ABUDABİ-Salı akşam saatlerinde Birleşik Arap Emirliklerinin (BAE) başkenti Abudabi’ye geldim.
2013’te BAE’nin bir başka önemli şehri Dubai’ye gelmiştim. O zaman ziyaret nedenim Dubai’de Emlak Fuarıydı.
Körfez ülkeleri için bizlere en kolay gelen tanımlama, PETROL ZENGİNİ ÜLKELER.
Öyle değil mi?
Elbette öyledir.
Ancak, erken uyanan Körfez Ülkeleri, fosil yakıt zenginliği bitse de, sürekliliği olacak yatırımlarla, refah düzeylerini garantiye alma yolunda ciddi mesafe almayı başardı.
Dubai’de bunu görüşmüştüm.
On bir yıl sonra Abudabi’de daha da ilerlediğini net olarak gözledim.
Sosyal ve beraberindeki gözlemlerimi yarına bırakıyorum.
***
Aklımda Abudabi’yle ilgili üç öne çıkan sorum vardı.
Uzun yıllar ABD’de iş insanı olarak yaşadıktan sonra, kalıcı olarak Türkiye’ye değil Abudabi’ye dönüş denemesi yapan, dünyalı bir arkadaşımla Abudabi’den iletişime geçtim.
Daha önce de çeşitli vesilelerle iletişimimiz olduğu için kısa sayılacak bir zaman dilimde sorularımı sorup yanıtlarımı aldım…
***
‘Önemli şirketler neden buraya yöneldi?’ sorusunu sorduğumda,
‘Önemli şirketler zaten başından beri Abudabi’deydi. Fakat şu anda dünyadaki ekonomi odaklı gelişmeler, Körfez Ülkelerini ve özellikle BAE’ye merkez pazar olma özelliği kazandırdı’ dedikten sonra şunları ekledi: ‘Suudi Arabistan da merkez pazar olmaya çalıştığı için, Arap Emirlikleri ve Arabistan başta olmak üzere Körfez ülkeleri Orta Doğu Pazarı’nı ve Afrika Pazarı’nı elinde tutacak büyük pazar olmada önemli mesafe aldı..
Türkiye de her ne kadar bu bağlamda oyuncu olma potansiyeline sahip olmasına rağmen, fırsatları kaçırdı gibi görünüyor.’
***
‘ Daha önceki bir sohbetimizde, maden rezervleriyle ilgili önemli bilgi paylaşımların olmuştu. Madenle bağlantılı gelişmeler nasıl?… Bu soruma gelen yanıt şöyle:
‘ Özellikle Afrika madenlerinin bu bölgede pazarlanması, dünya firmalarını, uluslararası şirketleri bu pazarda başrol oyuncusu yaptı. BAE yetkilileri, petrol dışı kaynakları araştırdığında kendilerinde de ciddi maden olduklarını gördüler. Dünya maden firmalarını bölgeye çekerek ticari kazanç sağlayacaklarına inanıyorlar. Göstergeler de o yönde…’
***
Doğal olarak bulunduğum ülkeyi, bölgeyi, BAE’ni neler beklediğini de sordum.
Yanıt şu sözlerle geldi: ‘ Körfez ülkeleri benim tanıdığım kadarıyla, kendilerine çok akılı, ticareti bilen eğitimli insanlardan kadro kuruyor. Yeni nesilden kendi insan kaynaklarını kendi nitelikli vatandaşlarından da seçiyorlar. Dıştan algı yönetimine bakmayın, insanlar aslında uluslararası eğitim ve kültür aldıkları için insan ayırımı yapmadan profesyonel bir şekilde bütün dünya ülkeleri ile çalışma kültürünü kazandı. Bütün dünyanın finansını operasyonunu, körfeze çekmeyi başardılar. Bu yüzden uzun vadede körfez ülkelerinde ne olur sorusuna net yanıt vermek zor olsa da, kısa vadede en başta BAE, ticari merkez olmaya devam edecek gibi gözüküyor.
Ticari ahlak konusunda kanunları iyi çalışıp, güven telkin ediyorlar. Bu yüzden de uluslararası yatırımcıları çekmeyi başarıyorlar.’
Yorumlar kapalı.