Ahmet Tolgay

TMT’nin doğuşu ve efsanevi mücadelesi (3)





27 Mayıs 1960 ihtilalinin liderlerinden, Milli Birlik Komitesi üyesi ve Kıbrıs kökenli Albay Alparsalan Türkeş Kıbrıs’taki durumları iyi algılamakta ve TMT’nin güçlendirilerek sürdürülmesi gerektiğine inanmaktadır… Daha sonra Komite içindeki görüş ayrılıklarından dolayı Hindistan’a gönderilerek Ankara’dan uzaklaştırılacak olan Türkeş’in girişimleri de sonuç verir ve TMT’nin güçlendirilmesi düşüncesi ağır basar…
Albay Kenan Çoygun 1962’de “Kemal Coşkun” koduyla TMT’nin yeni Bayraktar’ı olarak adaya gönderilir.
Mücahitleriyle bütünleşerek Kıbrıs’ın her yanında Enosis’e karşı verdiği mücadeleyle efsane konumuna gelen bir Türk subayıdır o… 1924 Bursa doğumludur… 3 Ekim 1962- 15 Şubat 1967 tarihleri arasında “Bozkurt” koduyla Bayraktar’lık yaparken, Kıbrıs tarihinin en müthiş olayları yaşandı… Kaba ve orantısız güçle devleti ele geçiren Rumlar tarafından aranan TMT’ciler listesinin başında onun adı vardı… Işıklar Askeri Lisesi mezunu olan Çoygun, 1942 yılında Kara Harp Okulunu bitirerek Türk Silahlı Kuvvetlerine katıldı. ..1953-1955 yıllarında Harp Akademisi’nde aldığı eğitimden sonra  kurmay subaylığa yükseldi… 1960-62 yıllarında Genelkurmay Teşkilat ve Eğitim Dairesi’nde çalıştı. 1962 yılında Kıbrıs’ta Türk Mukavemet Teşkilatı’nın örgütsel olarak en üst komutasına getirilmeyi gönüllükle kabul etti… O dönemde Şefik Karakurt’un Ankara’ya çağrılmasının ardından TMT Bayraktarlık görevini vekâleten, Mağusa Sancaktarı Ahmet Göçmez yürütmekteydi.
Çoygun, 15 Şubat 1967’de görevini tamamlayarak adadan ayrılırken arkasında toparlanmış bir TMT ve küllerinden yeniden doğmaya çalışan bir Kıbrıs Türk halkı bırakıyordu…
1969 yılında tuğgeneral rütbesine terfi etti ve 70’nci Piyade Tugay Komutanlığı yaptı. 1973 yılında TSK’dan tuğgeneral rütbesiyle emekli oldu. Emekliliğinde, Lefkoşa Yenişehir’de ailesine tahsis edilen mütevazı bir evde yaşadı… Zamanının büyük bölümünü Kıbrıs’ta kendisini sevenleri arasında geçiren Çoygun, 2005’te Ankara’da tedavi gördüğü hastanede vefat etti…
*
Çoygun “TC Büyükelçiliğinde ataşe” kamuflajıyla adaya geldiğinde, EOKA’cı Rum yetkililerin TMT’nin halâ var olup olmadığını, eğer varsa gücünün ne olduğunu test etmek için yürüttükleri saldırılar tırmanıyordu… Türkleri adeta devletten dışlayan 13 maddelik anayasa değişikliği önerilerinin reddedilmesi üzerine fiili saldırılarına hız vermişlerdi… Çoygun zor görevini büyük gizlilik içinde yürütür… Aylarca ihmal edilen örgütlenme, ikmal ve eğitim işleri düzene konulur… Sayısı azalan TMT üyelerine yeni katılımlarla takviye yapılır… Kıbrıs Türk Alayı’nın değişim faaliyetleri kapsamında TMT’de görev yapacak seçkin subaylar adaya gelir…
Kıbrıs’a gelen Türkiyeli subayların en kıdemlisi Alay Komutanı idi. TMT’nin ana hedefini ilgilendiren bütün gizli evraklar de Alay’da idi… Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı’yla TMT komutanlığı arasında çok yakın dayanışma ve ilişkiler olmasına karşın, TMT ayrı özerk bir kurumdu.
*
Kıbrıs Türk tarihinde “Kanlı Noel” olarak adlandırılan olayların 20 Aralık 1963’ü 21 Aralık’a bağlayan gece başlaması, TMT’nin yer altından çıkıp fiili savunmaya geçmesini ve hatta 11 yıl süreyle yönetimi yüklenmesini gerektiren şok gelişmedir… Kıbrıs Rum’larının Kıbrıs Türk’lerine karşı Lefkoşa’da başlattığı saldırılar tüm adaya yayılır… Saldırılar, devletteki Rum yetkililerin görev aldığı Akritas Planı kapsamında yapılmaktadır…
Değişmez hedef, adanın Yunanistan’a ilhakını gerçekleştirmek adına Türklerin adadan tümüyle silinmesidir… Rum saldırıları bir soykırım şeklinde gelişir… 25 Aralık’ta Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı kışlasından çıkıp mevzilere konuşlandırılırken, garantör Türkiye’nin Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçakları öğle sonrasında çatıları sıyırırcasına alçak irtifada uçarak Lefkoşa üzerinde uyarı uçuşları yapar… Bunlar, Kıbrıs semalarında görülen ilk Türk savaş uçakları idi… Rumlar üzerinde büyük korku ve panik yaratırlar… Silahlar bir süreliğine susacaktır…
*
Kanlı Noel olaylarında toplam 364 Kıbrıs Türk’ü yaşamını yitirir…103 köyü ve yerleşim bölgesini terk etmek zorunda kalan 30 bin dolayında Türk, TMT’nin gözetiminde daha güvenli Türk gettolarına sığınır… 1963-64 yıllarındaki çatışmalar, çeşitli aralıklarla 10 Ağustos 1964 tarihine kadar devam etse de “Kanlı Noel” adıyla anılan ilk şiddetli çatışmalar 27 Aralık 1963 tarihinde imzalanan ateşkes ve 30 Aralık 1963 tarihinde imzalanan Yeşil Hat Anlaşması’yla sonuçlanır.
*
Kasım 1967’de, BM Barış Gücü askerlerinin kayıtsız duruşları önünde Geçitkale ve Boğaziçi Türk köylerine yapılan orantısız saldırılar Kıbrıs sorununu da yeni boyutlara getirir… Yunanistan’da darbe yaparak işbaşına gelen Albaylar Cuntası, Rum Lider Başpiskopos Makarios’la görüş ayrılığına düşer… Makarios zaman içinde Türkleri eriterek Enosis’i sessiz sedasız gerçekleştirmeyi düşünürken, Cunta bu işin en erken zamanda yapılması görüşündedir…
Grivas’ın komutasında “EOKA B” adı altında örgütlenen Enosis’çilerle Makarios’çular arasında başlayan çatışmalar bir iç savaşa dönüşür ve 15 Temmuz 1974’de Türk Barış Harekâtı’nı kaçınılmaz duruma getirecek olan cunta darbesi indirilir…
Türk Barış Harekâtı’nda TMT subay ve mücahitleri Türk askeriyle omuz omuza savaşır… Kıbrıs’taki TMT varlığı olmasa, Türk Barış Harekâtı’nın çok daha zor koşullarda gerçekleşeceği strateji uzmanlarının birleştiği ortak görüştür…
Türk Barış Harekâtı’nın Kıbrıs Türk halkına adada coğrafi bir konum kazandırmasından ve Türk devletine giden yolun açılmasından sonra 1 Ağustos 1976’da, TMT savunma görevini yasayla kurulan Kıbrıs Türk Güvenlik Kuvvetleri’ne devreder…

TMT’nin doğuşu ve efsanevi mücadelesi (3)
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.