

Nisan 1985’te başlayan gazetecilik hayatımın üzerinden bugün, 40 yıl geçmiştir.
Yaklaşık 12 yıllık mücahit + sözleşmeli askerlikten sonra (1976 – 1985 basın mesleğine geçtiğim ilk gazete, Sn. İsmet Kotak’ın sahipliliğinde, döneminin efsanelerinden olan “Kıbrıs Postası” olur…
“Kıbrıs Postası”nın ömrü ne yazık ki çok kısa olur…
Nedenleri ve sonuçları, ayrı bir yazı konusudur…
Özetle: Gazeteye açılan zem ve kadih davalarından gelen çok büyük maddi tazminatlar, ülkemizde, okurları karşısına ilk kez renkli baskıyla ulaşan “Kıbrıs Postası”nın kapanmasına da önemli etken olur.
* * *
“Kıbrıs Postası”ndan hemen sonra; Sn.Mustafa Akıncı’nın TKP (Toplumsal Kurtuluş Partisi) Genel Başkanı, Sn. Hasan Kahvecioğlu’nun da idari sorumluluğunu üstlendiği “Ortam” gazetesinde çalışmaya başladım…
Buradaki çalışmam, çok kısa sürdü… Yıl, 1990…
* * *
1990 yılı, ülkemizde, oldukça hareketli bir yıldı…
Önce; 22 Nisan 1990 günü ikinci cumhurbaşkanlığı seçimi, hemen sonrasında da (6 Mayıs 1990) milletvekilliği genel seçimleri yapılacaktı…
Davulları zurnaları mitingleri kavgaları barışıklıkları ile bir büyük coşku ve kabına kacağına sığmayan, barometresi yüksek, patlamaya hazır bir heyecan…
İşte bu çifte seçimlerle gelen sert bir yelin, poyrazın, fırtınanın çakıp gürlediği günlerde, Sn. Asil Nadir üç gazete birden yayınlamaya başlar…
Her üçü de günlük olan bu gazeteler “Bozkurt”, “KIBRIS” ve “Yenigün” gazeteleri idi…
Bu gazetelerden “Bozkurt” büyük boy, “Yenigün” ve “KIBRIS” ise ilk çıktığı günkü gibi boyutunu bugün de koruyan “KIBRIS” boyutlarında idi…
“Ortam”dan ayrılıp, merhum Doğan Harman’ın Genel Yayın Yönetmeni olduğu “Bozkurt” gazetesine geçtim… Cumhurbaşkanlığı seçimi süresince kurucu cumhurbaşkanımız Sn. Denktaş’ı, milletvekilliği seçimleri süresince de UBP ve Sn. Derviş Eroğlu’nu destekleyen “Bozkurt”un ömrü bir yıl sürdü ve aynı yılın (1990) son ayında, kapandı…
* * *
“Yenigün” gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Sn. Reşat Akar’dı…
“Bozkurt” kadrosundan “Yenigün”e geçen tek yazar – muhabir, ben oldum…
Yanılmıyorsam, 1992 yılı ortalarında “Yenigün” gazetesi de kapandı…
“Yenigün” gazetesiyle ilgili en büyük hatıram, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sn. Süleyman Demirel’e faksla ulaştırdığım Kıbrıs konulu sorularımdı…
Doğrusu, TC. Başbakanlığının benim sorularımla ilgileneceğine dair bir umudum, çok da yoktu.
Fakat oldu… Sorularıma, Süleyman Demirel imzalı 4-5 sayfalık faks yanıtı geldi ve biz bunu “Yenigün”de manşete çekerek, yayınladık…
O günlerde, Sn. Asil Nadir’in bizdeki gazetelerinden sorumlu olan kişi (aynı zamanda “Kara Çete” ve “Volkan” gibi ilk direniş örgütlerimiz içerisinde de yer alan) merhum Ramadan Güney’di…
Türkiye Başbakanı Sn. Süleyman Demirel’‘e faks üzerinden yaptığım röportajımla ilgili, Sn. Ramadan Güney’den aldığım “Teşekkür Çeki” fotokopisini de arşivimde, bir anı olarak halâ, saklamaktayım…
* * *
“Yenigün”ün de kapanması sonrasında bu kez, şu anki “KIBRIS” gazetesine geçtim…
“KIBRIS”ta kısa bir süre çalıştıktan sonra, Sn. Erten Kasımoğlu’nun sahibi ve başyazarı olduğu “Vatan”a geçtim…
Köşe yazarlığı, muhabirlik, kültür sanat sayfası yöneticiliği derken, 1994 yılı Ekim ayında, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Basın Danışmanı olarak çalışmaya başladım…
Ancak; bakanlıkta bir odada tek başına oturmaktan, arada bir TAK’a birkaç bakanlık haberi yazmaktan sıkıldığımdan ve doğrusu bu danışmanlık işini de çok sevmediğim nedeniyle üç yıl sonra kendi isteğimle ayrıldım ve bu kez de Sn. İsmail Bozkurt tarafından Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde yeni kurulan “Kıbrıs Araştırmaları Merkezi”ne geçtim…
Gazetecilikten ve muhabirlikten daha çok, Kıbrıs kültür tarihi üzerine araştırmalar yapmak, kitaplar yazmak ve yayınlamak istiyordum…
DAÜ-KAM’la birlikte yine Sn. İsmail Bozkurt’un önceliğinde önce KIBATEK (Kıbrıs, Balkanlar, Avrasya Türk Edebiyatları) Vakfı, 2000 yılı Ocak ayında da bir aile vakfı olarak (Suna ve Ata Atun, Mağusa Tarihini Araştırma ve Yazın Vakfı) SAMTAY kuruldu…
KIBATEK’te kurucu üye olarak yer alırken, Sn. Suna Atun başkanlığındaki SAMTAY Vakfı’nın da (Suna Hanım’ın bedensel olarak aramızdan ayrılmasına değin) Program ve Yayın Koordinatörü (2000-2013) olarak 36 kitap yayınladık…
* * *
1993’ten günümüze, tam 30 yıldır (arada, kimi dergi ve gazetelerimize özel yazılar dışında) hiçbir gazetemizde düzenli olarak köşe yazıları yazmadım, yayınlamadım…
Bu 30 yıl içerisinde Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’na sayısız haftalık kültür sanat tarih programları ve Kıbrıs Türk sosyal yaşam tarihimizden TV Belgeselleri hazırlarken, beraberinde kitap yazın ve yayınına yöneldim…
* * *
Ve geldik 2023 yılı, Ocak ayına…
Kapısından ilk kez 30 yıl önce girdiğim “KIBRIS” gazetesi, 30 yıl sonra yeniden yapılanır ve BRTK’dan da müdürüm olan Sn. Özer Kanlı Genel Koordinatör ve Genel Yayın Yönetmeni görevini üstlenirken, sağ olsun, bana da yıllar sonra yeniden düzenli olarak haftada üç gün (pazartesi, perşembe, cumartesi) köşe yazılarımı yazmam, her pazartesi günü olmak üzere de kültür-sanat sayfası hazırlamam olanağını sağladı…
* * *
Kıssadan hissesi…
30 yıl sonra (Ocak, 2023 tarihi itibarıyla) “KIBRIS” gazetesinde yeniden yazmaya başlamak, benim için büyük bir keyif, mutluluk ve heyecan verici…
Ve geldik, bu güne…
Ocak, 2025’e…
“KIBRIS” gazetesi, 33 yıl önce olduğu gibi, 33 yıl sonra bugün de yine ülkemizin en çok okuruna sahip bir gazete…
Yaklaşık 40 yıldır, olanca dünyası araştırmak, yazmak ve yayınlamak olan birisi için, bundan daha büyük bir mutluluk ve tadını bozmadan “şımarma hakkı” olabilir mi?
‘‘KIBRIS’’ gazetesinde, üçüncü yılım, benim.
Teşekkürler KIBRIS gazetesi…
Ve bana, son üç yıldır bu ‘‘KIBRIS’’ gazetesi sütunlarda yazma olanağı veren Sn. Kanlı ile Sn. Tümerkan’a, teşekkürlerimle…
Yorumlar kapalı.