Ulusal Birlik Partisi, Demokrat Parti ve Yeniden Doğuş Partisi, 2 Haziran Pazartesi günü Lefkoşa Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda büyük bir katılımla gerçekleştirdikleri ‘Sağduyu Mutabakatı’ etkinliği ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı, 2025 yılının Ekim ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, Kıbrıs Türk halkının ortak cumhurbaşkanı adayı olarak belirlediklerini kamuoyuna ilan ettiler…
Ulusal Birlik Partisi, Demokrat Parti ve Yeniden Doğuş Partisi’nin almış olduğu bu tarihi karar sadece Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarına sahip çıkarak, halkımızın sağduyulu sesi olan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a yönelik bir güven ve destek değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk Halkının iradesine, devletimize sahip çıkma kararlılığının da güçlü bir ifadesi olmuştur.
Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarına sahip çıkarak ortak dayanışma gösteren herkesin adayıdır…
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ‘Sağduyu Mutabakatı’ etkinliğinde çok önemli mesajlar vermiştir. Müsaadenizle bu bölümde, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ‘Sağduyu Mutabakatı’ etkinliği öncesinde, 2 Haziran Pazartesi günü etkinlik girişinde basına yapmış olduğu açıklamalarda ve etkinlikte gerçekleştirmiş olduğu konuşmasında genel olarak değindiği konuları sizlere aktarmak istiyorum.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ikinci dönem için kendisine duyulan güvene teşekkür ederek, “yolumuz egemenliğin yoludur, devletin yoludur, Anavatan Türkiye’nin yoludur” diyerek, birlik, beraberlik, dayanışma ve milli duruş konularına vurguda bulunmuştur.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, konuşmasının hemen başında sabah saatlerinde kız kardeşini kaybeden Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’e hem başsağlığı dilemiştir. Ardından kendisini ortak aday olarak belirlediği için Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’e, Demokrat Parti Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Fikri Ataoğlu’na ve Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’ya teşekkür etmiştir.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın deyişi ile:
-Üç partinin “Sağduyu Mutabakatı” çatısı altında birleşerek ortaya koyduğu irade milletin yoludur. Bu anlayış, aynı zamanda, egemenliğin yoludur, devletin yoludur, Anavatan Türkiye’nin yoludur. Biz yıllar boyunca bu topraklarda çok acılar çektik, göçler yaşadık, kayıplar verdik ama hiçbir zaman pes etmedik. Anavatanımıza güvendik ve bu yolda cumhuriyetimizi kurduk.
-Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü ilkelerine bağlıyız. Bu direnişimizin ve birliğimizin ifadesi olan bu gecede, şahsıma duyduğunuz güvenden dolayı hepinize yürekten teşekkür ediyorum.
-Aramızdaki bazı sıkıntı ve dargınlıkları geride bırakmalı, önümüzdeki süreci başarıyla yönetmeliyiz.
-Elbette sıkıntılarımız var, yolumuz kolay değil. Güney Kıbrıs’taki zihniyetin son aylarda artan saldırıları bizleri yıldıramaz. Birliğimizi koruyarak bu zor günleri de aşacağız. Yolumuz mücahidin yoludur; yolumuz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması yoludur.
-Ben verdiğim sözü aynen devam ettirme kararlılığı içindeyim. Yolumuz kutlu yoldur, yolumuz KKTC’yi tanıtma yoludur. İnşallah başaracağız. Oynanan çok oyunlar vardır, bu oyunlar bizleri yolumuzdan caydıramayacaktır.
-Milli birlik anlayışının yerleşmesi ve güçlenmesi şart, bu topraklarda halkımızın yaşamını sürdürebilmesi için güçlü bir şekilde mücadelemizi devam ettireceğiz. Yeni politikalarla, yeni bir vizyonla yolumuza devam ediyoruz.
-Devletimize ve halkımıza sadakatle bağlıyız. Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle, Mavi Vatan’ın kalbinde yer alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni daha müreffeh bir geleceğe taşımak en büyük hedefimizdir.
– Kıbrıs Türk Halkı, asla devletsiz ve Cumhuriyetsiz bırakılmayacaktır. Bu onurlu mücadelemizi hep birlikte sürdüreceğiz.
-Bugün, siyasi partilerimizi bir araya getiren ancak partiler üstü bir uzlaşmanın günüdür.
-Bugün burada sadece bir adaylık açıklanmıyor; sağduyunun, ortak aklın ve toplumsal sorumluluğun sesi yükseliyor.
-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin geleceğini, gerçekçilikten kopmuş sözde hayallerle değil, yaşadığımız dünyanın somut gerçekliklerini dikkate alarak halkımızın iradesiyle, aklıyla ve sağduyusuyla kuracağız.
-Sağduyu Mutabakatı; kendi devletimize, kendi egemen eşitliğimize ve kendi onurlu geleceğimize, kısaca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne duyduğumuz inancın adıdır.
-Bizim yolumuz; hayali vaatlerin peşinden sürüklenenlerin değil, ayakları yere basan ve kararlılıkla geleceğe yürüyenlerin yoludur.
-Bu mutabakat, sadece üç partinin değil; Kıbrıs Türk halkının ortak aklının, ortak mücadelesinin ve ortak tarihinin bir yansımasıdır.
Yorumlar kapalı.