Ahmet Tolgay

Pazartesi notları






YERİNDE BİR ÖNERİ: Sadece başarılı bir iş adamı değil, donanımından kaynaklanan önerileriyle de ilham verici bir düşünür olan Asım Dedezade, ülkemizdeki kaçaklar sorunuyla mücadelede başarı sağlayacak önerisini adresime attı… Dikkate alınır umuduyla aynen  paylaşıyorum efendim:

“Sayın yazarım; kaçaklar sorunuyla   mücadelede öğrencilerin ülkemize giriş yaparken öğrenci ücretine ilaveten bir geri dönüş bileti karşılığı parayı da yatırmasını önerenler var… Bu yöntem öğrenci ücretlerini artıracak ve ülkemizde okumaya gelenlerin sayısını da azaltacaktır…

Bu konudaki önerimi sunabilir miyim huzurunuzda?.. Ülkemize gelen her öğrenci, oluşturulacak olan bir  ‘geri dönüş’ sigorta fonuna örneğin 10 Euro yatırsın… Bu fonda biriken para ile kaçak, ya da yasadışı duruma düşen ve geri göndermek istediğimiz öğrencilerin uçak biletini keselim. Öğrenci sayısı ile geri göndermek istediklerimizin oranını düşünürsek, bu kesinti belki de öğrenci başına 5 Euro da olabilir ki, hiçbir öğrenciye ödeme külfeti getirmez… İnancım o ki, bu tür bir sigorta kaçak sorununun çözümünde yeterli olabilecektir ve öğrenci öğrenim maliyetini de hiç artırmayacaktır…”

***

   ENFLASYON MİLYONERLİĞİ: Hiper enflasyonun olduğu yerde milyonerler de çoğalır, doğaldır… Para değer yitirdikçe satın alma gücü düşük para tomar tomar hesaplarda, ya da ceplerde birikir… O mütevazı birikimin adı da “milyon” olur haliyle…  Harcamaya kalkışıldığında satın alınabilen fazla bir şey yoktur ama o milyonla… Örneklemek gerekirse, belki elden düşme kıytırık bir araba alınabilir ancak!..

Gazete manşetlerine yansıyan KKTC Merkez Bankası verilerine göre, banka kasaları parayla dolu ve ülkedeki milyoner sayısında artış var!..

Ha, bu açıklamanın bir eksik yanı var mı?.. Var: O milyonerlerin kaç tanesi Kıbrıslı Türk?.. Bankalarımızın dıştan da bolca mevduat aldığı bir gerçek…

   ***

   SİYASİ GÖZLEMCİLERİN ODAKLANDIĞI BULUŞMA: TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan İşbirliği Konseyi toplantısı için 7 Aralık Perşembe günü Atina’da olacak.  Tayyip Erdoğan – Kiriakos Miçotakis özel görüşmesini de hiç kuşkusuz içeren bu toplantı, Yunanistan’ın ABD ve Fransız postallarının altında olduğu ve kışkırtıcı serüven meraklılarının Türkiye’nin Yunanistan’ı işgal edeceği asparagasını yaydığı bu ortamda, elbette ki kökleşip kronikleşen Türk-Yunan sorunlarını çözmeyecek… Ama iki komşu NATO ülkesinin sorun çözme iradesi ve siyasal farklılıkların krize dönüşmemesi adına oldukça önemli bir görüşme olacak… Arkası da gelebilir…

Bu arada dikkati çekmekte yarar var ki, Yunan Başbakanı Kiriakos  Miçotakis Londra’ya yaptığı son resmi ziyarette İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ile görüşme olanağı bulamadı. Ziyaret programında var olan bu görüşme İngiltere Başbakanı tarafından iptal edilince, Miçotakis kabinenin diğer bakanlarıyla bir araya gelmekle yetindi…

Siyasi gözlemcilere göre görüşmenin iptal nedeni, Miçotakis’in yıllar önce İngiltere’ye kaçırılmış olan Akropolis’e ait bazı antik parçaları gündeme getirmek istemesi…

Türkiye ile Yunanistan arasında antik sorunlar olmadığına göre, Erdoğan – Miçotakis görüşmesi çok rahat gerçekleşir kanısındayım!…

***

   DİNGO’NUN AHIRI DURUMLARI: Yetersiz ve kaotik belediye ve çevre işlerinden gına getiren ünlü aktör Emre Kınay, yol tıkanıklığı yaşadığı İstanbul caddelerinde, havaalanına zamanında ulaşıp uçağı kaçırınca, televizyon ekranlarından belediye uygulamalarına ilişkin ağır sitemde bulundu: “Ehliyetsizlerin fink attığı Dingo’nun ahırı durumundayız…”

Sanki bizim durumları da oralardan açıklamış gibi… Değil mi?..

 

Pazartesi notları
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.