Turizm sevdalısı Reha Arar, sektörün uzmanlarındandır. Geçen gün KIBRIS TV’de Hasan Hastürer’in programına konuk olan Net Holding Yönetim Kurulu Üyesi Arar, turizmin KKTC’nin can damarı, ana direği olduğunu ifade ederek, “Bir insanın bel kemiği ne kadar önemliyse, bu ülke için turizm o kadar önemlidir.” dedi. Reha Arar, KKTC’nin her sıkıntıya ve izolasyona rağmen, Avrupa’da bir ‘turizm oyuncusu’ olduğunu kaydetti.
‘Kumarhanenin illegal oyun oynanan yerin adı olduğunu ifade eden Arar, “bu salonların adı ‘Kumarhane’ değil, ‘Talih Oyunları Salonu’ ya da ‘Casinodur’ şeklinde konuştu. Arar ayrıca Casinolara girişlerde sıkı bir denetim yaptıklarını ifadeyle özetle şunları söyledi:
“Herkes casinolara düşman. Ama bunun vergileriyle bugün devlete ciddi bir destek var. Üstelik her şeyi buradan satın alıyoruz.” diyen deneyimli turizm uzmanı Reha Arar, Merit Grup olarak en önemli son yatırımlarının Merit Diamond olduğunu ve dünyada eşine çok az rastlanan kişiye özel açık büfe hizmeti veren bir otel olduğunu söyledi. Arar, KKTC’de turnuvalar sayesinde turist patlaması yaşandığını da belirtti.
Esasında Kıbrıs, Akdeniz çanağında en güzel adalardan biri… Hatta en güzeli diyebiliriz. Kuzeyi ile güneyi ile tatil yapılacak bir belde. Hatta tarihi ve kültürel miras bakımından Kuzey Kıbrıs, Güney’e kıyasla çok daha avantajlı. Tek eksiğimiz direkt uçuş. Onu da Türkiye kanalıyla çözmek durumundayız. Ama şunu ifade etmek gerekirse, rahat ve huzurlu bir tatil geçirdiğinden tekrar gelmek ister, buradaki konukseverlikten sitayişle bahseder. Bir başka deyişle kendini adeta evinde hisseder. Memleketine döndüğünde de elbette izlenimlerini akraba ve dostlarına, çalışma arkadaşlarına anlatmaktan geri kalmaz.
Denizkızı Otel’in sahibi Niyazi Aydeniz, bir defasında beni bir Alman ile tanıştırmıştı. Her yıl geliyor ve tatilini Kuzey Kıbrıs’ta geçiriyordu. “Güneşi, denizi, kumu bir yana, buranın havası, insanların dostça yaklaşımı hepsine değer. Bu nedenle başka bir ülkeye gitmeyi düşünmem. Tercihim hep burasıdır.” demişti.
Nice evrelerden geçerek, bu günkü konumuna gelen Kuzey Kıbrıs’ın turizm tesislerinin, yalnız Güney Kıbrıs’la değil, aynı zamanda dünyada birçok ülkenin tesisleriyle rekabet edecek nitelikte olduğunu söyleyebiliriz. Hatta ‘Eksiği yok, fazlası var’ da denilebilir.
Örneğin yıllar önce, merhum Özker Özgür’ün Turizm Bakanı olduğu dönemde Rum Lider Glafkos Kliridis’e bir öğle yemeği verilecekti. Rumlar, savaştan önceki Rumlardan kalan otellere ‘çalıntı otel’ dediklerinden, oralarda buluşmayı kabul etmezlerdi. O zaman da Türklerde şimdiki gibi fazla tesis yoktu. Otelciler Birliği Onursal Başkanı Aziz Kent’in (Con Aziz) Şato Lambusa da yeni yapılmıştı. Yemek orada düzenlenmişti. Tamamen Kıbrıslı Türk mimar ve mühendislerin elinden çıkma bir eser. Kliridis gözlerine inanamamış, “Sizde böyle mimar ve mühendisler mi var?” diye sormaktan kendini alamamıştı. Demek istediğim, Kıbrıslı Türklerin, Reha Arar’ın da ifade ettiği gibi, tüm sıkıntılara rağmen,‘ekonominin lokomotifi’ diye bilinen turizme başından beri verdiği önemdir.
Merit Otellerinin bağlı olduğu Net Holding’in Yönetim Kurulu Üyesi Reha Arar, poker gibi, çeşitli turnuvalar sayesinde KKTC’ye turist akışına dikkat çekerken, casino ile ilgili sözlerine de kulak vermek gerek. Bu konuya bir çare üretilmeli ve gerekirse İngiltere’de olduğu gibi kart sistemi, üyelik sistemi getirilmelidir. Polis baskınlarıyla yerlilerin cezalandırılması, ama bunun yanında turistlerin ürkütülmesi, ülkeden ayaklarının kesilmesihoş değildir. İstedikten sonra rahatlıkla bir çözüm bulmak mümkündür. Çünkü casinoların da turizmin ayrılmaz bir parçası olduğu unutulmamalıdır.
***
Girne’nin ‘Pembe Nenesi’ bugün
Karaoğlanoğlu’nda defnedilecek
Uzun yıllar Girne Maarif Anaokulu’nda hademelik yapmış, bir nesli büyüten, merhum Hilmi Mustafa’nın eşi “Girne’nin Pembe Nenesi’ 1931 doğumlu Pembe Hilmi Okalpli, bugün Karaoğlanoğlu’nda son yolculuğuna uğurlanacak. Tüm sevenlerine üzüntü ile duyurulurken, evlatları Havva Karavul, Osman Okalpli, damadı Hamit Karavul, gelini Elena Okalpli, torunları Pembe Karavul, Hilmi, Müge Paşa, gelini Famiş Okalpli, Mühlet Akıner, damadı Gürol Akıner, torun çocukları Petek ve Havva Karahüseyin, Birkan Yalçın, Dilan ve Nejla Okalpli, Elay Akıner, “Acımız büyüktür. Yattığın yer nur, mekânı cennet olsun” dediler.
Bu arada aslen Aydın-Çineli olup, Güzelyurt’ta ikamet eden güzel kalplı yardımsever, iyi insan Erol Yıldız’ın dün Lefkoşa’da defnedildiği tüm akraba, dost ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Sevgili eşi Münüse Hanım, oğlu Cemal Yıldız, torunu Arya Yıldız, “canımızı, fedakar babamız ve dedemizi kaybettik. Acımız sonsuzdur. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun” dediler.
Yorumlar kapalı.