Yeşim Üstün

Güneşin yararları nelerdir?





(Geçtiğimiz haftadan devam)

-Güneş birçok hastalığın tedavisinde önemli rol oynamaktadır. Vücudun D vitamini ihtiyacının tamamını karşılamaktadır. Bu özelliği ile çocukların kemik gelişiminde önemli rol oynar.
-Estetik açıdan değerlendirmek gerekirse güneş ışınları sivilce ve aknelerin yok olmasına yardımcı olur. Sedef hastalığı, egzama, sarılık ve diğer mantar hastalıkları gibi cilt hastalıklarından korur.
-Güneş vücudumuzdaki kan basıncının normale dönmesini sağlar. Cildimiz ultraviyole ışınlara maruz kaldığı zaman nitrik oksit salgılar buda kan basıncını düşürür.
-Bağışıklık sistemimizin gelişmesinde önemli rol oynar. Bağışıklık sistemimizi çökertmeye çalışan bakterilerin etkisini bastırır. Beyaz kan hücrelerinin çoğalmasını sağlar. Beyaz kan hücrelerimiz sayesinde vücudumuza zarar veren her şeyle daha kolay baş edebiliriz.
-Yapılan araştırmalar sonucunda Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azatlığı görülmüştür.
-D vitamini eksikliğin kaynaklanan kanser türlerinden korunmak için önemli rol üstlenmektedir. Kolon ve meme kanseri başlıcalarındandır.
-Güneş ışınları düzenli uyku uyumamızı sağlar. Sebebi ışınlarının beynimizin melatoin salgılamasını sağlamasıdır. İnsan bünyesi için son derece dinlendirici bir hormon olduğunu söylemek mümkün.
-Güneşin fiziksel yararları dışında psikolojik açıdan yararları son derece fazladır. Sürekli karanlık ve ev ortamında bulunan insanlar depresyona çok daha yatkındır. Güneş ışınları mutluluk hormonunun salgılanmasında önemli bir kaynaktır. Kendimizi daha keyifli ve iyi hissetmemize yardımcı olur.
-İnsanlar kış aylarında çok daha fazla kilo alırlar. Özellikle kadınlar bundan çok şikayet ederler. Bunun sebebi kışın güneşin çok fazla olmamasıdır. Güneş ışınlarının açlık hissini bastırma özelliği vardır.
Güneşin zararları nelerdir?

-Güneş ışınlarının vücudumuza vitamin depolayarak beslediği doğrudur. Fakat bu enerjiyi elde edebilmek için güneşin altında geçirdiğimiz zaman önemlidir. Uzun süreli güneşe maruz kalmamız güneş yanıklarına sebep olabilmektedir. A ve B ışınları deri hücrelerimizi yakar ve hasara uğratır.  Güneş yanığı olmamamız için belli bir süre vermek çokta doğru olmaz. Çünkü bu cilt tipine göre değişkenlik göstermektedir.  Açık tenli kişilerin esmerlere oranla güneş yanığı olma riski her zaman çok daha fazladır. Yoğun güneş cildimizdeki deri katmanlarında bulunan elastin denilen cilde yumuşaklık veren liflerin  zarar görmesine sebep olabilir.
-Yoğun güneş ışığı cildimizin erken yaşlanmasına sebep olur ve kırışıklıkları ortaya çıkarır. Cildimizdeki kırışmaların %80 gençlik döneminde fazla güneş ışığına maruz kalmamızdan kaynaklanır.
-Ciltte lekelere yol açar cildimizdeki renk dengesinin bozulmasına sebep olur bazı yerler daha açık renkte kalırken bazı kısımlar koyu görünür. Küçük kahverengi nokta şeklinde izlerin oluşmasına neden olur. Bunların ilerleyen yaşlarda oluştuğu düşünülse de bu yanlıştır.  Güneş ışığı kaynaklı lekelerdir.
-Güneş  bazı kişilerin ciltlerinde çillenmelere yol açar. Çok fazla rahatsız edici yada zararlı lekeler değillerdir. Genellikle açık ten rengine sahip kişilerde daha fazla görülür. Fakat tek riski bazı cilt kanserlerinde çile benzeyen türevde ortaya çıkmaktadır. Buna dikkat edilmesi gerekir.
-Baş, boyun ve ellerde aşırı güneş ışığına maruz kalmaktan kaynaklanan kızarıklıklar ve pullu kabuklaşmış deri hastalığı görülür. Buna Solar Keratoz denmektedir. Açık tenli kişilerde daha çok görülmektedir.
-Güneş ışınlarından şapka ve gözlükle korunmamız gerekmektedir. Aksi takdirde gözde katarakt oluşumuna sebep olabilir.
Güneşten korunmanın temel kuralları nelerdir?

-Güneşlenmek için saat 12.00’den önce veya saat 15.00’ten sonraki zaman dilimleri seçilmelidir.
-Koyu renkli giysiler, ıslak tişörtler, ince pamuklu kumaşlar güneşi daha çok geçirdiklerinden, özellikle hassas olan tip 1 ve 2 ciltler bu giysileri giymeden ciltlerine güneş koruyucularını sürmelidirler.
-Yüzümüzü güneşten korumanın ideal yolu hasır vb. şapkalardır. Güneş gözlüklerini seçerken de UV korumalı olanları tercih etmelidir.
-Güneş koruyucuları seçerken, hem UVA hem de UVB korumalı olanlar, kolay sürülüp, uzun süre etkisini sürdürebilenler ve antialerjik olanları tercih edilmelidir.
-Güneşlenmeden yaklaşık 30 dk önce güneş koruyucular sürülmelidir.
-Bronzlaşmak; derinin UV ışınlarına karşı verdiği bir koruma reaksiyonudur. Bronzlaşırken UV’nin zararlı etkilerinden korunmak olanaksızdır. Bronzlaşmak DNA hasarının göstergesidir ve bu hasar kalıcıdır. Yani sağlıklı bronzlaşmak imkansızdır.
-Güneş koruyucu kremlerdeki benzofenon ve benzeri maddeler güneş ışınlarını emerken, çinko oksit ve benzeri maddeler ışınları yansıtırlar. Bir koruyucu kremin etkisini anlamak için şu şekilde bir basit hesap yapabiliriz. Koruma ürünü kullanmadan 5 dakikada elde edilen yanık miktarı, koruma faktörü 30 olan bir koruyucu sürdükten sonra 150 dakikada (30×5 dk) sağlanacaktır.
-İlk kez güneşe çıkıldığında, koruyucu sürüldükten sonra 15-20 dakikayı geçmemeli ve bu süre ilerleyen günlerde asla 60 dakikaya aşmamalıdır.

Güneşin yararları nelerdir?
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.