
Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nca 3 Mayıs Türkçülük Günü’nde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Haydar Aliyev Kültür Merkezi’nde Dilde, Fikirde, İşte Birlik: Paneli Türk Devletleri Teşkilatı üye ve gözlemci ülke temsilcilerinin katılımları ile düzenlendi.
Türk Dünyasının Geleceği Panelinde yapmış olduğum konuşmamın önem arz eden kısımlarını müsaadenizle bilgilerinize getirmek istiyorum.
Konuşmamın hemen başında ev sahibi Can Azerbaycan’ın saygıdeğer Cumhurbaşkanı Cenapları İlham Aliyev’e kısa bir süre önce ADA Üniversitesi’nde düzenlenen ve “Yeni Dünya Düzenine Doğru” başlıklı uluslararası forumda; KKTC’li kardeşlerimiz emin olsun ki, KKTC’nin bağımsız bir devlet olarak uluslararası toplum tarafından tanınması için her zaman yanlarında olacağız” şeklinde yaptığı konuşmasından dolayı teşekkürlerimi sundum.
Azerbaycan Devleti yetkililerinden Bakü’deki KKTC temsilciliğimizin seviyesinin yükseltilmesi konusunu değerlendirmelerini, ayrıca KKTC’deki Azerbaycan vatandaşlarının konsolosluk hizmetlerinin verilebilmesi için bir KKTC’de temsilcilik açmalarının büyük önem taşıdığını dile getirdim.
Bir teşekkür de Kırgızistan Dışişleri Bakanı Kırgızistan Dışişleri Bakanı Ceenbek Kulubayev’e ettim. Çünkü Kırgız Dışişleri Bakanı 3 Nisan 2025 günü medyaya yansıyan açıklamasında KKTC’de yaşayan Kırgız vatandaşlarına Eylül Ekim 2024 tarihinden buyana Kırgızistan’ın Ankara Büyükelçiliği’nden giden yetkililerin konsolosluk hizmeti sunduğunu açıklamış ve devamında da önümüzdeki süreçte uygun zamanda KKTC ‘de konsolosluk binası açılmasının gündemlerinde olduğunu ifade etmiştir.
*
TÜRK DÜNYASINDA ORTAK FİKİR, ORTAK ÜLKÜ, ORTAK GELECEK İLE ORTAK EYLEM BİLİNCİNİN GÜCÜ…
Türk milletinin temeli binlerce yıllık köklü bir tarih, dil, din, kültür, medeniyet ve bunun yanında kadim bir devlet anlayışına dayanmaktadır. Bu bağlamda Türk devlet geleneği binlerce yıllık bilgi birikim ve tecrübeye dayalı köklü bir geleneğe sahiptir.
Bizi biz yapan değerlerimiz, Türk milletinin binlerce yıllık ortak tarih, dil, din, kültür, medeniyet ve temelleri sapasağlam köklü bir devlet anlayışı üzerine inşa edilerek günümüze kadar ulaşmıştır.
Bu kapsamda Türk Devletlerinin, Türk Dünyasının ortak fikir, ortak ülkü, ortak gelecek ile ortak eylem bilinci zemini üzerine inşa edilmesi çok önemlidir. Sağlam olmayan bir zemine dayanıklı ve uzun ömürlü bir yapı inşa edilemez.
Bakınız Azerbaycan’ın uzun yıllar boyunca işgal altında kalan toprakları Karabağ zaferi ile 44 günlük Vatan Muharebesi’nde ve devamında yaşanan gelişmeler bağlamında kazanılmıştır. Bu büyük zafer Türk dünyasında sergilenen birlik ve beraberliğin sembolü haline gelmiştir.
En büyük gücümüz Türk dünyasının birlik, beraberlik ve dayanışmasıdır. Bir araya geldiğimizde, dayanışmamızı gösterdiğimizde, neleri başarabileceğimizin en son örneği işte Karabağ zaferidir.
Türk dünyasının ayrılmaz ve kopmaz bir parçası olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı da sizlerden, Türk dünyasınınsın Karabağ zaferinde gösterilen destek ve dayanışmanın benzerini Kıbrıs Türk halkına uygulana izolasyonların kaldırılması ve KKTC’nin tanınması konusu için de göstermenizdir.
Aslında KKTC’nin TDT de gözlemci üye olarak kabul edilmesi pek tabi ki Türk Devletleri Teşkilatı üyesi Devlet Başkanlarının bir dayanışmasının sonucudur.
Kıbrıs Türk halkına uygulanan hâksiz izolasyonların kaldırılması ve hak ettiği yeri alması için Türk Devletlerinin birlik beraberlik ve dayanışmasının büyük öneme sahip olduğu unutulmamladır.
Türk dünyasında ortak fikir, ortak ülkü, ortak gelecek ve ortak eylem bilinci konusunu konuşmak için bir araya geldik. Bunun için öncelikle kendi ailemizin parçası olan devletlere karşı Karabağ zaferinde gösterilen destek ve dayanışmanın benzerini göstermemiz çok önemlidir.
*
KÜRESEL SINAMALARLA MÜCADELEDE EN ÖNEMLİ GÜCÜMÜZ TÜRK DÜNYASININ BİRLİK, BERABERLİK VE DAYANIŞMASIDIR.
Günümüzde küresel siyaset, ekonomi ve güvenlik dinamikleri, Türk dünyasının ortak bir gelecek inşa etme çabasını daha da önemli hale getirmiştir.
Enerji, ticaret ve ulaştırma gibi stratejik alanlarda iş birliğini artırma hedefi, Türk dünyasının küresel ekonomideki rolünü güçlendiriyor.
Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu, Orta Koridor ve Hazar geçişli taşımacılık projeleri, bölgesel entegrasyonu hızlandırmaktadır.
Zengezur Koridoru’nun açılmasıyla Hazar geçişiyle Kazakistan-Azerbaycan arasında bağlantıyı sağlayan Orta Koridor karadan geçilebilecek ve aradaki mesafe çok daha kısalacak. Bu bağlantı şu anda Gürcistan üzerinden sağlanıyor. Koridorun açılması, son dönemlerde lojistik ve taşıma maliyetlerinin çok arttığı düşünülürse, uluslararası ticaret ve dünya ekonomisi için önemli bir fırsat sunacak. Bu, aynı zamanda Nahçıvan-Azerbaycan kara bağlantısını da sağlayacaktır.
TANAP ve Türk Akım gibi projeler, Türk devletleri arasındaki ekonomik iş birliğini güçlendiren unsurlardır.
Ayrıca, Türk dünyası genç ve dinamik bir nüfusa sahip. Bu durum, gelecekte ekonomik kalkınma ve yenilikçi teknolojiler açısından büyük fırsatlar sunuyor.
Dijital ekonomi, yapay zekâ ve savunma sanayii gibi alanlarda ortak projelerin geliştirilmesi, Türk dünyasının küresel rekabet gücünü artıracaktır.
Türk dünyasının karşı karşıya olduğu en büyük meydan okumalar arasında, bölgesel istikrarsızlıklar ve büyük güçler arasındaki rekabet yer alıyor.
Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi, Rusya’nın Avrasya Ekonomik Birliği politikaları ve Batı’nın enerji güvenliği stratejileri, Türk devletlerinin bölgesel manevra alanını etkileyen unsurlar arasındadır.
Bu bağlamda, Türk dünyasının ortak bir gelecek inşa etmesi için dayanışma ve iş birliğini artırması gerekir.
Günümüz dünyasında küresel rekabetin giderek arttığı düşünüldüğünde, Türk devletlerinin ortak ekonomik ve teknolojik stratejiler geliştirmesi kaçınılmaz bir gereklilik olarak ortaya çıkıyor.
Türk dünyasının dilde birlikteliği için ortak yazı dili ve alfabe yönünde çok önemli bir adım atılmıştır. Devamında Ortak Tarih kitap yazılmasına yönelik çalışma ise sürdürülmektedir. Tüm bu çalışmalar ancak birlik beraberlik ve güçlü bir dayanışma gösterilmesine bağlıdır…
Yorumlar kapalı.