
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi kapsamında düzenlenen Devlet Başkanları Konseyi tarafından kabul edilen bildiride, KKTC’ye destek ifade edildi. Bildiride Türk Devletleri arasındaki birlik, beraberlik, dayanışma ve KKTC’nin diğer gözlemci üyelerle (Macaristan ve Türkmenistan) Türk dünyasının ayrılmaz parçası olduğu vurgulandı.
Bildiride, Türk dünyasının, Kıbrıs Türklerinin özden gelen eşit haklarının güvence altına alınması konusunda dayanışma belirtildi ve Kıbrıs sorununun, adadaki mevcut gerçeklere dayalı olarak, karşılıklı kabul edilebilir ve uygulanabilir bir çözüme ulaşması ihtiyacı vurgulandı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, zirvedeki konuşmasında, KKTC olmadan aile fotoğrafının eksik kalacağını söyledi, Türk dünyasının, Kıbrıs Türklerinin hak, özgürlük ve adalet mücadelesine çok daha fazla omuz vermesini beklediğini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da, “Kıbrıs Türklerinin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz.” şeklinde konuştu. Fidan ayrıca uluslararası sistemin barış, istikrar ve adalet üretemediği bir dönemden geçilmekte olduğuna işaret etti.
Bu denli önemli konuşmalar ve alınan kararlar üzerine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Başbakan Ünal Üstel ve Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Fidan’a teşekkürleri, Kıbrıs Türk halkının duygularının dile getirilmesi bakımından büyük önem taşımaktadır.
Niye biliyor musunuz? ÇünküAvrupa Birliği’nin (AB) veya onun bir kurumu olan Avrupa Parlamentosu’nun (AP) bugüne dek yıllardır aldığı kararlar hep Rumları ve Yunanistan’ı okşadı, şımarttı, uzlaşmazlığa itti, Türkiye’yi de yerden yere vurdu. Tabii Kıbrıslı Türkler de bu vuruşlardan nasibini aldı. Çünkü ‘Kıbrıs’ derken, onlar sadece Rum tarafını kast etmekte, tek kanatlı kuşun öteki kanadının kuzeyde olduğunu bilmelerine ve görmelerine rağmen, bilmezlikten, görmezlikten gelmektedirler. Gönülleri Rum tarafından yana olduğundan gerçeklerden ürküyor, kabullenmek istemiyorlar. Halbuki zamanında ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ni kuran iki toplumdan birinin Kıbrıs Türkleri olduğunu bilmiyorlar mı? Pek ala da biliyorlar.
Uzaklara gitmeye gerek yok. İçimizde, Türkiye üzerinde baskı öngören kararları ballandıra ballandıra anlatan, yazan çizenlere ne demeli? Böyle yapmakla Kıbrıslı Türkleri köşeye sıkıştırmak ve dize getirmek isteyenlerin duygularına adeta tercüman olmaktadırlar. Kıbrıs sorunu işte bu yüzden halledilememektedir. Bu tür davranışlar, Rum yönetimlerinin umutlarını yeşertmekte, uzlaşmazlığını artırmaktadır. Geçmişten günümüze hep böyle olmuştur.
Ne denildi Budapeşte bildirisinde? Kıbrıs Türklerinin özden gelen eşit haklarının güvence altına alınması, Kıbrıs sorununun adadaki mevcut gerçeklere dayalı olarak, karşılıklı kabul edilebilir ve uygulanabilir bir çözüme ihtiyaç duyulmaktadır. AP yetkililerinin de bunları bilmesi gerekir. Öyle Lefkoşa’nın Rum kesiminde Lokmacı Kapısı’na gelip de variller arasından Türk bölgesini izlemek, gerçekleri görmeye yeterli değildir.
***
Kafaoğlu Çamlıca’da defnedildi
Eski adı Kufezolan Çamlıca’nın sevilen kişisi, iyi insan Ahmet Kafaoğlu’nun dün kendi köyünde toprağa verildiği tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Sevgili eşi Münüse Hanım, çocukları Can ve Cenk Kafaoğlu, acılarının sonsuz olduğunu belirttiler, “Acımız sonsuzdur. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun” dediler.
Servet Erkmen, Diran ve Uluç
Öte yandan Lefkoşa’nın sevilen isimlerinden, Taşınmaz Mal Komisyonu eski Başkanı Ayfer Said Erkmen’in eşi, yardımsever iyi insan Servet Erkmen, önceki gün Lefkoşa’da son yolculuğuna uğurlandı. Ailesi ve sevenleri derin üzüntülerini dile getirdiler, mekânının cennet olmasını dilediler.
Yeniboğaziçi’nde Diran ailesinin çınarı Behice Diran, Yeniboğaziçi’nde defnedilirken, aslen Baf’ın Ayyanni (Aydın) köyünden olup Lefkoşa’da ikamet eden, saygıdeğer bir çınar olan Müstakbel Uluç da Lefkoşa’da sonsuzluğa uğurlandı. Nur içinde yatmaları, mekânlarının cennet olması temenni edildi.
Bu arada Kıbrıs Vakıflar Bankası Ltd.Yönetim Kurulu Başkan ve Üyeleri ile Genel Müdür ve Personeli adına yayınlanan mesajda, banka personeli Olgun Ozanalp’ın kıymetli babası Derviş Ozanalp’a Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve sevenlerine sabır, metanet ve başsağlığı dileğinde bulunuldu.
Yorumlar kapalı.