Bülent Fevzioğlu

Mason – Dixon Hattı ve Adada İlk Kez ‘‘İki Kesimlilik’’ Kararı…






Bugün, 3 Şubat Pazartesi gününden başlamak üzere, ‘‘Kıbrıs Sorunu’’ adına tüm Şubat boyunca hareketli bir sürecin çıkış noktasındayız.

Rum yönetimi Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos, tam da bugün, New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir görüşme gerçekleştirecek.

Ve yine, bu arada, BM Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary Di Carlo da 10 Şubat’ta Kıbrıs’a gelerek, gayrı resmi beşli toplantıya zemin hazırlamak üzere iki liderle ayrı ayrı görüşecek…

Rum Sözcü Letimbiotis’un gazetecilere yaptığı son açıklamasına gelince…

Politisnews’in haberine göre; Letimbiotis, yapmış olduğu açıklamasında, Hristodulidis’in, geçtiğimiz pazartesi günü yapılan ve tek konusu yeni geçiş noktalarının açılması ve olumlu bir sonuca ulaşılması amacıyla Rum tarafınca sekiz öneriden oluşan bir paketin sunulması olan görüşmenin ardından, Sn. Ersin Tatar ile “ikinci bir görüşme yapmaya hazır olduğunu bir kez daha yinelediğini” söyledi.

En sıcak konu ne?

– ‘‘Yeni geçiş noktalarının, açılması…’’

Söz konusu olan ‘‘açılmak’’sa, demek ki önce ‘‘kapanmayı’’ bir kez daha anımsamamız gerek…

 

*     *     *

Ada tarihimiz içerisinde ‘‘kapanmak’’ denilenin öteki adı, sınırları dikenli tellerle çizilen, ‘‘Yeşil Hat’’tır…

‘‘Yeşil Hat’’sa bir uyarlamadır bu, ada topraklarında…

Kökleri, tee 1860’lı yılların Amerikan iç savaşına değin, uzanır…

Adına da ‘‘Mason – Dixon Hattı’’ denir…

Ne diyor o çok bilen Google amca bu hatla ilgili olarak, okuyalım:

 

*     *     *

– ‘‘Mason-Dixon Hattı, Amerika Birleşik Devletleri’nde Maryland ve Pensilvanya arasında çizilen ilk sınır. Amerikan İç Savaşı (1861-1865) öncesindeki dönemde köleciliği savunan eyaletlerle, köleciliğe karşı çıkan eyaletleri ayıran bir hat olarak kabul ediliyordu.

Yaklaşık 375 km uzunluğundaki hat 39° 43 kuzey enlemi boyunca uzanmaktadır.

Pennsylvania’nın Penn ve Maryland’lı Baltimore ailelerinin toprakları arasındaki sınırla ilgili anlaşmazlığı çözmek amacıyla, 1765-68 arasında Charles Mason ve Jeremiah Dixon adlı iki İngiliz tarafından belirlenmiştir.

Mason ve Dixon Hattı yalnızca Maryland ile Pennsylvania’yı ayırmakla birlikte genel olarak Kuzey ile Güney arasındaki siyasal ve toplumsal sınır olarak da kabul edilir.’’

 

*     *     *

Tam da biz adalıların sırtına biçilmiş bir ‘‘Yeşil Hat’’ kaftan, değil mi?

İçerisinde İngiliz de var dikenli tel de var, Kuzey – Güney de!

Tek fark; birinin adı Mason Dixon Hattı, diğerinin Yeşil Hat!

Henüz, kurulmamış Kıbrıs Cumhuriyeti…

Henüz İngiliz, adanın hükümranı…

Ve 1 Nisan 1955 gecesi, ilk sabotaj bombalarını patlatır tedhiş ve terör örgütü, EOKA…

Sonrası malûm…

Çok değil, tam bir yıl sonra, yine, nisan ayına geliriz…

Tam tarih, 25 Nisan 1956…

 

*     *     *

Bazı kitaplar vardır, onlar, hafızamızdır…

Ne der eskiler?

– ‘‘Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür’’

Ne demek?

– ‘‘İnsan hafızasının eksikliği, unutkanlığıdır” veya bir başka söyleyiş ile “Unutkanlık, insanlık halidir.”

Özetle, insan unutur, kitap unutmaz!

Ve işte o hafıza kitaplarımızdan biri:

Prof. Dr. Sn. Ata ATUN’un 732 sayfalık, ‘‘Kıbrıs Antlaşmaları, Plânları ve Önemli BM, AB Kararları (1571 – 2020)…

Şimdi biz, bu muhteşem araştırma kitabının – yazılı hafızanın 50’nci sayfasına gidiyoruz…

Okuyalım:

 

*     *     *

– ‘‘Adada

İlk İki Kesimlilik Kararı

(25 Nisan 1956)

 

1956 yılı Mart ve Nisan aylarında başlayan bu ilk Rum-Türk çatışmaları nedeniyleLefkoşa’da sık sık sokağa çıkma yasağı uygulanmakta, böylece insanlar bazen saatlerce, bazen de günlerce evlerinde kalmak zorunluluğu içinde sıkıntılı bir süreç yaşamaktaydı.

Nitekim 23 Nisan günü iki Türkün ölümü yanında, çatışmalar ve yangınlarla devam eden olaylar sonucu uygulanan sokağa çıkma yasağı, her gün sadece bir-iki saat kaldırılmak suretiyle 3 gün devam etmişti.

Vali Harding hükümeti tarafından 25 Nisan günü yapılan resmi bir açıklama ile 26 Nisan sabah saat 6.30’dan itibaren sokağa çıkma yasağının kaldırılacağını, fakat herhangi bir olay çıkarsa yeniden uygulanacağı açıklanmıştı. Yasağın kaldırılmasının bazı koşullara bağlı olacağı da bildirilmekteydi.

Bu koşullar şunlardı:

“Lefkoşa, iki kesime ayrılacak ve Baf Kapısı’ndan başlamak üzere Mağusa Kapısı’na kadar Ermu ve Mağusa sokakları yasak bölge ilân edilecek.

Taşıt araçlarının Lefkoşa sur içine girişlerine, sadece Girne Kapısı veya Hacı Sava Meydanı’ndan izin verilecek.

Gıda maddesi taşımayan veya özel izni olmayan araçların sur içine girmesi yanında surlar içinde bisiklet veya motosiklet kullanmak da yasaklanacak.

Surlar içindeki iş yerlerine gitmek için bisiklet ve motosiklet kullananlar, en yakın çıkış ve giriş noktasından itibaren üzerlerinden inecekler ve onları da iterek götürecekler.”

Bu koşullar, 26 Nisan’dan itibaren uygulamaya konuldu.

İki toplumu güvenlik kaygıları ile birbirinden ayırma girişimleri, 1956 yılında İngiliz Sömürge yönetiminin aldığı önlemlerle başlatılmış oldu. Bu amaçla Lefkoşa’da İngiliz askerlerinin çektiği tel örgülerle, başkent Lefkoşa ikiye bölündü.

Böylece bugün Yeşil Hat olarak bilinen ve başkentin iki toplumunu birbirinden ayıran hattın sur içi bölümü, 26 Nisan 1956 tarihinde toplumlararası çatışmaları önlemek için Mason-DixonHattı adıyla bir bölünme çizgisi olarak ortaya çıkmıştı.

O günlerde Lefkoşa nüfusunun büyük çoğunluğu, surlar içinde yaşamaktaydı.

Böylece, Mason-Dixon Hattı, yaklaşık 25 bin Rum’la 12 bin Türkü birbirinden ayırmış oldu.

Bu bölünme hattının Kuzeyinde kalan Türklerle Güneyinde kalan Rumlar birbirinden ayrılmakla beraber, yine de az sayıda bile olsa kentin Türk kesiminde kalan Rum aileleri ile Rum kesiminde sıkışıp kalan Türk aileleri can ve mal güvenliği açısından çok ciddi ve büyük tehlikelerle karşı karşıyaydılar.

Kenti ikiye bölen hattın oluşturulmasından sonra, Rum kesiminde kalan Tahtakale, Ömerye, Baf Kapısı bölgelerinde yaşayan Türk aileleri ile Türk kesiminde sıkışıp kalan Ayluka, Küçük Kaymaklı, Belediye Evleri, Köşklü Çiftlik gibi bölgelerdeki Rum aileleri ve bazı Ermeniler, kent içindeki ilk göç hareketini başlatmak durumunda kaldılar. Rumlarla Ermeniler Mason – Dixon Hattı’nın Güneyine, Türkler ise Kuzeyine göç ettiler.’’

 

*     *     *

Kıssadan hissesi:

Gelişmeler göstermektedir ki şubat ayı, yoğun geçecek…

Hani; Kuzey ve Güney’in ayrılığını, Temmuz 74’e kilitliyor ya kimi…

Ona daha, 18 sene vardı!

Yeni kapılar, açılsın elbet…

Lâkin neden ve nasıl kapandığımızı da anımsattım istedim!

 

Mason – Dixon Hattı ve Adada İlk Kez ‘‘İki Kesimlilik’’ Kararı…
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.