Akay Cemal

İstikrarla yola devam denilirken, alınan karar da halkın iradesidir!







KKTC’nin en büyük partisi Ulusal Birlik Partisi (UBP) 23’üncü Olağan Kurultayını gerçekleştirdi ve “Üyeler istikrarla yola devam” dedi. Yeniden UBP Genel Başkanlığı’na seçilen Başbakan Ünal Üstel’in başlangıçtan beri ‘istikrar’ vurgusu yapması ve ‘hedefin iktidarda istikrarla devam’ sloganı ile kampanya yürütmesi dikkat çekiciydi. Çünkü bu ülkede iş yapabilmek için gerçekten istikrara ihtiyaç vardı. Aynı zamanda koalisyonda uyumlu ve Türkiye ile iyi ilişkiler içinde gemiyi yüzdürecek bir kaptana ihtiyaç vardı.

Ünal Üstel Başbakan olarak, hem koalisyon ortakları ile, hem de Türkiye ile o ahengi yakaladı. İcabında bazı riskleri de göze alarak, kararlılığını ortaya koydu. Bir başka deyişle bazı baskılar ve eylemler karşısında geri adım atmadı. Bu da hem partililer, hem de vatandaşlar nezdinde güveni artırmış oldu. Bu arada uzun yıllardan beri partiye her kademede hizmet veren Hasan Taçoy’la birlikte el kaldırarak ve gülümseyerek poz vermeleri, Kıbrıs Türk halkının demokrasiyi ne denli özümsediğinin bir örneği olarak kamuoyuna yansımış oldu.

Kurultayda Kıbrıs konusundaki kararı okuyan Genel Sekreter Oğuzhan Hasipoğlu, iki devletli uzlaşıya tam destek verildiğini belirtti. Federasyon temelinde bir müzakere sürecine dönüşün olmayacağı vurgulanan kararda, iki halkın egemen eşitliklerinin tesciliyle iki eşit uluslararası statüdeki devletin kararlaştırılacak alanlarda işbirliği yapması temelinde bir uzlaşı sağlanması önerisinin UBP tarafından tam ve güçlü şekilde desteklendiği kaydedildi.

Cumhuriyet Meclisi’ne de çağrı yapılan kararda, KKTC’nin tanınarak, uluslararası alanda hak ettiği yeri alması ve ülkeye uygulanan kısıtlamaların, izolasyonların kaldırılması için hep birlikte çalışılacağını vurgulayan bir karar alınması istendi.

Genel Sekreter Hasipoğlu, Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra, yeni politikanın ortaya konulduğunu ifade etti ve “Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüzü talep ediyoruz” dedi. Hasipoğlu, Tatar’a da iradesinden, yeni vizyonundan ve kararlı duruşundan dolayı teşekkür etti.

Şimdi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da New York’ta.  Dahası CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman ile Dış ilişkiler Sekreteri ve Lefkoşa Milletvekili Fikri Toros da bugün New York’a gidecek. Erhürman, New York ziyareti öncesi AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu başkanlığındaki AKEL heyetini kabul etti ve durum değerlendirmesinde bulunuldu. Görüşmede CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy da bulundu.

Gözler New York’a çevrilirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağı konuşmada, ağırlıklı olarak bölgedeki savaşlara değineceği, özellikle İsrail’in, Gazze ve Batı Şeria’ya yönelik saldırılarından sonra, Lübnan’a yönelmesinin, savaşı genişletme hedefini güttüğü dile getirilecek. Öyle inanıyoruz ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 77’inci ve 78’inci BM Genel Kurulunda yaptığı gibi, Kıbrıs konusuna da değinecek ve özellikle Kıbrıs Türk halkına yıllardan beri uygulanan ambargoların ve insanlık dışı kısıtlamaların kaldırılması çağrısında bulunacak.

Merak ettiğimiz husus şu: Türkiye Cumhurbaşkanının da üzerinde hassasiyetle durduğu ambargolar ve diğer kısıtlamalarla ilgili ana muhalefetin niye sessiz kaldığıdır. Gerek Erdoğan’ın, gerekse Tatar ve diğer yetkililer bu konularda her vesile ile seslerini duyururken, muhalefet kanadından bir ses çıkmaması tuhaf değil midir? Annan Planı referandumunda bu halk çözüme ‘evet’ demedi mi? Dedi. AB’nin en üst yetkilileri, “Siz yeter ki evet deyin, biz de Kıbrıs Türk halkına uygulanan ambargolar ve izolasyonları kaldıracağız” demediler mi? Dediler. Sözlerinde durdular mı? Durmadılar. O halde bu konuda hep birlikte ses verilmesi, tepki gösterilmesi gerekmez mi?

Yoksa, illa ki birileri gücenmesin mi? Varsın gücenen gücensin. Kıbrıs Türk halkı bu konuda haklı olduğuna göre, tek vücut olarak sesini yükseltmesi gerekir.

Tekrar Kurultaya dönecek olursak, KKTC siyasetinde yeni bir döneme adım atarken, Üstel başkanlığındaki hükümetin rehavete kapılmadan, yarım kalan işlerin üzerine daha bir kararlılıkla gideceğine ve yakalanan istikrarla ülkenin ihtiyacı olan daha büyük ve önemli projelere imza atılacağına inanıyor, hayırlı olsun diyoruz.

İstikrarla yola devam denilirken, alınan karar da halkın iradesidir!
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.