Kıbrıs Rum basınından ‘‘Sigmalive’’, 25 Nisan 2025 tarihli sayısında şu haberi paylaştı:
* * *
– ‘‘ABD’nin Güney Kıbrıs Eski Büyükelçisi John M. Koenig, Substack’ta yayınlanan makalesinde Rum eski lider Nikos Anastasiadis’i sert bir şekilde eleştirdi.
Eski Büyükelçi, Kıbrıs’taki çalkantılı görev süresinden (2012-2015) ayrıntılı bahsederek, Nikos Anastasiadis ile ilişkilerinin oldukça gergin olduğunu iddia etti, şöyle dedi:
‘‘Her şey, Şubat 2015’te başladı. O zamana kadar, Anastasiadis ile oldukça verimli ama zaman zaman gergin ilişkilerimiz vardı. Onu bir sahtekâr ve palavracı olarak görüyordum. BM, Türkiye, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk halkları ile birlikte Şubat 2014’te Kıbrıs sorununun son müzakere turunu başlatan Ortak Bildiri’nin hazırlanmasında kendisiyle birlikte çalıştım. Ayrıca ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden‘ın Kıbrıs ziyaretinin organize edilmesine de yardımcı oldum. Biden, bu ziyaret sırasında Anastasiadis ile çok zaman geçirdi. Anastasiadis beni sevmezdi, bazen ofisindeyken bana alaycı ve abartılı bakışlar atardı. Yine de işimi yapabiliyordum. En azından öyle sanıyordum” dedi.
* * *
Ve yine‘‘Sigmalive’’in haberine göre; eski büyükelçi, artık Kıbrıs’ta kalmasının imkânsız hale geldiğini ve nihayetinde Temmuz 2015’te Kıbrıs’tan ayrıldığını, böylelikle de ‘‘şahsi itibarını koruduğunu’’ yazdığına, vurgu yaptı.
* * *
ABD’nin Güney Kıbrıs Eski Büyükelçisi Sn. John M.Koenig’in, Substack’ta yayınlanan makalesinde ‘‘artık Kıbrıs’ta kalmasının imkânsız hale gelmesi’’ ve ‘‘şahsi itibarını korumak’’ için Kıbrıs’tan ayrıldığını yazması, zihnimi, tee62 yıl önceye, 1963 yılına taşıdı…
Bilindiği gibi; Kıbrıs Türk ve Rum halklarının eşit ortaklığında ‘‘Kıbrıs Cumhuriyeti’’ kurulduğu zaman, bu yeni devletin Anayasasını yazanlardan biri de Alman Hukuk Profesörü, Sn. Ernest Forsthooff idi.
Ve Sn. Forsthoff, yalnızca bu anayasayı yazanlardan biri olarak kalmamış, aynı zamanda, cumhuriyetin kuruluşundan (16 Ağustos 1960), yıkılışına (21 Aralık 1963) uzanan süreç içerisinde de ‘‘Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi – Başkanı’’ olarak da görev yapmıştı.
Ve sonra; Sn. Forsthooff, Makarios’un Kıbrıslı Türklere yönelik olarak yapmış olduğu anayasa karşıtı baskı, şiddet ve terör eylemlerine daha fazla tahammül edememiş, dünya kamuoyu önünde Makarios’u suçlamış ve görevinden istifa ederek Kıbrıs’tan ayrılmıştı…
Ve o yıllarda (1963 – 64) çıkan gazetelerde de aynen; ABD’nin Güney Kıbrıs Eski Büyükelçisi Sn. John M. Koenig’in yıllar sonra yazdığı ve altını çizdiği gibi, Sn. Forsthooff da ‘‘artık Kıbrıs’ta kalmasının imkânsız hale gelmesi’’ ve ‘‘şahsi itibarını korumak’’ için Kıbrıs’tan ayrıldığına dair açıklamalarda bulunmuştu.
* * *
Güney Kıbrıs’tan bir başka haber de oldukça ilginçtir…
Bilindiği gibi bugün, Sn. Erdoğan, adada…
Yine Rum haber kaynaklarından önemli biri olan Philenews, üç gün önce, aynen, şunları yazdı:
* * *
– ‘‘Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hafta sonu Kıbrıs’ın kuzeyini ziyaret edecek.
Türkiye liderinin Kıbrıs’ın kuzeyine gerçekleştirdiği ziyaretler, yıllardır Güney Kıbrıs’ta protesto konusu olmaktan çıktı.
Erdoğan‘ın Kıbrıs’ın kuzeyine yapacağı ziyaret konusunda Kıbrıs Türk örgütleri tarafından son dönemde tepkiler gösterilirken, Güney’de Kıbrıs Rum partileri şu ana kadar hiçbir tepki göstermedi.’’
* * *
Kıbrıs Rum siyasi partilerinin; Sn. Erdoğan’a, geçmişte olduğu gibi bu son ziyaretine ilişkin olarak her hangi bir tepki göstermemesi, Güney’deki siyasi havanın çok da durgun olduğu anlamına, gelmiyor…
Örneğin, Rum lider Sn. Hristodulidis’in İsrail’e doğru bir yolculuk hazırlığı var ya…
İşte bu hazırlık için Philenews, şu haberi paylaşıyor:
* * *
– ‘‘AKEL, Rum Başkanlık Sarayı önünde Rum lider Nikos Hristodulidis’in İsrail ziyaretini protesto etmek için bir gösteri düzenliyor. AKEL’in etkinliğine, AKEL ile bağları olan örgütlerle Yeşiller Partisi de katılacak.
AKEL; dün yaptığı açıklamada, İsrail ve komşu ülkenin başbakanına karşı oldukça ağır,şu ifadeleri kullandı:
“Nikos Hristodulidis’in aranan savaş suçlusu Benjamin Netanyahu ile görüşmek üzere İsrail’e yapacağı ziyaret, ülkemizi ve halkımızı riske atmakta, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin güvenilirliğine zarar vermektedir. Kıbrıs hükümetini, 21. yüzyılın ilk soykırımının faillerinin tarafına koymaktadır.”
* * *
Ne diyor AKEL?
– ‘‘Hristodulidis İsrail’e gider ve savaş suçlusu Netanyahu ile görüşürse, bizi, soykırımcı yapacak!
Şaka gibi…
Sanki bu ada coğrafyası üzerinde, yıllar yılı adalı komşuları Kıbrıslı Türklere yönelik olarak soykırım uygulayanlar, kendileri değilmiş gibi!
* * *
Kıssadan hissesi…
Merhum(!) Kıbrıs Cumhuriyeti Yüksek Anayasa Mahkemesi Başkanı (1960 – 1963) Sn. Ernest Forsthooff Cumhuriyetin Cumhurbaşkanı Makarios; ABD’nin Güney Kıbrıs Eski Büyükelçisi (2012 – 2015)Sn. John M.Koenig ise Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Sn. Anastasiadis yüzünden, ‘‘artık Kıbrıs’ta kalmasının imkânsız hale gelmesi’’ ve ‘‘şahsi itibarını korumak’’ için Kıbrıs’tan ayrılmış, iki önemli insan…
Özeti; Makarios’tan Anastasiadis’e uzanan zihniyet, değişmemiş hiç…
Diplomatik yılların anılar yazıldıkça, bu gerçek, ortaya çıkıyor işte…
AKEL’e gelince…
Ne diyorlar liderleri, Sn. Hristodulidis’e?
– ‘‘İsrail’e gitme haaa… Yoksa bizi, savaş suçlusu bir soykırımcının, saflarında göstereceksin!
Öyle ya…
Kıbrıslı Türkler olarak biz; bu adanın şıngır mıngır yol, sokak, mahallelerinde ve de 21 Aralık 1963 gecesinden 15 Temmuz 1974’e uzanan sürecinde, saklambaç oynarken kaybolduk çünkü(!)
Yorumlar kapalı.