Günümüzden, tam 67 yıl evvel…
Hem de günü gününe, tam da bu güne, cumartesine…
31 Ağustos 1957 Cumartesi akşamı…
Lefkoşa Küçük Kaymaklı’daki bir evde müthiş bir infilâk, felâket…
(Perşembe günkü köşe yazımızdan, devamla…)
* * *
3 Eylül 1957, Bozkurt Gazetesi
Ön sayfa haberi:
Kaymaklı İnfilâkında Ölen İsmail Beyoğlu’na
Muhteşem Bir İhtifal (1) Yapıldı
Yaralıların Sıhhî Durumlarında Bir Gelişme Kaydedilmemiştir
* * *
“Cumartesi günü akşamı Küçük Kaymaklı’daki bir evde vukua gelen bir infilâk neticesinde üç kişinin yaralandığı ve tedavi maksadıyla kaldırıldıkları hastanede İsmail Beyoğlu’nun pazar sabahı öldüğünü dünkü sayımızda bildirmiştik.
Yine dünkü sayımızda, bir dördüncü yaralının meydana çıkarılarak hastaneye nakledildiğini de haber vermiştik.
Bu dördüncü yaralının hüviyeti dün tespit edilmiştir.
Bu şahıs, Lefkoşa Telefon ve Telgraf işlerinde çalışmakta olan Mustafa Ertan Celâl’dir.
Dün akşam geç vakitte verilen bir habere göre, dört yaralının sıhhî durumlarında bir gelişmenin kaydedilmekte olduğu bildiriliyordu. Fakat bugün yine durum birdenbire değişmiş ve yaralıların ciddî bir şekilde tehlikede oldukları açıklanmıştır.
Bu bakımdan yaralılar henüz gerektiği şekilde konuşmamakta ve hâdise hakkında bilgi vermemektedirler. Yaralıları ziyaret etmek isteyenler, yaralıların bulunduğu koğuşa bir askerin idaresinde götürülmekte ve kısa bir müddet sonra ziyarete son verilmektedir.
Dükkânlar Kapandı
Bayraklar Yarıya İndi
İnfilâk hâdiselerini yaralanan ve tedavi esnasında hayata gözlerini kapatan İsmail Beyoğlu için muhteşem bir ihtifâl yapılmıştır. İhtifale yüzlere otomobil ve on binlerce halk iştirak(2) etmiştir. Her hangi bir hadise vukuuna meydan verilmemesi hususunda emniyet makamlarının aldığı tedbirleri de başarılı olmuştur.
Cenaze törenine iştirak eden halk tam bir matem havası içerisinde tabutu takip etmiş ve defin yapıldıktan sonra kalabalık sükûnetle dağıtılmıştır.
İsmail Beyoğlu’na Lefkoşa’da olduğu gibi adanın diğer yerlerinde de derin bir teessür duyulmuş, Mağusa’daki Türkler de dükkânları ile eğlence yerlerini kapatmış, işçiler vazifeleri başına gitmemişlerdir.”
* * *
4 Eylül 1957, Bozkurt Gazetesi
Ön sayfa haberi:
Haber, çerçeve içerisinde şöyle verildi:
* * *
“Yaralıların Son Durumu:
Geçen Cumartesi günü Küçük Kaymaklıda vukubulan infilâk neticesinde yaralanan üç vatandaşımızın sıhhî durumu ile bütün Kıbrıs Türkünün alâkadar olduğunu idarehanemize adanın her köşesinden telefonla gelen soruşturmalar ispat etmiştir.
Akşam geç vakit yapmış olduğumuz soruşturmalar neticesinde aşağıdaki tafsilâtı almış bulunuyoruz.
Lefkoşa Hükümet Hastanesi’nde bulunan Mustafa Ertan Celâl ve Kubilây Altaylı’nın tehlikeli listesinde olmadığı fakat yaralarının ağır olduğu açıklanmıştır.
Bunların gözlerini kaybettiklerine dair dolaşan söylentiler resmen tekzip (3) edilmiştir.
Askeri hastanede bulunan Ulus Ülfet’in sıhhî durumu da diğer iki arkadaşının aynisidir.”
* * *
5 Eylül günü konuya ilişkin herhangi bir haber yayınlanmaz.
6 Eylül 1957, Bozkurt Gazetesi
Gazete, birinci sayfasını sekiz sütuna manşetle şöyle verir:
* * *
Dün İki Şehit Daha Verdik.
Ulus Ülfet ve M. Ertan Celâl Hayata Gözlerini Kapadılar
Kubilây Altaylı’nın Ağır Surette Hasta Olduğu Bildiriliyor
“Geçen Cumartesi günü akşamı Küçük Kaymaklıdaki bir evde vukua gelen infilâk hadisesinde yaralananlardan Ulus Ülfet ile Mustafa Ertan Celâl dün ebediyete kavuşmuşlardır.
Ulus Ülfet askeri hastanede, Mustafa Ertan Celâl da Hükümet Hastanesi’nde tedavi görmekteydiler.
Bilindiği gibi hadise gecesi yaralananlardan İsmail Beyoğlu hayata gözlerini kapatmıştı.
Şimdi hayatta kalan Kubilay Hasan Altaylı’nın da çok ağır hasta olduğu bildirilmektedir.
Ulus Ülfet ile Mustafa Ertan Celâl’ın ölüm haberi Lefkoşa’da duyulur duyulmaz bayraklar yarıya indirilmiş ve milli matem ilân edilmiştir.
Bu iki aziz ölünün cenaze töreni bugün öğlen namazından sonra Selimiye Camiinden kaldırılıp ebedi istirahatgâhına tevdi (4) edileceği öğrenilmiştir.
Akşam geç vakitlere kadar gazetemiz okuyucularından aldığımız telefon haberlerine göre bu cenaze törenine iştirak etmek için adanın her tarafından hazırlıklar yapılmaktadır.
Bunun neticesi olarak bugünkü cenaze töreninde şimdiye kadar eşine rastlanmamış bir kalabalığın iştirak edeceği takmin edilmektedir.
Toplandılar…
Akşam saat 08.30 sularında 1000’e yakın Türk Lefkoşa Hükümet Hastanesi önünde toplanmışlar ve yaralı Kubilay Altaylı’nın hususi bir Türk kliniğine kaldırılmasını istemişler fakat hastane mes’ul doktorunun buna imkân olmadığını söylemesi üzerine kalabalık sükûnetle dağılmıştır.”
* * *
Gazete, tam sayfanın ortasına şehit Ulus Ülfet ve şehit Mustafa Ertan Celâl’in yan yana fotoğraflarını kullandıktan sonra, fotoğrafların altına, şehitlerimizle ilgili şu bilgileri paylaşır:
* * *
ULUS ÜLFET
Uzun yıllar Türk Eğitimine hizmet etmiş olan ve halen emekliye ayrılan Başöğretmen Ülfet Efendi’nin oğludur.
İlk ve orta tahsilini Kıbrıs’ta yaptıktan sonra, yine Kıbrıs Türk Lisesi’ne devam etmişse de Lise tahsilini İstanbul’da tamamlamış ve İstanbul üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kaydolmuştu.
İki yıl evvel İstanbul üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıfında iken son devre imtihanlarda takıntısı olduğu cihetle (5), imtihan vermek üzere Kıbrıs’a gelmiş, burada bir müddet kaldıktan sonra Özel Polis Hizmetinde vazife görmüş ve beş ay kadar bu vazifede çalıştıktan sonra istifa ederek ayrılmıştı.
Birkaç ay evvel derslerine devam etmek üzere İstanbul’a gitmiş, zayıf bünyesinin birdenbire rahatsızlanması üzerine tekrar Lefkoşa’ya avdet (6)etmişti.”
* * *
Pazartesi günkü köşe yazımızda devam etmek üzere.
* * *
NOTLAR:
1)İhtifal: “Toplamak, önem vermek” anlamında olup, “Büyük bir kalabalıkla yapılan anma töreni”ne karşılık gelmektedir.
2) İştirak: Katılım.
3) Tekzip: Yalanlama.
4) Tevdi: Bırakma, verme.
5) Cihetle: Nedenle.
6) Avdet: Ayrılmış bulunulan yere geri gelme, eski yere dönüş.
Yorumlar kapalı.