Akay Cemal

Türkiye’de otel kâbusu, KKTC’de ise trafik!






Türkiye, otel kâbusundan çok çekti. ‘Asrın felaketi’ diye nitelenen 6 Şubat depreminde yitirilen canların acısını unutmak mümkün değildir. On binlerce insanın yaralarının sarılmasına hala devam ediliyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir seferberlik ruhu içinde, herkesin elini taşın altına koyarak, gece gündüz çalışması sonucu büyük bir mesafe kat edildi. Türkiye bu konuda önemli bir sınav verdi. Ancak bu doğal afette, can kayıplarının bu denli yüksek olmasında ihmalin, sorumsuzluk ve para hırsının büyük payı vardır.

Depremde tuzla buz olan, toprak yığınına dönüşen nice binalar yanında, sağlam ve dimdik ayakta kalan binaların olduğunu da gördük. Çünkü onlar hileye hurdaya kaçmamışlar, demirden, çimentodan çalmamışlar, sütunları kesmemişler, para hırsına bürünmemişlerdi. Ancak ‘Şampiyon Meleklerimize’ ve otelde kalan tüm müşterilere mezar olan Adıyaman’daki İsias Otel ve benzerleri, sarsıntıda kum yığınına dönmüşlerdi. Demek ki ortada büyük bir ihmalkârlık, umursamazlık vardı. İnsan canı bu kadar ucuz olabilir miydi?

Türkiye’de bir otel faciası da geçen akşam yaşandı. Sömestr tatilini fırsat bilerek, çocuklarına karne hediyesi vermek isteyen birçok anne ve babanın birlikte geçirmek istedikleri tatil kâbusa döndü. Bolu’da Kartalkaya’daki otelde meydana gelen yangın felaketinde çoğu çocuk olmak üzere ölü sayısı 79’a ulaştı. Küçük çocuklardan anne-babalara, torunlardan gelinlere, damatlara birçok aile yok oldu.

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’de meydana gelen yangında hayatını kaybedenler toprağa verilirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gültekin ailesinin cenaze törenine katıldı ve “Canımız yandı, yüreğimiz yandı” diyerek gözyaşlarını tutamadı.

Bir otel yangınında bu kadar canın gitmesinin tek nedeni ihmal ve sorumsuzluk! Gerekli güvenlik tedbirlerini almaksızın, sadece para hırsı ve daha fazla kazanç! ABD’de bir haftayı aşan yangınlarda bile binlerce ev yanıp kül olurken bu kadar insan hayatını kaybetmedi. İşte aradaki fark…

Yazının başında da belirttiğim gibi, Türkiye’de otel, bizdeyse trafik kâbusu! Avuç içi kadar bu ülkede, trafiğe durmadan can veriliyor. Örneğin geçen hafta meydana gelen trafik kazalarında 6 kişi yaşamını yitirdi. Tabii ki sürat yine en başta…İkincisi kavşakta durmamak, alkollü sürüş, cep telefonu kullanmak ve diğer etkenler…Kazalarda elbette sadece sürücülerin değil, altyapıdaki eksikliklerin, bozuk yolların ve ışıklandırmanın yeterli olmamasının da etkileri vardır. Araba sayısının her geçen gün daha da artması, kamu taşımacılığına gerekli önemin verilmemesi de trafik kazalarının artmasında önemli nedenlerdendir.

Ülkemizde trafikte hatırı sayılır uzmanlar, sırası geldikçe trafik kazalarına ilişkin görüş, düşünce ve önerilerini ortaya koymaktadırlar. Başta Trafik Kazalarını Önleme Derneği Başkanı Dr. Mehmet Avcı olmak üzere; geçmişte polisin trafik şubesinde çalışan emekli uzmanlar sürekli yazıp çizmekte ve ne yapılması gerektiğine dair görüşlerini aktarmaktadırlar. Örneğin deneyimli eski trafik uzmanları arasında Hasan Çerkezoğlu ve daha nicelerini sayabiliriz.

Bu ülkede trafik karmaşasına son vermek ve daha fazla can kaybına yol açmayacak tedbirleri hayata geçirmek bu kadar zor mu diye anlamakta güçlük çekiyoruz. Nüfus oranına göre dünyada en fazla araba sayısına sahip ülkelerden biri olan KKTC’yi kazasız belasız günlere ulaştırmak dileğiyle hükümeti bir kez daha göreve davet ediyoruz.

***

Şeheroğlu ve Parlan son

yolculuklarına uğurlandılar

 

Akçay’ın sevilen kişilerinden, Şeheroğlu ailesinin saygıdeğer büyüğü Yusuf Hayrettin Şeheroğlu, Akçay köyünde kendi adını taşıyan mezarlıkta son yolculuğuna uğurlandı. Vefatı ailesi ve tüm köylüleri arasında derin üzüntü yarattı. Mekânının cennet olması dileğinde bulunuldu.

Bu arada Kuzucuk köyünün sevilen siması Kemaliye Parlan kendi köyünde toprağa verildi. Ailesi ve sevenleri, nur içinde yatmasını, mekânının cennet olmasını dilediler.

 

Türkiye’de otel kâbusu, KKTC’de ise trafik!
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.