Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Geçmişte nasıl denizin altından suyu getirdiysek, inşallah elektriği de getireceğiz. Anavatan’la KKTC, böylece çok daha güçlü bağlarla birbirine bağlanacak.” dedi.
Cevdet Yılmaz, elektrik konusunda kısa vadede tedbirler aldıklarını söyledi, köklü çözümün uzun vadede kabloyla gerçekleşeceğini, bu konuda çalışmaları belli bir noktaya getirdiklerini kaydetti. Elektriğin hem sosyal hem de ekonomik açıdan önemli bir mesele olduğunu vurgulayan Cevdet Yılmaz, “Enerji konusunda çok güzel bir çalışma yürüttüğümüzü söyleyebilirim.” ifadelerini kullandı.
KKTC’nin en büyük sorunu elektrik. Çünkü bu halk elektrikten çok çekti. 21 Aralık 1963’ten beri elektrik kesintileri yaşamın bir parçası oldu. Yağmur yağdı elektrikler kesildi, rüzgâr biraz şiddetini artırdı mı gene kesildi. Her yer etkilendi. Öğrenci dersine çalışamaz oldu, sanayi sektörü tıkandı kaldı. Evlerde buzdolabındaki yiyecekler bozuldu, çöpe atıldı.
Nüfus da artınca santraller yüklendikçe yüklendi. İnsanlar gibi, sektörler de olumsuz etkilendi, büyük zararlara uğradı. Gün oldu, Güney’den elektrik almak durumunda kaldık. Mari’de elektrik şebekesi patladığında onlar da bizden almıştı ya!
Nasıl ki susuz yaşanılmaz, susuz hayat olmaz, elektriksiz de! Arabalar bile artık elektrikle çalıştığına göre, inanların hayatlarını idame ettirmek bakımından elektrik de kaçınılmazdır. Elektrik sorunu yalnız Kuzey Kıbrıs’ın sorunu değil, aynı zamanda Güney Kıbrıs’ın da sorunu. Onlar da kalıcı çözüm için uğraşıyorlar. Bir ara İsrail’den deniz altından kablolarla getirme projesi vardı. Şimdi ne oldu bilmiyoruz. Zaten İsrail’in, daha doğrusu yöneticilerinin şimdilerde daha önemli işleri var. Filistinlileri ortadan kaldırmak için canla başla çalışıyorlar.
Diyeceğimiz o ki, Cevdet Yılmaz bize en güzel müjdeyi verdi. “Suyu nasıl getirdiysek, elektriği de getiririz.” dedi. Bakarsın Rum tarafı elektrik sorununu çözemezse, KKTC’den elektriği veririz. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bazı konularda iş birliği yapılabileceğini söylemedi mi? Özellikle doğalgaz aramalarında iş birliğini çok kez önerdiği halde, Rum tarafının buna yanaşmaması ilginç değil midir?
Aslında elektrik konusunda çeşitli alternatifleri denemekte yarar vardır. Yılın 365 günü güneşi gören bu ülkede, güneş panellerini daha da artırmak da çözüm yollarından biridir. Evet, kablo ile elektrik gelene kadar, güneş panellerini yaygınlaştırmak bir yere kadar çare olabilir. Ayrıca rüzgâr tribünleri de çözümün bir parçası olabilir. Koskoca Çin, elektrik sorununu güneş panelleriyle halletmiş bulunuyor. Bunu KKTC hayda hayda yapabilir. Yumurtaları tek sepete koymadan kesin çözüme kadar bunları denemekte yarar vardır. Hele güneş panelleri için KKTC hayli müsaittir.
Özetle Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın “Geçmişte nasıl denizin altından suyu getirdiysek, inşallah elektriği de getireceğiz.” sözleri yüreklere su serpmiştir. Varsın geç olsun da güç olmasın diyoruz.
***
Lefke bir çınarını daha kaybetti,
Selvi gözyaşlarıyla toprağa verildi
Lefke, bir çınarını da kaybetti. Herkes tarafından sevilip sayılan, iyi insan Meryem Selvi, dün Lefke’de son yolculuğuna uğurlandı. Tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Sevgili eşi Hasan Selvi, evlatları Selda-Yüksel Sergil, Yelda-Halil Hoca, Ece-Hasan Bilginoğlu, Ruhale Selvi, Kerime-Osman Selvi, torunları Kaan, Cemaliye, Meryem, Mehmet, Osman, Selvi, Mehmet, Özgül, Güneş, Selda ve Yüksel, acısına ve yokluğuna hiçbir zaman alışamayacaklarını ifade ederek, “Derin üzüntü içerisindeyiz, Acımız sonsuzdur. Yattığın yer nur, mekânın cennet olsun” dediler.
Öte yandan Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı Personeli, Onay Yetişmiş’in kıymetli kayınvalidesi Cevahir Aytuğ’a Allah’tan rahmet, yaslı ailesine sabır ve başsağlığı diledi.
Yorumlar kapalı.