
Başta Hristoduludis olmak üzere, kapı komşumuz Kıbrıs Rum yönetimi, son birkaç yıldan beridir, gerçekten ve de eskilerin dediğince, ‘‘ateşle oynamakta’’dır.
Uluslararası saygınlığa sahip sözlükler, ‘‘ateşle oynamak’’ deyimini, şu sözlerle açıklar:
– ‘‘Çok tehlikeli bir işe atılmak, girişmek, üstüne üstüne gitmek!’’
Kıbrıs Rum basınından Dialogos, iki gün önce şu haberi paylaştı:
* * *
– ‘‘Lârnaka Havalimanı’nda, karadan ve denizden yoğun kontroller gerçekleştiren İsrailli yetkililerin katılımıyla önemli güvenlik önlemleri alınıyor. Kıbrıs Rum Polisi ile işbirliği içinde yürütülen kontrollerde kameralar ve özel ekipmanlar kullanılıyor.
Elde edilen bilgilere göre İsrailliler, Kontrol Kulesi’’nde daha fazla gözetim için silahlı görevlilerin bulunmasını talep ederken, Rum polis araçları da sahada bulunuyor. Önlemler, Baf Havaalanı’na uçuşların kısa süre önce yasaklanmasının ardından geldi ve prosedürün hafta sonu tamamlanması bekleniyor.
İsrailli yetkililer 10 gün önce de Baf Havaalanı’nı ziyaret ederek güvenlik önlemlerini değerlendirmiş ve ek denetimler için bazı taleplerde bulunmuşlardı.
Ancak Kıbrıs Rum Yönetiminin, işbirliği çerçevesini ve İsraillilerin kara ve deniz havaalanlarını hangi yetki çerçevesinde kontrol ettiğinin netleşmesi amacıyla bu konuda resmi bir açıklama yapıp yapmayacağını merakla bekliyoruz.’’
* * *
Haber, çok net ve açık…
İsrailli yetkililer; Baf ve Lârnaka Havaalanlarını, kendi havaalanlarıymış gibi denetlemekte ve sanki kendi askerlerine görev verir gibi Rum yönetimine ‘‘Lârnaka Havaalanının ‘‘Kontrol Kulesi’’nde daha fazla gözetim için silahlı görevlilerin bulunmasını’’ istemektedir.
İnsan; merak ediyor doğrusu…
Herkese, ‘‘adanın tümü, Kıbrıs Cumhuriyeti devletine aittir’’ diyen bir siyasi yönetim, kendi devletine ait bir havaalanının Kontrol Kulesi’nde güvenlik önlemlerini artıracaksa, bunu, neden kendi askerlerinin, polislerinin ve hatta anavatan dediği Yunanistan’ının uzmanları – yetkilileri ile değil de bir başka devletin denetim, kontrol ve talebine bırakıyor?
Ve zaten, Dialogos da aynı mantıktan hareketle, şu soruyu, sormuyor mu kendi yönetimine?
– ‘‘İsrail, kara ve deniz havaalanlarımızı hangi yetki ile kontrol etmektedir?’’
Ve yine Dialogos, yöneltmiş olduğu ‘‘hangi yetki ile?’’ sorusundan sonra, şu cümlenin de altını, çiziyor hemen:
– ‘‘Rum yönetiminin, bu konuda resmi bir açıklama yapıp yapmayacağını merakla bekliyoruz.’’
* * *
Rum yönetiminin havaalanlarında, yalnızca, İsrail mi cirit atıyor?
Hayır…
Amerikalılar da, Andreas Papandreu Hava Üssü’nün veri ve ihtiyaçlarını not etmek için, Güney Kıbrıs’ta…
Ne diyor, Rum haber kaynaklarından Alfanews?
– ‘‘Amerikalı uzmanlar, altyapı ve pistin iyileştirilmesi ve genişletilmesinin yanı sıra, Güney Kıbrıs’ın savunma zırhına ve hava üssünün işlevselliğine katkıda bulunacak modern sistemlerle bir yükseltme yapılmasını önerdiler.’’
Maliyetin, 14 milyon Euro’ya yakın olacağı tahmin edilirken, Dialogos’un İsraillilerle ilgili olarak merak ettiğini, bu kez de Alfanews aynı merak dürüsü ile Amerikalılar konusunda, şu soruyu sormakta, yönetimine:
– ‘‘Belirsizliğini koruyan konulardan biri de Amerikalıların, üs kendilerine hizmet vereceği için, projenin tamamlanmasına mali katkıda bulunup bulunmayacaklarıdır…’’
* * *
Bu yazının, yukarıdaki ilk cümlesini yinelemekte, konunun akılda daha da sağlam kalması için, bence yarar var.
Ne demiştik?
– ‘‘Başta Hristoduludis olmak üzere, kapı komşumuz Kıbrıs Rum yönetimi, son birkaç yıldan beridir gerçekten ve de eskilerin dediğince,‘‘ateşle oynamakta’’dır.
Bu haber de Kathimeri’den:
– ‘‘İsrail’in Güney Kıbrıs Büyükelçiliği Kıbrıs Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, çeşitli güvenlik sorunları nedeniyle, İsrail havayollarının Güney Kıbrıs uçuşlarını, geçici olarak Lârnaka’ya yönlendirme kararı aldığını belirtti.
Büyükelçilik ayrıca “durumun yerel makamlarla tam bir işbirliği içinde yakından izlenmeye ve değerlendirilmeye devam edileceğini” belirtti.
Kıbrıs Haber Ajansı’nın, İsrail İç Güvenlik Servisi’nin ELAL, Arkia ve İsrail’e, Güney Kıbrıs’a yaptıkları tüm uçuşların rotalarını değiştirmeleri ve uçaklarının Baf Havaalanı’na değil sadece Larnaka Havaalanı’na inmeleri kararıyla ilgili bir soruya verdiği yanıtta İsrail’in Güney Kıbrıs Büyükelçiliği, çeşitli güvenlik sorunları nedeniyle İsrail havayollarının uçuşlarını geçici olarak Larnaka’ya yönlendirme kararı aldığını söyledi.’’
* * *
Görüldüğü üzere, ortada, çok ciddi bir GÜVENLİK sorunu bulunmakta…
Oysa şimdi, Kıbrıs adası üzerinde her hangi bir savaş mı yaşanmaktadır?
Hayır…
O zaman; İsrail ile ABD’nin, kendilerine ait olmayan bu topraklar üzerindeki havaalanlarına bu ilgi ve bu güvenlik telaşı neden?
Bir de yine, Rum basınının önemli haber kaynaklarından olan Omegalive’den şu cümleyi okuyalım:
– ‘‘Kıbrıs Rum Yönetimi Savunma Bakanı Vasilis Palmas, özellikle İsrail ile ilişkiler konusunda şunları söyledi:
‘‘Yunanlılar kardeşimiz olabilir ama İsrail bizim komşumuzdur.
İsrailliler, tamamen yanı başımızdadır.
Üç dakika içinde Kıbrıs’a gelebilirler…
Yunanistan tarafından desteklemek ve yedeklemek, biraz zaman alıyor.”
* * *
Palmas’ın bu sözleri, bana, Makarios’a düzenlenen 15 Temmuz 1974 darbesini ve sonrasında da üç beş saatliğine Cumhurbaşkanı olarak atanan faşist Nikos Samson’un kitaplaştırılmış da olan, hatıralarını anımsattı…
Ne demişti Samson?
– ‘‘Dakikalar hızla geçiyordu. Kısa bir zaman sonra Gizikis’in, Fantomların adaya ulaşması için gerektiğini söylediği 20 dakika geçmişti. Herkes heyecanla saatine bakıyordu. Yunan Cumhurbaşkanı’nın kesin talimatına hâlâ hepimiz inanmaya devam ediyorduk. Anavatandan vaadedilen hava desteğinin gelmesini bekliyorduk.
Saat 15 olduğunda, soğuk bir ter beni adeta yıkamaktaydı.
Şüphe yılanları ruhumu sarmıştı.
Çok geçmeden Rum Milli Muhafız Ordusu Kurmay Salonu’nda hepimizin ruhuna bir düş kırıklığı düşmüştü. Alay edilme ve duygularımızla oynama, apaçık ortadaydı.”
* * *
Ve şimdi, Samson’un bu anılarıyla birlikte, Kıbrıs Rum Yönetimi Savunma Bakanı Vasilis Palmas’ın söylediklerini, yeniden okuyalım:
– ‘‘Yunanlılar kardeşimiz olabilir, ama…
Yunanistan tarafından desteklemek ve yedeklemek, biraz zaman alıyor…
Oysa İsrailliler, yanı başımızda…
Üç dakika içinde Kıbrıs’a gelebilirler…’’
* * *
Kıssadan hissesi…
Kapı komşumuz Rum yönetimi, hâlâ akıllanmamış, belli…
Gerçekten, bu kez de NATO – MATO ayaklarında, ateşle oynamakta…
Kucağını açtığı İsrail ve ABD’nin Gazze yangını, sönmedi daha…
Ne kadar iğrenç, felâket ve kan kokan bir cümle bu:
– ‘‘Yunanistan uzakta… Oysa İsrailliler, yanı başımızda… Üç dakika içinde Kıbrıs’a gelebilirler…’’
Öyle ya…
ABD’si İsrail’i gelip, renk ahenk konfeti serpecekler çünkü; saçlarımıza!
Yorumlar kapalı.