Uğraş Beratlı

Haspolat kapısı Lefkoşa’ya şart






Kapılar konusunda Rum tarafının kaybet-kaybet stratejisine itibar edilmeyecek.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Kıbrıs Rum Kesimi arasında bulunan 9 sınır kapısı, özellikle de Metehan Sınır Kapısı, artık ihtiyaca cevap vermekten uzak. Metehan’ı kullanan iki taraftan halkın yoğun sıkışıklıktan dolayı haklı şikayetleri her gün artıyor. Cumhurbaşkanı Tatar’ın önerisi de tam bu sorunu giderme üzerine kurulu kazan-kazan anlayışıyla ortaya konmuş bir öneri. Rum lider, hayır diyemediği bu öneriyi önlemek için önceden reddedilmiş önerileri kaybet-kaybet taktiği içerisinde katı bir tutumla sürekli dillendiriyor.

Kıbrıs Türk tarafı sınır geçişlerindeki trafiği rahatlatacak, iki taraf arasındaki sınır geçişlerini kolaylaştıracak bir çözüm olarak Haspolat’ta bir geçiş kapısı açabileceğini Rum tarafına resmi olarak defalarca bildirdi. Başkent Lefkoşa’nın ihtiyacı kesinlikle ilave bir araçlı geçiş noktasıdır. İşte bu ihtiyacı karşılamak ve iki tarafın da faydasına olacak böylesine bir kapı Cumhurbaşkanı Tatar tarafından önerildi. İki taraftan kapıları kullananlar tarafından güçlü şekilde desteklenen bu öneriye Rum tarafı da karşı çıkamadı. Ancak durumdan vazife çıkartarak tam 13 yıldır reddedilen önerilerinin kabulünü koşul olarak ortaya koydu ve koymaya devam ediyor.

Elbette ki sınır kapılarının açılması iki tarafın onayıyla mümkün olacağından bu noktada Rum tarafı işi yokuşa sürmeyi tercih ediyor. Rum yönetiminin kapılar konusuna başka pazarlıkları dahil etme çabası bir uzlaşmazlık tercihidir.

Her iki tarafın da fayda sağlayabileceği ve özellikle ticari geçişlerle hem ekonomik faaliyetlerin artacağı hem de her iki tarafın vatandaşlarına daha konforlu, daha hızlı bir geçiş imkanı vermek üzere işbirliği kültürü yaratma çabası kapsamında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından yapılan Haspolat Kapısı teklifinin, Rum tarafınca reddedilebilmesi politik olarak uygun görülmediğinden bu kez de imkansız karşı istekler ileri sürdüler. Bunların başında Erenköy’den ve Kiracıköy’den transit geçiş yollarının oluşturulması geldi. Her iki teklifin de sadece Kıbrıslı Rumları ilgilendiren faydalar ortaya koyması bir yana, savunma ve sınır güvenliği noktasındaki sorunları elbette bu teklifin Kıbrıs Türk tarafınca haklı olarak daha önce olduğu gibi hemen reddedilmesi sonucunu getirdi. Kıbrıs Türk tarafının bu tutumu 13 yıldır güçlü şekilde ortaya kondu buna rağmen Rum liderliği bunu stratejik bir oyuna çevirme hedefiyle devam ettiriyor.

Özellikle Erenköy gibi Kıbrıs Türk halkının hafızasında ve vicdanında önemli bir yer teşkil eden destansı bir direniş noktasında bu çeşit bir teklife “hadsizce bir öneri demek” hiç de yersiz değildir.

Sayın Hristodulides’in, çok tecrübeli olmasa da, geçmişte yaptığı görevler göz önüne alındığında, Rum halkına liderlik eden bir siyasetçi olarak bu hassasiyetleri bilmemesi mümkün değildir. Bunu bilerek ve isteyerek sonuç alınmaması için yapmaktadır.

Rum tarafı Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs adasında birlikte yaşamın ilk adımı olan pragmatik iş birlikleri çabasını kadük bırakmaya çalışarak kötü niyet göstermektedir. Bunun yerine Rum liderliği, Kıbrıs Türk tarafına politik ve kültürel olarak penetre edebileceklerini düşündükleri, 2003’den beridir çok da bir işe yaramayan, göstermelik sosyal faaliyetleri dönüp dönüp önümüze koyuyor.

Haspolat Sınır Kapısı, hem ticari ve gündelik hayatın kolaylaşması hem de iki tarafın iş birliğine yaptığı vurgu sebebiyle hem maddi hem de manevi kıymeti olan bir adım.

Cumhurbaşkanı Tatar 20 Ocak’taki görüşmeye bu ajanda ile gidecek. Görüşme pratiği içinde, bu vizyonun, yeni yapıcı öneriler yapabilme potansiyelini ben olası görüyorum. Buluşmanın, Cumhurbaşkanı Tatar ve ekibince iyi hazırlanılmış, Rum tarafının ezberini bozan bir görüşme pratiği içinde olacağını tahmin ediyorum.

Haspolat kapısı Lefkoşa’ya şart
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.