Cumhurbaşkanlığı eski müzakerecisi Ergün Olgun, Kıbrıs’ta siyasi çözümün anahtarının Türkiye ile Kıbrıs arasında yapılacak enterkonnekte enerji projesi olduğunu kaydetti:
Taha Can GÜRLEK
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulidis’in mevcut politikalarını eleştiren Olgun, bu yaklaşımın içte ve dışta sürdürülebilir olmadığını belirtti. Olgun, Kıbrıs’ta gerçekçi bir çözüm için iki devlet temelli bir modelin tek çıkış yolu olduğunu ifade etti.
ABD’nin Orta Doğu politikalarının bölge dengelerine zarar verdiğini söyleyen Olgun, Türkiye’nin bağımsız bir dış politika izleyerek savunma sanayii gibi alanlarda kendi gücüne dayanmasının önemine dikkat çekti.
Olgun, enterkonnekte enerji projesinin yalnızca ekonomik faydalar sağlamakla kalmayacağını, aynı zamanda siyasi çözümün de önünü açacak stratejik bir hamle olduğunu vurguladı.
“Hristodulidis, hem içte hem dışta yıpranıyor”
Ergün Olgun, Nikos Hristodulidis’in izlediği politikaların sürdürülebilir olmadığını belirtti. Olgun, “Hristodulidis’in politikaları, popülaritesini kendi toplumu nezdinde kaybetmesine yol açıyor. Hem içte hem dışta bir yıpranma sürecine girdi.” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının çözüm vizyonunun açık olduğunu vurgulayan Olgun, “Bizim gerçeklerimize göre Kıbrıs’ta iki devlet vardır ve çözüm, bu iki devletin iş birliği zemininde olmalıdır. Ancak Rum tarafı, tanınmış bir devlet olmanın avantajıyla AB ve BM üyeliğini koz olarak kullanıyor ve çözüm için bu gerçeklere göre bir çerçeve talep ediyor. Bu nedenle, muğlak ifadelerden kaçınarak hangi gerçeklere göre bir çözüm istendiğini netleştirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Olgun, iki devlet temelinde bir çözümün sadece Kıbrıs Türkleri ve Rumları değil, AB, NATO ve bölgesel güvenliği de kapsayacak şekilde bir istikrar zemini yaratacağını söyleyerek, “Kıbrıs’ta insanların kendilerini güvende hissedecekleri, iş birliği yapabilecekleri bir çözüm modeli en iyi yoldur. Bu model, iki devlet temelli bir çözümden geçiyor.” ifade etti.
“Enterkonnekte enerji, Kıbrıs’ta siyasi çözümün anahtarı”
Olgun, enerji politikalarının Kıbrıs’ta hem kuzey hem güney açısından büyük bir dönüşüm gerektirdiğini belirtti. Fosil yakıtların hâlâ yaygın olarak kullanılmasının çevresel ve ekonomik açıdan sürdürülemez olduğunu ifade eden Olgun, “Kıbrıs’ta yeşil enerjiye geçmek artık bir zorunluluktur.” diyerek, bu bağlamda enterkonnekte elektrik projesinin önemi şöyle açıkladı:
“Türkiye, Kuzey ve Güney Kıbrıs ile AB’nin ortaklaşa yürüteceği enterkonnekte enerji ağı, siyasi ve ekonomik birçok kazanım sağlayacak. Ucuz enerji, yeşil dönüşüm ve bölgesel iş birliği açısından bu proje kaçınılmazdır.”
Projenin detaylarına da değinen Olgun, enterkonnekte elektrik ağının Türkiye üzerinden AB’ye bağlanmasının, yalnızca ekonomik kazanç sağlamayacağını, aynı zamanda taraflar arasında iş birliği zemini oluşturacağını belirterek, “Bu proje; Türkiye’yi, AB’yi, Kıbrıs Türklerini ve Rumları bağlayan bir hamle olacak. Enerji alanında atılacak bu adım, siyasi çözüm için de güçlü bir anahtar görevi görecektir.” dedi.
Enterkonnekte enerji projesinin sağladığı faydalara dikkat çeken Olgun, şöyle devam etti:
“Bu proje, yeşil enerji ve güneş enerjisine geçişte ciddi imkanlar sunacak. Hem ekonomik ucuzluk sağlayacak hem de çevresel açıdan adayı ileriye taşıyacak. AB’nin bu konuda desteği artırması ve Türk tarafının önerilerine daha fazla kulak vermesiyle, çözüm yolunda ilerlemek mümkün olacaktır.”
“Trump, spontane ve riskli”
ABD’nin Orta Doğu’da izlediği politikalara ilişkin eleştirilerde bulunan Olgun, bu politikaların bölgedeki istikrarı zedelediğini söyledi. Eski ABD Büyükelçisi John Koenig’in görüşlerini ve eleştirilerine ilişkin ortaya koyduğu raporu hatırlatan Olgun, “ABD’nin Rumlarla geliştirdiği stratejik ortaklık, Türkiye ile olan ilişkileri olumsuz etkiliyor.” şeklinde konuştu.
ABD’nin yeni dönemde Kıbrıs politikasını nasıl şekillendireceği hususunda belirsizliğin devam ettiğini belirten Olgun, yeni Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Rum tarafına verdiği desteğin Türkiye açısından sağlıklı bir strateji oluşturmadığını ifade ederek, “Rubio geçmişte ambargoların kaldırılmasına destek vermiş bir isim. Ancak yeni dönemin Türkiye ve bölge açısından nasıl şekilleneceğini görmek lazım.” dedi.
Donald Trump’ın liderliğinde izlenecek ABD politikalarının öngörülemez olduğunu vurgulayan Olgun, “Trump’ın spontane ve riskli bir dış politika anlayışı var. Bu nedenle dengeli bir dönem beklemiyorum.” diye ekledi.
“Türkiye kendi gücüne güvenmek zorunda”
Olgun, Türkiye’nin bölgesel bağımsızlığını artıracak politikaları sürdürmesi gerektiğini belirtti. Özellikle savunma sanayii ve yerli üretim alanındaki hamlelerin hız kazanmasının önemine işaret ederek, “Türkiye, dışa bağımlılığı azaltan ve kendi gücüne dayalı bir politika izlemeyi yeni dönemde artırabilir. 5. nesil uçak, İHA ve SİHA gibi yerli, milli üretim gibi projeler bu yönde kritik öneme sahiptir.” dedi.
Yorumlar kapalı.