
SEZGIN-TOLGAY 26 TEMMUZ 2023
AHMET TOLGAY
ASRIN YENİ PROJESİ: KKTC elektrik krizinde ciddi bunalımları yaşarken, asrın projesi enterkonnekte elektrik hamlesine Ankara’da imza atan ellerin izi de tarihte olacak… Elektrik krizinden kurtuluşun geriye doğru sayım işlemi başladı çok şükür…
Ha, KKTC’de KIB TEK elektrik üretim kaynakları mutlu bir azınlığa yıllardır peşkeş çekilirken seslerini çıkarmayanların şimdi “peşkeş” martavallarına sarılması da oldukça dikkat çekicidir doğrusu…
***
TİMBU’DAN ERCAN’A: Nihilizmin hiç gereği yoktur… Başarılarımızı da görebilmeli ve bunlara sevinebilmeliyiz… Ben Timbu enkazını anımsayanlardanım… Bozkırın ortasında asfaltı bile dökülmemiş sözde toprak bir pist ve çevresinde paslanmış birkaç yıkık – dökük askeri baraka… İngiliz’den kalma… Oralara Türk’ün yaratıcı ve kararlı eli dokununca aha bakınız neler oldu… Çok güzel şeyler de oluyor bu ülkede, nice üzücü tablomuz olsa da…
***
MUSTAFA OĞUZ’DAN GELEN ANIDIR: “Yıl 1975… Yıllık izinle aile ziyaretine geldik Ankara’dan… Dönüşte Timbu’dayız, lakin bizi götürecek uçak bir türlü Ankara’dan gelemiyor. Barakanın bir odası haberleşmedir. Biz birkaç meraklı açık olan pencereden telsizci ile sohbet ediyoruz. ‘Bir daha sor gardaş ne zaman gelecek bu uçak…’ Kule mule yok ha!.. Nihayet güneş battıktan sonra uçak indi. Herkes bayram sevinci yaşadı. Küçük oğlum bir yaşında, büyüğü beş yaşında. Çocuklar aç susuz. Büfe müfe ne arar… Timbu’da gece uçuşu yok, pist karanlıkta… Görevli komutana baktım. ‘Merak etme’ dedi. ‘Pilot isterse bütün reoları piste sıralar, pisti aydınlatırım’ dedi. Alelacele bindik ve ışıksız kalktık Timbu’dan… Çok şükür…. Ya, işte böyle…”
***
DİREKT UÇUŞ: Touch down yapmadan BAE’den KKTC’ye direkt uçuşu 20 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla gerçekleştiren o Türk pilotlara buradan selam olsun… 20 Temmuz yıl dönümü yoğun etkinlikleri içinde gözden kaçırılmaması gereken dünyaya dönük umut, kararlılık ve mesaj yüklü bir ayrıntıydı bu… Havacılık tarihimizin bir yerine onların adları da not düşülecektir kesinlikle…
***
O EZİK ELLER: Birileri demekte ki; “Erdoğan’ın elini sıkmak için sıraya girmem…” O birilerinin kimlerin elini açık seçik bir ezilmişlikle sıkabilme adına sıraya alesta girmekte oldukları da herkesçe malûmdur… Emperyalizme el pençe divan biat fotoğraflarını bir kez daha mı yayınlayalım?.. Ezik ellerini ceplerinde tutsunlar en iyisi, hiç kimseye uzatmadan…
***
NARENCİYE DRAMIMIZ: Bir zamanlar “ihracatçı ülke” olarak narenciyede destan yazıyorduk, artık ithal ettiğimiz limonun ekonomimize ve aile bütçelerimize bedellerini yazıyoruz… Ne demek arkadaş yani, narenciye ülkesi KKTC’ye 50 ton limon ithal etmek?.. Ve lütfen tezgâhlardaki limonun fiyatlarına da bir bakınız…
***
ERGÜN OLGUN OLAYI: “80 yaşını doldurduğu ve sağlıklı ömrünün ne kadar kaldığını bilmediği” gerekçesiyle Cumhurbaşkanlığı’ndaki kritik görevinden “emekliye ayrılma” kararı alan Ergün Olgun’a yaşamının yeni döneminde esenlikler dilerim… Ama bu görevden sürpriz çekilme konusunda daha inandırıcı açıklama bekleyenler de hayli çok…
***
BUGÜNÜN GİRİT’İ: Ergün Vudalı Girit gezisi gözlemlerini gönderdi… Teşekkürler… Vudalı’nın yazdıklarını burada yayınlamazsam okurlarıma büyük haksızlıkta bulunmuş olurum… Buyurun efendim, noktasına ve virgülüne dokunmadan Vudalı’nın Girit durumlarına dair aktardıklarıdır:
“Girit adasını boydan boya gezdim. Türklerden kalan cumbalı evlerin kapılarında ay yıldız ve hicri tarihler… ‘Retmino’ diye bir kasaba… Bizim Girne gibi deniz kenarında güzel bir liman yerleşkesi… Liman etrafında tek katlı ve iki katlı Türk evleri bir de çeşitli yerlerde harabe yıkık dökük camiler minareler… Hiçbirine girilemiyor… Zaten girilebilse ne olacak?.. Harabe durumundalar… Minarelerin şerefeleri yıkık, külâhları paslı çürümüş. Bir camiyi müzikhol yapmışlar bangır bangır müzik çalıyor orada… Kapıdaki gençten birisine ‘bu camiler Türklere aitti… Nasıl kullanıyorsunuz böyle?.. Bari kütüphane veya sergi salonu yapsaydınız’ dedim… Cevap olarak bana ‘Türkler kim?.. Buralarda öyle birileri yaşamadı ki… Çok eskiden Müslümanlar varmış… Sonra kendiliklerinden kaçıp gitmişler’ dedi…
Asırlık mezarlıklar camilerin etrafında… Mermer mezar taşları yığın halde yerlere atılmış, mezarlık alanları da otopark yapılmış…
İşte 20 Temmuz olmasaydı bizim durumumuz da aynen bu olurdu…”
Yorumlar kapalı.