Resesyon ya da durgunluk bir iş döngüsü daralmasıdır.
Bu ülke ekonomilerinin karşılaşabileceği genel bir durumdur.
Dünya genelinde yaşanacak kısa dönemli buhranlar bir durgunluk başlangıcını harekete geçirebilir.
Böylesi gelişmeler geçmişe baktığımızda sıkça görülmüştür.
Küresel durgunluk
2008-2009 yılları arasında yaşanan küresel durgunluk neredeyse her ülkede yaşanmıştır.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler bu durumdan etkilenmemek için bir takım önlemler almış olsalar da gerçekler kaçınılamayacak kadar büyüktü.
Öncü göstergelerden durumu izleyen parasal kuruluşlar ülkeleri uyarsa da küresel bir hareket olduğu için etkisi kaçınılmaz oldu.
Yaşanılan bu parasal bunalımda her ülke farklı önlemler almasına karşın zarar görmekten kurtulamadı.
Olağan koşullar altında bir durgunluğun altı ile on sekiz ay arasında sürmesi beklenmekte.
Ülkeler bu süreçte ekonomiyi canlandırmak adına borç faizleri düşürülerek harcamalar ve tüketimin arttırılmasını hedeflemekte.
Durgunluklar genellikle harcamalarda yaygın bir düşüş olduğunda ortaya çıkar.
İşsizlik
İşsizlik durumu özellikle durgunluk dönemlerinde daha yüksektir.
İşsizlik hiçbir koşulda yüzde sıfır olamaz
Bu nedenle doğal oranı aşmadığı sürece bir ekonominin sağlığı için olumsuz bir gösterge değildir.
Durgunluğun istihdam üzerindeki tam etkisi birkaç çeyrek dönem boyunca hissedilmeyebilir.
İngiltere’de 1980’ler ve 1990’larda yaşanan durgunluklardan sonra işsizliğin eski düzeyine düşmesi beş yıl sürmüştür.
Durgunluk ve depresyon arasındaki fark
Bir ülkede ekonomik etkinliklerin uzun süre aşağı yönlü olması depresyon olarak kabul edilir.
Ekonomideki daralma ılımlı değil şiddetli ise bu durum depresyon olarak tanımlanmakta.
Depresyon ile durgunluğu birbirinden ayıran iki özellik vardır.
Bunlardan birincisi durgunluğun ekonomik etkinliklerde kısa süreli bir küçülme olmasıdır.
Bu durum, genellikle iki çeyrek ila birkaç yıl arasında sürer.
Depresyonda ise daha uzun süreli bir ekonomik çöküş söz konusudur.
Bu anlamda Büyük Buhran 1929’da başlamış ve 1930’lu yıllar boyunca etkisini sürdürmüştür.
Uzun süre devam eden durgunluk, depresyona dönüşür.
Bireyler olarak alınabilecek önlemler
Ekonomik gerileme döneminde bireysel olarak da devinim de olasıdır.
Ekonomik açıdan güç zamanlarda olası parasal bir yanlışı en aza indirgemek için bireyler olarak alınabilecek önlemleri düşünmek gerekir.
Ülkede ekonomik bir durgunluk yaşanması halinde bireyler olarak ne yapmalıyız?
1) Giderleri azaltmak
Ekonomik açıdan güç zamanlarda; gıda, enerji maliyeti, borç ödemesi vs. gibi gereksinimleri önceden planlayarak bir çıkış yolu izlenebilir.
Bu bağlamda başta eğlenceler, abonelikler vs. gibi zor zamanlarda bazı harcamaların azaltılması kişisel bütçe bakımından yararı görülecektir.
Birçokları için durgunluk sırasında dışarıda yemek yemek bir savurganlık olarak görünmeye başlar.
İnsanlar evde daha fazla yemek pişirmeyi ve hatta arkadaşlarını evde daha sık ağırlamayı yeğlerler.
Bu durum da gıda perakendeciliğinde bir artış görür.
Bir durgunluk sırasında ev satın almaya gücü yetmeyen ya da parasal nedenlerle evini satmak zorunda kalan kişilerin barınmak için bir konuta gereksinimleri vardır.
Böylesi bir davranış birçok kimse için, en azından kısa vadeli bir dönem için kiralamadır.
2) Acil durumlar için fon yaratmak
Gelecek birkaç ay işsiz kalacağınızı düşünün. Faturalarınız başta olmak üzere gıda gibi zorunlu gereksinimlerinizi nasıl karşılayabileceğiniz konusunda daha önce herhangi bir plan yaptınız mı?
Peki! Ya sağlık sorunları gibi ivedi durumlar için herhangi bir parasal önlem aldınız mı?
Acil durum fonunuzda altı aylık harcamayı karşılayabilecek kadar paranız olmalıdır.
Bu gibi durumlarla karşılaşmadan önce alabileceğiniz oldukça etkili bir önlem var.
Bugünden oluşturabileceğiniz bir acil durum fonu, gelecekte karşı karşıya kalabileceğiniz herhangi bir acil durumu kolayca atlatmanızı sağlayacaktır.
Genelde acil durum fonları üç aylık giderler için oluşturulur fakat gereksinmenize göre bu zamanı artırabilirsiniz.
Uzun vadede bir parasal güvenlik için en az 3, ortalama 7-8 aylık giderlerinizi karşılayacak bir fon oluşturmanız daha yararlı olabilir.
Burada önemli olan işsizlik, hastalık, kaza gibi durumlarda tüm gereksinmenizi karşılayabilecek nakde sahip olmanızdır.
3) Varsa borcu ödemek
Borçlar pek çok kişi için can sıkıcıdır.
Borçların ödenmesi yükün hafiflemesini sağladığından dolayı rahatlatıcı bir etkide bulunur.
Borçlardan tamamen kurtulmak için etkili bir yöntem olan borç kartopu yöntemi, borçlardan kısa sürede kurtulma olanağı sağlar.
Bu yol güdüm sayesinde borçlarınızı ödemeyi hızlandırabilir ve borçlardan kurtulma yolunda güdülenmenizi artırabilirsiniz.
Tüm borçlarınızı en küçüğünden en büyüğüne doğru tek tek listeleyin.
Her borç için ödenmesi gereken en az aylık ödemeyi oluşturun.
Her borcun en az tutarını her ay ödeyin ve en küçük borcu ödemek için olanaklarınız ölçüsünde eklemeler yapın.
En küçük borç sıfıra indiğinde, bu aylık tutarı ikinci en küçük borç için ödediğiniz en az ödemeye ekleyin ve geri kalanı için en az ödemeyi yapmaya devam edin.
Aylık giderlerinizi azaltın.
4) Piyasalara dikkat etmek
Ekonomik büyüme uzun vadeli bir hedeftir.
Durgunluk ise ekonomik büyümede yalnızca bir ara kesittir.
Uzun vadede yüksek büyüme gizil gücü olan bazı ilginç yatırım olanakları ortaya çıkabilir.
Değerlendirebilmek bireysel sıkıntıları hafifletecektir.
Yorumlar kapalı.