Akay Cemal

Kapılar meselesi ve ‘Güven Artırıcı Önlemler’






Kapılar konusu bir süreden beri gündemden düşmüyor. Bu bağlamda dün Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ColinStewart’ın ara bölgedeki ikametgâhında bir araya geldi. BM, liderlerin açık ve yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiklerini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Lefkoşa’da Metehan’da yaşanan sıkışıklığı da giderecek ikinci bir araçlı geçiş kapısının açılmasının şart olduğunu defalarca ifade etti ve Haspolat kapısının açılmasını önerdi. Rum Yönetimi Başkanı Nikos  Hristodulidis ise, karşı öneri olarak Erenköy ve Kiracıköy’deki askeri bölgelerin sadece Rumların kullanımı için transit geçişe açılmasında ısrar ediyor.

Gerek Haspolat, gerekse Akıncılar-Limya kapılarının açılması, sosyal ilişkilerin daha da gelişmesine yarar sağlayacak. Hele Metehan Kapısı’nın her iki tarafında da,uzun bir süreden beri yaşanan yoğunluk, araç kuyruklarının uzayıp gitmesi dikkate alındığında! Bu durum üzerine, KKTC bazı önlemler almaya başlarken, Rum yönetiminin kendi tarafında herhangi bir önlem almaması garip değil midir?

Hristodulidis’in Erenköy ve Kiracıköy’de transit geçiş kapıları açılması önerisi de biraz tuhaf değil midir? Her şeyden önce şunu ifade etmek gerekir ki, Türk ve Rum kesimleri arasında kapı açılması, BM Genel Sekreteri’nin öteden beri üzerinde hassasiyetle durduğu ‘Güven Artırıcı Önlemler’ ile de birebir uyum sağlamaktadır.

Gelmiş geçmiş BM Genel Sekreterleri, ‘Güven Yaratıcı’ veya ‘Güven Artırıcı’ Önlemlere büyük önem vermekte, duyarlılık göstermektedirler. Bunun için de en önemli etken iki taraf arasında kapıların açılmasıdır. Böylelikle iki halk birbirini daha iyi tanır, karşılıklı alış-verişler yapılır, sohbetlerde bulunulur. Dahası ticaret artar, çarşılarda hareketlilik olur.

Rum tarafının öne sürdüğü “Rum’dan Rum’a transit geçişin” sosyal ilişkilerin gelişmesine bir faydası yok ki! Demek ki, Rum liderin kafasında başka düşünceler yatmakta, stratejik açıdan elini güçlendirme çabası gütmektedir. Nitekim geçtiğimiz günlerde BM Genel Sekreteri’nin hazırladığı raporda dikkat çektiği nokta, son derece önemlidir ve ‘elini güçlendirme çabası’ ile örtüşmektedir.

Raporda, Lefkoşa’da ara bölgedeki bir kurumun binasının duvarlarına ateş gücünü güçlendirmeyi amaçlayan delikler oluşturulması üzerine, Genel Sekreter, Rum Yönetimini uyarmış ve orada çalışan sivillerin hayatını tehlikeye ve riske atacak bu tür davranışların kabul edilemeyeceğini ifade etmişti. Bina duvarlarının bir nevi atış mevzisine dönüştürülmesi emrinin Rum Savunma Bakanlığı’ndan geldiği belirtilmişti.

Kapılar konusundaki süreç devam ederken, bu vesile ile art niyetten kaçınılması gerektiğini bir kez daha hatırlatırız.

***

Dost canlısı ve şakacıydı

Lemi Galip’i kaybettik

 

Merhum Hüseyin Fikret Paşazade ve merhume Ayşe Hidayet Paşazade’nin kıymetli oğlu, merhume Fatma Paşazade ve merhume Hatice Paşazade’nin kıymetli kardeşleri, Sevilay Paşazade’nin kardeşi, Bayındırlık, Ulaştırma ve Turizm Bakanlığı emekli müsteşarı, Erenköy Mücahidi Lemi Galip bugün Lefkoşa’da son yolculuğuna uğurlanacak. Tüm akraba ve dostlara üzüntü ile duyuruldu.

Sevgili eşi Alev Galip, kızları Bengü Galip Paşazade, Bügem Galip ve damadı Necdet Arısoy, torunları Lemi, Zeki ve Işıl Taşcı, derin üzüntülerini ifade ederek, “Kabri nur, mekânı cennet, ruhu şad olsun” dediler. Lefke doğumlu olan Lemi Galip, herkes tarafından sevilip sayılan, dost canlısı, şakacı ve her zaman güler yüzlüydü. Allah gani gani rahmet eylesin.

Bu arada Bülent Ecevit Anadolu Lisesi Müdür, Muavin, Öğretmen, Öğrenci ve Çalışanları, okulun matematik öğretmenlerinden Ebru Öztuğ Güçlü’nün kıymetli annesi Ülkü Öztuğ’a Allah’tan rahmet, yaslı ailesine başsağlığı dilediler.

 

Perihan Aziz’i de kaybettik

 

Yazımızı yazarken, bir acı haberi daha işittik. Türk Ajansı Kıbrıs’ın (TAK) eski Müdürlerinden Perihan Aziz’in vefatını üzüntüyle öğrendik. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, ara bölgedeki görüşmesinden ofisine döndüğünde, Rum liderle yaptığı görüşme hakkında bilgi verirken, Perihan Aziz’in vefatına da değindi. Uzun yıllar TAK’ta çalışan ve Emir Ersoy’dan sonra müdürlüğü devralan Perihan Aziz basına önemli hizmetler verdi. Allah’tan rahmet, yaslı ailesi, TAK çalışanları ile basın camiasına başsağlığı dileriz.

 

Kapılar meselesi ve ‘Güven Artırıcı Önlemler’
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.