Ahmet Tolgay

O ahlâksız teklif Kıbrıs Türkü’ne de yapılmıştı






Emperyalizmin dilinin altındaki bakla, Beyaz Saray’a yeniden dönen ABD Başkanı Donald Trump’ın sözleriyle ortaya çıktı… Trump’ın fikrine göre Ortadoğu’da kalıcı bir barış ve huzur Filistinlilerin diğer Arap ülkelerine yerleştirilmeleriyle mümkündür…
Trump’ın bu projesini haber kaynaklarından izlerken, emperyalizmin Kıbrıs konusundaki esas hedefinin de adayı Türklerden temizlemek olduğunu bir kez daha düşündüm… Bu niyet, yıllar boyu umutsuz müzakere denizinde akıntıya kürek çekilmesinden sonra,  net biçimde ortaya çıktığından değil midir ki Kıbrıs konusundaki milli Türk tezi “eşit egemen iki devletli çözüm” limanına demir attı?..
*
Adanın İngiliz egemenliğine girmesinden sonra nüfusu ve ekonomik gücü Rum Ortodokslardan daha fazla olan Türkler teşvik edilen göçle azaltılmadılar mı?.. On binlerce Türk’ün malını mülkünü bırakarak Anadolu’ya göçmesini yeterli bulmadılar… Kıbrıs Türkü’ne İngiltere’ye, Avustralya’ya ve hatta Kanada’ya da göçün yollarını açtılar… Türk mahallelerinde organize bürolar açan Rumlar, cazip koşullarla insanlarımızı  göç ettiriyorlardı… O tür organizasyonlar sayesinde, Kıbrıs Türkü’nün adadaki nüfusundan fazlası, halen dış ülkelerde vatan hasretiyle yaşar duruma getirildi…
Dahası da var Kıbrıs Türkünü göç ettirme  projesinin… Örneğin 1960’larda Kıbrıs ortaklık cumhuriyetinden kan revan içinde kovulan ve adanın orasında burasında açık hava hapishaneleri getto yaşamına mahkûm edilen Kıbrıs Türkü’ne hayırsız Yunan adası Meis önerilmişti… Kıbrıs Türk halkının Türkiye kıyılarına çok yakın bu kaynaklardan yoksun kayalık adaya topluca taşınması gibi bir proje gündeme getirilmişti… Halkımızın bu ahlâksız teklifi reddettiği ve konuşulmasına dahi izin vermediği tarihi bir gerçektir… Bunu da hatırlamanın zamanıdır…
*

Ahlâksız emperyal teklife Filistin’in yıkılamayan direniş örgütü Hamas yazılı bir açıklamayla tepki gösterdi. Açıklamada “buna benzer her türlü planın kesinlikle reddedileceği” duyuruldu… Hamas açıklaması şöyle: “Faşist Siyonist işgal ordusu tarafından kendilerine karşı uygulanan modern zamanların en iğrenç soykırımı karşısında dimdik duran ve Gazze’nin kuzeyinden göçe zorlanmalarına karşın bu suça teslim olmayı reddeden halkımız topraklarından çıkarılması ya da sürülmesine yönelik her türlü planı kesinlikle reddediyor.”
Bu arada Tahran’dan da Washington’a ironik bir mesaj gitti: “İsrail’i Grönland’a taşıyın… Böylece hem Filistin sorunu, hem de Grönland sorunu çözülür…”
*
O ahlâksız teklifte Trump özellikle Mısır ile Ürdün’e  seslenerek “Daha çok Filistinliyi almanızı isterim… Çünkü tüm Gazze Şeridi gerçekten darmadağın durumda” dedi… İngiliz “Guardian” gazetesinin haberine göre, İsrail bombardımanlarıyla yerle bir edilmiş olan Gazze’de şu an 2,3 milyon kişi yaşıyor. Ürdün ise 1948’den bu yana toplamda 2,4 milyon Filistinli mülteciyi ülkeye aldı.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile bu konuyu görüşeceğini belirten Trump, “Mısır’ın da insanları almasını isterim. Yaklaşık bir buçuk milyon kişiden söz ediyoruz ve orayı tamamen temizleyip artık ‘bitti’ demeliyiz” dedi.
Trump’a göre yüzyıllardır birçok anlaşmazlığın yaşandığı bu bölgeye barış ve huzur ancak Filistinlilerin Arap ülkelerine yerleştirilmeleriyle gelir… Filistinlileri kabul edebilecek ülkelere yeni yerleşim yerleri inşa edilebileceğini belirten Trump şunları söyledi:
“Orası, yani  Gazze şu an resmen yıkım alanı. Neredeyse her şey yıkılmış ve orada insanlar ölüyor. Bu nedenle bazı Arap ülkeleriyle bir araya gelip Filistinlilerin barış içinde yaşayabilecekleri başka bir yerde konutlar inşa etmeyi tercih ederim…”
*
Bağımsız İngiliz milletvekili Jeremy Corbyn, bu ayın başında, Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları tüm şiddetiyle sürerken, İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na gönderdiği bir mektupta, Kıbrıs’taki İngiliz  askeri üslerinin İsrail’e silah sevkiyatında kullanılmasına tepki göstermişti… Onunki de, abesle iştigal!…
Bu adadaki İngiliz egemen üslerinin önemli amaçlarından biri de İsrail’i kollamak ve korumak değil mi?.. İsrail devletinin kurulmasında başrolü oynayan İngiltere değil mi?.. İsrail’i yaratan  Siyonist akım Exodus’un yolu Kıbrıs’tan geçmedi mi?.. Avrupa’dan akıp gelen Yahudilerin Filistin’den önceki toplanma yeri İngiliz eliyle Kıbrıs değil miydi?…
Eski adı “Karaolos” olan “Gülseren” kampının ağzı olsa da konuşsa… Tam zamanıdır çünkü…

O ahlâksız teklif Kıbrıs Türkü’ne de yapılmıştı
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.