Yeşim Üstün

Güneşin yararları ve zararları





Yaz ayları geldiği zaman ilk akla gelen şey deniz, kum ve güneştir. Fakat kadınlar için en önemlisi bronz bir tene sahip olmak olur. Ten rengi açık olanlar için bronzlaşmak, koyu tene sahip olanlara göre çok daha meşakkatli ve uzun zaman isteyen bir süreçtir. Beyaz tene sahip olanlar ilk aşamada kızarırlar ve daha sonra kararmaya başlarlar. Bu kararma çoğu zaman bronzlaşma aşamasına gelemez. Sağlıklı bronzlaşma için bazı ipuçları vermek gerekirse dikkat etmemiz gereken bazı hususlar söz konusudur. İlk yapmamız gereken şey cildimizi güneş ışınlarından doğru orantılı olarak korumaktır.Güneşe öğleden sonra çıkmayı tercih etmeli yakıcı olduğu saatlerde güneşlenme düşüncesinden uzak durmalıyız. Yavaş fakat tedbirli kararmak en doğrusu olacaktır.Her gün azar azar doğru saatler içinde güneşe çıkmalıyız. Vücudunuzun her yerinin eşit oranda yanmasını istiyorsanız hareket etmek çok önemli.Uzun saatler güneşin altında uzanmak, zaman açısından uzun ve sıkıcı bir hal alabilir. Bunun yerine kumsalda yürüyüş yapabilir; denizde çeşitli aktiviteler gerçekleştirerek  zaman geçirebilirsiniz. Bu şekilde vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Hem de vücudunuz eşit oranda güneşle etkileşim içinde olmuş olacak. Tabi ki güneşlenirken,  yoğun güneş ışınlarından korunmayı da ihmal etmemekte yarar var. Teninize uygun faktörde güneş koruma kremleri tercih edebilirsiniz.
Güneş ışını kaç kısımdan oluşmaktadır?
Görünür ışık ve düşük doz infrared ışın zararsızdır. Ancak, bunlar bazen deri yüzeyine sıkılan parfüm ve deodorantların etkisiyle cilt lekelerine ve alerjilere neden olabilirler. Güneş ışınını oluşturan 3.kısım ise ultraviyole (UV) dir. 3 gruptur.
UVA: Camdan geçebilen, kapalı havalarda bile etki edebilen, düşük enerjili ultraviyole ışınlarıdır. Bir güneş koruyucusu içindeki UVA koruma faktörü, IPD (Ani pigment koyulaşması) ve PPD (Kalıcı pigment koyulaşması) değerleri ile saptanmaktadır.
UVB: Güneş yanıklarından sorumlu, yüksek enerjili ışınlardır. Camdan geçemezler. Bir güneş koruyucusunun içindeki UVB koruma faktörünü belirleyen SPF (Güneş koruma faktörü) değeridir.
UVC: Ozon tabakasından geçemeyen ışınlardır. Şu anda güneş koruyucularında UVC faktörü bulunmamaktadır.
1.Tip: Her güneşlenmede kızarmasına karşın, bronzlaşmayan açık renkli ciltlerdir.
2.Tip: Her güneşlenmede kızarmasına karşın, çok zor bronzlaşan açık renkli ciltlerdir.
3.Tip: Güneşlenme sonrası kızarmasına karşın genellikle bronzlaşan ciltlerdir.
4.Tip: Çok az kızarmasına karşın, çok çabuk ve her zaman bronzlaşan ciltlerdir.
5.Tip: Koyu renkli ciltlerdir.
6.Tip: Zenciler.
Bu tiplere göre bir genelleme yapacak olursak, 1.ve 2. tip cilde sahip olanların, çocukların, yaşlıların ve güneşe hassas cilde sahip olanların her güneşe çıkışlarında, mümkünse her gün, güneş gören yerlerine 30 ve üzeri koruma faktörüne sahip koruyucular sürmeleri gereklidir.
3. ve 4. tip ciltlerde özellikle güneşlenme sırasında 15 ve üzeri koruyucu faktörüne sahip ürünleri kullanmaları önerilmektedir.
5. ve 6. tip cilde sahip olanların ise güneş koruyucularını kullanmaları şart değildir.
Hangi güneş ışınları cildimize zarar verir?
Yeryüzünden dünyamıza gelen güneş ışınları farklı türlerdedir. Atmosfer tabakasından geçmeyen Ultraviyole C ve atmosfer katmanından geçen Ultraviyole A ve Ultraviyole B dediğimiz iki farklı dalga boyunda ışın mevcuttur.

UVA

Ultraviyole A dalga boyu daha yüksek olduğu için tüm mevsimler boyunca hem yazın hem kışın derimizin derin katmanlarına kadar ilerleyebilir.

UVB

Ultraviyole B dediğimiz güneş ışığı özellikle yaz mevsiminde, ışığın yeryüzüne dik geldiği mevsimlerde derimizin daha üst katmanlarına tutunmaktadır. UVA ve UVB dalga boyunun her ikisi de cildimiz için zararlıdır. UVA hem kışın hem yazın bulunan bir enerji sağlar, UVB ise daha çok yazın kendisini gösterir. UVB kısaltırsak B burning yani güneş yanığına sebep olan bir dalga boyudur. UVA aging dediğimiz yaşlanmadan sorumlu bir enerji kaynağıdır.
(Devam Edecek)

Güneşin yararları ve zararları
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.