Ayla Kahraman

İlişkinizi gözden geçirmeniz gerekebilir






Sevgili Ayla Hanım, ben dört aydır nişanlıyım. Çok sevdiğim, çek beğendiğim, meslektaşım, bir nişanlım var. Ana okulunda bile beraber okuduk. Arkadaş grubumuz ortaktır. Ailelerimiz deseniz, daha biz doğmadan, çok gençken yakın dost olmuşlar. Bir şekilde herkes bizi birbirimize yakıştırdı ve biz nişanlanıverdik. Yani biz aslında çok şanslı bir çiftiz. Anne ve babalarımız bir taraftan, arkadaşlarımız diğer taraftan, çok seviliyor ve değer görüyoruz.
   Ailelerimiz kardeşten ötedirler. Ortak arsa aldılar ve bize ev başlattılar. Eylülde düğün planlarımız var.
   Ancak size yazma nedenim, kafamdaki sorulardır. Nişanlımı çok severim, o da beni sevdiğini, düşündüğünü her an gösterir. İkimiz de ağır çalışırız. Ama sanki hiç yorulmamış gibi, hep benim rahatlığımı düşünür. Onu severim, ona hayranım ancak bence bir sıkıntımız var. Ona açmadım. Üzülür diye endişelendim. Çok hassastır, çok iyi bir insandır. Size yazıyorum, değişiklikler yaparak yayımlayacağınızı biliyorum ve açıkça sıkıntılarımı yazmak isterim.
   Ayla Hanım, biz yalnız kaldığımızda, sıkılıyoruz. Yani başka nişanlıların yaptıklarını yapmıyoruz. Birbirimize sürekli aynı şeyleri söylüyor ve soruyoruz. “Ne yapak istersin, canın ne ister, sana bir şey alayım mı, seni bir yere götüreyim mi” gibi konuşmalar yaparız ve tıkanır kalırız. Bir arkadaş veya ailelerimizden biri yanımızda ise iyiyiz her şey yolunda yani. İşte ben çok sevdiğim halde, bir süredir acaba diyorum, biz âşık değil miyiz?
   Yani ben nişanlımı kardeş gibi görüyor olabilir miyim? Ya da o beni?
   Kafam karışık. Size yazmak istedim.
   Rumuz: BİR SORUN MU VAR?

   Anlattıklarınız ikinizin de çok iyi gençler olduğunuzu göstermektedir. Her ikiniz de elinizden geleni yapıyorsunuz, birbirinizi kırmamaya, üzmemeye çalışıyorsunuz.
   Ailelerinizin ve arkadaşlarınızın yanında, neşelisiniz, güler yüzlü ve mutlusunuz ama yalnız kalınca yabancılaşıyorsunuz. Birbirinize rol yapıyorsunuz veya siz öyle olduğunu düşünüyorsunuz.
   Mesleki uyumunuz, ailelerinizin dostluğu ve ortak arkadaş grubunuz; sizi birbirinize biçmiş.
   Ama ya yanıldılarsa? Ya ikiniz de sadece iyi birer dost olma potansiyeline sahipseniz?
   Bir ilişkinin gerektirdiği ilk adımları atma konusunda ortak sıkıntılara sahipseniz?
   Veya aslında, aşk söz konusu olduğunda, aradıklarınız farklı ise?
   Veya incelikli yaklaşımınız, sizin birbirinize yaklaşımınız üzerinde olumsuz etki yapıyorsa?
   Veya ilişkiler konusunda benzer yaralara sahip olduğunuz için, kendinizi açamıyorsanız?
   Ya da aşkınız birbirinizi incitmekten korktuğu için prangalara sarıldıysa?
   Belki de doğru iki kişisiniz ve incinebilirlik dereceniz yüksek olduğu için, ilişkiniz ilerleyemiyordur. 
   Soruları çoğaltmak mümkün. Ancak, yanıt vermek çok zor.
   Size önerim, birlikte bir psikolog ile görüşün. Psikolog gerekirse ayrı ayrı  sizinle görüşecektir. Bir uzmanla beraber düşünmek; sorunu görmenizi sağlayacaktır. Zaten ikiniz de akıllı, duyarlı kişilersiniz. Sadece ilişkinizde ilerleyememe ve yetersiz hissetme duygularınız var. Bu durumun aşktan bağımsız olarak gelişme olasılığı her zaman vardır.
   Bir şekilde, aranızda ne olduğunu anlamanız gerek. Ya siz birbiriniz için doğru iki kişi iseniz? Ya sadece dost olarak kalmanız gerekiyorsa?
   Anlattıklarınız, bir ayrılığın ikiniz için de vahim sonuçlar doğurabileceğine yönelik bir endişe yaratmaktadır. Ancak bu yüzyılda ilişkiler çok değişti ve genç çiftlerin bu değişime uygun adımları göz ardı etmemesi gerekir.
   Her şeyi bir kenara bırakın ve bir profesyonel eşliğinde düşünüp karar vereceğiniz süreci başlatın. Bunu istemezseniz, baş başa, anlatmaya başlayın. Birbiriniz ile ilgili duygularınızı, ilişkinizden beklediklerini varsa çekingen ve incinebilir yönlerinizi konuşun. Faydası olacaktır.

İlişkinizi gözden geçirmeniz gerekebilir
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.