Her Pazar olduğu gibi, bu Pazar da, kitaplardan söz edeceğiz. Genelde imzalayıp gönderilen kitaplardan bahsetmek bir gelenek haline gelmiş bulunuyor. Ancak bazen çok önemli gelişmeler nedeniyle aksamış olabilir. Bu konuda özür dileriz. Editörlüğünü Çağın Zort, Genel Yayın Yönetmenliğini Ahmet Deniz’in, sayfa düzeni ve kapak tasarımı Tuncer Karabina, fotoğraf çekimlerini Ertuğrul Çavuşoğlu, Özkan Taşkent ve Artun Korudağ’ın yaptığı eser 231 sayfa.
Kadim dostum Ahmet Tolgay’ın imzalayıp takdim ettiği Kitabın önsözündeki konu başlıklarından bazıları şöyle:
Yeni nesil, yeni siyaset, Tarihe kaydolmakta olan vizyon, Baba Rüstem Tatar, Anne Canev Müftüzade Tatar, Büyükanne Vildan hanım, Hukukçu ve Girişimci eş Sibel Tatar, Sibel Tatar’ın babası ‘Deniz Bey, Dr. Küçük ve Rauf Denktaş, Talat’ın uygulayamadığı Cumhurbaşkanlığı projesi, Ersin Tatar ve Medya, Kanal T’nin el değiştirmesi, Nevzat Karagil etkisi, Federasyon defterini kapatmak, Kıbrıs Türkü’nün devlet tecrübesi, Annan Plânı rüzgarlarının getirdikleri, Türk Devletleri Teşkilatı’nın kapısından girmek, Tatar Azerbaycan’da, Kıbrıs-Filistin-İsrail, İlk Cumhurbaşkanı olarak Avustralya’da, Sığındığımız son kale KKTC ve son olarak da kitabın yazarı Ahmet Tolgay hakkında.
Önsözde, “Kitapta irdeleme konusu olanlar sadece Ersin Tatar değil, bu dönemi hazırlayan ve tarihte iz bırakan geçiş dönemlerdir de aynı zamanda” diyen Ahmet Tolgay özetle şunları vurguluyor:
“Olaylara hep gebe ve hep hareketli bir coğrafya parçası olan Kıbrıs’ta siyasetin zirvesine ulaşmış Ersin Tatar’ın etkin ve dikkate değer serüveni tarihin akışı içinde sürüyor. Tatar işte bu stratejik coğrafya parçasında kendine özgü kimliği ve ilkeleriyle sivrilerek durmamacasına akın tarihi, çok sevdiği ülkesi ve halkı adına, halkının özgür iradesinden aldığı onayla şekillendirme idealiyle yurtseverlik görevine dört elle ve gecesini gündüzüne katarak büyük bir içtenlikle sarıldı.
Ersin Tatar hem baba ve hem de anne tarafından toplumsal yaşam sürecinde etkin ve olumlu izlerini bırakmış bir ailenin mensubudur. Siyasal yaşamında beşinci Cumhurbaşkanı olarak zirveye ulaşan bir siyasi figürdür. Kitapta onun hakkında yazılanları hiç kimse tekzip edemez, çürütmez ve yalanlayamaz. Çünkü kitabın her satırı dosdoğrudur, belgeli, kanıtlı ve bilgilidir. Bu kitap doğruların kaynağı olma iddiasındadır.”
Ersin Tatar, hayattaki en önemli rehberlerinden birinin babası olduğunu her fırsatta yineler, onu derin bir saygı, takdir, minnet ve şükranla anar… “İki devletli siyaset” söylemlerinin temellerini de babasının yaşadıklarını ve tavsiyelerini göz önünde bulundurarak yıllar önce kurguladığını belirtir… “Rahmetli babamın bana birlikte çalıştığı Kıbrıslı Rumların zihniyetini çok somut örneklerle anlattığı günlerden bu yana Kıbrıs sorununa ‘iki devletli çözümün’ tek güvenceli seçeneğimiz olduğunu düşünürüm” der.
Kitapta hem Ersin Tatar’ın, hem de eşi Sibel Tatar’ın ailelerinden geniş biçimde bahsedilirken, Rum tarafının AB’ye haksız yere alındığına değiniliyor, İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw’ın şu sözlerine yer veriliyor:
“Annan Planı’ndan sonra Kıbrıslı Rumların tek taraflı AB’ye alınmasına ben de imza koydum. Pişmanım ve gerçekten kandırıldık. Kıbrıslı Türklere büyük haksızlık yapıldı.” Kitapta, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda iki kez yaptığı konuşmalarda, iki devletli çözüme, Kıbrıs Türküne uygulanan haksız ve insanlık dışı ambargolara değindiğinden bahsedilirken, Tatar’ın, Azerbaycan ziyareti ve Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmesi de geniş biçimde yer alıyor. Kitap konulara göre renkli fotoğraflarla da süslenmiş vaziyette…
Eline sağlık değerli dostum Ahmet Tolgay.
İyi Pazar’lar.
***
Yeşim Zekai Lefkoşa’da, Özyalçın Çatalköy’de,
Damla Nailer de Mağusa’da toprağa verildiler
Merhume Şaziye ile merhum Selçuk Öztinen’in kıymetli evladı, merhume Vesile Zekai’nin gelini, çevresinde çok sevilen Yeşim Zekai dün Lefkoşa’da toprağa verildi. Tüm akraba, dost ve sevenlerine üzüntü ile duyurulurken, sevgili eşi Ahmet Metin Zekai, oğlu Selçuk Zekai, kızı Selçin Zekai, torunları Elis ve Ahmet Zekai, kardeşi Çetin Öztinen, eşi Hülya, kızları Gizem ve Şaziye yokluğuna asla alışamayacaklarını ifade ederek, “Acımız sonsuzdur. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun” dediler.
Çatalköy’ün sevilen isimlerinden Serap Özyalçın ‘ın ise dün Çatalköy’de defnedildiği tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Sevgili eşi Seval Özyalçın, evlatları Kaan ve Cenk Özyalçın, gelini Aynur Özyalçın, torunları Serap, Seval ve Bora Özyalçın, kız kardeşi Sevinç Uyakınar, yeğeni Birgül Bakay ve Bülent Emiroğlu, “Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun. Işıklar yoldaşın olsun canımız, değerlimiz” ifadelerini kullandılar.
Damla Nailer ise dün Gazimağusa’da toprağa verildi. Tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntüyle duyurulurken, anne ve babası Hatice-Hasan Nailer, kardeşi Ali Nailer, halası ve eniştesi Kadriye-Mehmet Sener, amcası ve yengesi Suat-Tijen Nailer, yeğenleri Özge Levent Cantürk, Ali Sener, Gökçen –Ezgi Yağız Ertuna, Gülçe Nailer, Arya ve Adel Cantürk, Ayza Sener, acılarının sonsuz olduğunu ifade ederek, yokluğuna asla alışamayacaklarını belirttiler, nur içinde yatmasını, mekânının cennet olmasını dilediler.
Bu arada İhtiyat Sandığı Dairesi Müdür ve Personeli, eski çalışanlarından iyi insan Hüseyin Rıza Sivri’ye Allah’tan rahmet, yaslı ailesine başsağlığı dilerken, KTMMOB Mimarlar Odası da, üyeleri Kenan Sivri’nin değerli babası Hüseyin Rıza Sivri’ye Tanrı’dan rahmet, yaslı ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı dileğinde bulundu.
Yorumlar kapalı.