göre; 2019 yılında bin 300 kişi ölürken; 2020 yılında bin 503 kişi, 2021 yılında bin 693 kişi,
2022 yılında bin 831 kişi ve 2023 yılında ise bin 695 kişi yaşamını yitirdi.
85 yaş ve üstü ölümler ilk sırada
5 yılda vefat eden 8 bin 22 kişinin yaş gruplarına bakıldığında 2 bin 370 kişi ile en çok ölüm 85 yaş ve üzerindeki bireylerde meydana gelirken; 1 yaşını doldurmayan 77 bebek de hayatını kaybetti.
Buna göre; 2019-2023 yılları arasında 1-4 yaş arası 16 ölüm, 5-9 yaş arası 8 ölüm, 10-14 yaş arası 9 ölüm,
15-19 yaş arası 18 ölüm yaşanırken; 20’li yaşlardan itibaren ölüm sayıları da arttı.
5 yıl içerisinde gerçekleşen ölümlerden 53’ü 20-24 yaş arası, 51’i 25-29 yaş arası, 54’ü 30-34 yaş arası, 61’i 35-39 yaş arası yaşandı.
40’lı yaşlardan itibaren ölümler diğer yaş gruplarına göre artarak çoğaldı. Buna göre; ölümlerin 112’si 40-44 yaşta, 158’i 45-49 yaşta, 215’i 50-54 yaşta, 363’ü 55-59 yaşta, 495’i 60-64 yaşta, 638’i 65-69 yaşta meydana geldi.
70’li yaşlardan sonra ölümler ise şu şekilde gerçekleşti: 70-74 yaş arası 929 ölüm, 75-79 yaş arası bin 147 ölüm, 80-84 yaş arası bin 248 ölüm, 85 yaş ve üstü 2 bin 370 ölüm oldu.
Dolaşım sistemi hastalıkları öldürüyor
2019-2023 yıllarını kapsayan sürede vefat eden 8 bin 22 kişinin ölüm nedenlerine bakıldığında; 15 farklı ölüm nedeni belirtiliyor. Ancak bunlardan biri de “ölüm nedeni belirtilmeyen” olarak kayıtlara geçti.
5 yılda hayatını kaybeden 289 kişinin ölümü “ölüm nedeni belirtilmeyen” olarak açıklandı.
2019-2023 yıllarını kapsayan sürede 3 bin 707 kişi ile en çok ölümün “dolaşım sistemi hastalıklarından” meydana geldiği görülürken; en az ölüm ise 2 kişinin vefat ettiği “deri ve derialtı dokusunun hastalıkları” nedeniyle yaşandı.
En çok ölümün meydana geldiği “dolaşım sistemi hastalıklarını”; bin 166 ölüm ile “Neoplazmalar”, 764 ölüm ile “semptomlar, belirtiler ve anormal klinik ve laboratuvar bulguları, başka yerde sınıflandırılmamış”, 745 ölüm ile “Solunum sistemi hastalıkları”, 574 ölüm ile “belirli enfeksiyöz ve paraziter hastalıklar” izledi.
Siber: Ölümlerde kalp damar hastalıkları ilk sırada
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sibel Siber, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de kalp damar hastalıklarının ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer aldığını belirterek, bu noktada; kalp krizleri, emboliler (pıhtı atması), damar tıkanıklığı ve kanama gibi durumlar ile yüksek tansiyonun önemli etkileri olduğunu vurguladı.
Yüksek tansiyonun genetik bir hastalık olabileceğine dikkat çeken Dr. Siber, bununla birlikte çevresel faktörlerin ve yaşam tarzının da büyük rol oynadığını ifade etti.
Siber, genetik yatkınlık taşıyan bir kişinin, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına özen göstermesi halinde yüksek tansiyonun erken yaşlarda ya da yüksek seviyelerde görülmeyebileceğinin altını çizerek, yüksek tansiyonun damarlarda yırtılmalara, beyin kanamaları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği gibi organ bozukluklarına da neden olabileceğini söyledi.
Yüksek tansiyonun kontrol altına alınmaması durumunda göz hastalıklarından, kalp krizlerine, böbrek yetersizliklerinden görme bozukluklarına kadar birçok sağlık sorununun ortaya çıkabileceği uyarısında bulunan Dr. Siber, kalp damar hastalıklarının vücudun ana organlarını etkileyebileceğini ve bu hastalıkların önlenmesi için sağlıklı yaşam alışkanlıklarına dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
İkinci sırada kanser
Dr. Siber, ölüm nedenleri arasında ikinci sırada “Neoplazmalar” yani kanser nedeniyle meydana gelen ölümlerin yer aldığını belirterek ‘kanserden korkma, geç kalmaktan kork’ sloganı anımsattı; şöyle konuştu:
“Erken tanı çoğu kanser türünde hayat kurtarıcıdır. Gelişmiş tıbbın hem teşhis, hem tedavi noktasındaki imkânları bu hastalıklardan meydana gelen can kayıplarını azaltmaktadır. Ancak özellikle ailesinde kanser öyküsü olan risk grubundaki bireylerin çok daha erken yaşlardan itibaren kontrollerini yaptırmaları gerekiyor.”
Ani ölümler
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Siber, ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer alan “Semptomlar, belirtiler ve anormal klinik ve laboratuar bulguları, başka yerde sınıflandırılmamış” durumunun, tanı konulamayan hastalıklar nedeniyle gerçekleşen ölümleri içerdiğini belirterek, bunun genellikle tanı konulamayan ani ölümlerle ilgili olduğunu açıkladı.
Dr. Siber, bu tür vakaların otopsi sonuçları ile ölüm nedenlerinin netleştiğini kaydederek, ani ölümler söz konusu olduğunda kalp damar rahatsızlıkları ve embolilerin önde gelen nedenler arasında yer aldığını ifade etti.
Siber, ölüm nedeni “Semptomlar, belirtiler ve anormal klinik ve laboratuar bulguları, başka yerde sınıflandırılmamış” olarak belirtilen durumların ise otopsi sonucu tanı konulamamış ölümler olduğunu açıkladı.
“Zatürre veya bronşit, hayatı tehdit ediyor”
Ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada yer alan “Solunum sistemi hastalıklarının” da ne olduğu hakkında bilgi veren Dr. Siber, şöyle devam etti:
“Enfeksiyonlardır. Kronik obstrüktif akciğer hastalıkları (KOAH) da buna giriyor. Akciğer dokusunun özelliğini kaybetmesi, akciğerin organlara oksijen taşıma özelliği azalıyor. Hastaların solunumları sıkıntılı oluyor, erken yoruluyorlar.
Şiddetli akciğer enfeksiyonları da zatürre veya bronşite neden olarak insan hayatını tehdit edebiliyor. Sigara kullanımı da akciğer hastalıklarını tetikleyen bir unsurdur, dolayısıyla sigara KOAH nedenlerinden biridir.”
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Siber, enfeksiyon hastalıklarının çoğu zaman erken teşhis ve tedavi ile başarılı şekilde yönetilebildiğini söyleyerek; ancak ileri yaşlardaki yüksek risk grubundaki hastaların, küçük bebeklerin, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin ve kronik hastalığı bulunanların enfeksiyonlara yakalandığında bu hastalıkların hayatı tehdit edebileceğini vurguladı.
Yorumlar kapalı.