1974 Türk Barış Harekâtı’nın 50’nci yıldönümünde
TBMM Genel Kurulu’nda oy birliğiyle kabul edilen Meclis Başkanlığı Tezkeresi’ni, o yüce mecliste yok sayanlar mı var?..
Anımsatalım: Bu tarihi tezkerede, Ada’da tek ve kesin çözümün, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının teslim edilmesi, egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi olduğu vurgulanmış ve iki devletli çözüm siyasetinin Akdeniz bölgesinde istikrar ve kalıcı barışı sağlamanın yegâne yolu olduğu kaydedilmiştir…
Kıbrıs tezkerenin altında imzası olduğu halde Kıbrıs iç siyasetine de müdahil olma pahasına yakın geçmişte federasyon tezine destek nitelikli söylemlerde bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den sonra diğer bazı CHP sözcülerinin de bu tezkere ile çelişen söylemlerde bulunması gerçekten düşündürücüdür…
Artık kaçınılmaz sorularımız var: İki bağımsız egemen devlete dayalı bir çözüme, altına imza attığı Kıbrıs tezkeresine rağmen TC ana muhalefeti CHP karşı mı çıkıyor?.. CHP içinde böyle bir çelişki mi yaşanıyor?..
***
Tarihi Kıbrıs tezkerenin altında imzası olduğu halde Kıbrıs iç siyasetine de müdahil olma pahasına yakın geçmişte federasyon tezine destek nitelikli söylemlerde bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den sonra diğer bazı CHP sözcülerinin de çelişkili söylemlerde bulunması gerçekten dikkat çekici ve düşündürücüdür…
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında konuşan CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan’a tepkiler var… KKTC’yi savunmanın Türkiye’nin AB üyeliği önünde engel olduğunu iddia eden Tan, şöyle konuştu:
“Biz kabul etmesek de Avrupa Birliği’nin yolu Kıbrıs’tan geçiyor… KKTC’yi, aradan geçen yıllarda bizden başka hiçbir devlete tanıtamadık. Çözüme yönelik BM parametreleri özetle iki toplumlu, iki bölgeli ama yeni bir federasyon öngörüyor. Bizim bunu tek taraflı çöpe atıp, iki devletli bir çözüm önerisiyle ortaya çıkmamız yahut anlaşılması güç bir eşit egemenlik kavramı geliştirmemiz muhataplarımız, müttefiklerimiz nezdinde ikna edici olmuyor.”
CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan konuşmasının devamında “Mavi Vatan” kavramını da “masal” olarak niteledi.. “Bakınız bugün Mavi Vatan’dan ne Dışişleri Bakanı ne de Cumhurbaşkanı söz ediyor. Zira Yunanistan’la Ege’de bahar yaşanıyor. Bu fena mı? Kötü mü? Asla” dedi…
***
Ona bu konudaki yanıt, hiç geciktirilmeden Emekli Amiral Cem Gürdeniz’den geldi… Gürdeniz, Tan’a Atatürk’ün “ahmak” sözünü hatırlatarak yanıt verdi.
Bilindiği gibi “Mavi Vatan”ın isim babasıdır emekli Tümamiral Cem Gürdeniz… Tan’ın o sözlerine “X” hesabından tepki gösteren Gürdeniz’in paylaşımı şöyle:
“Yani Namık Tan mealen diyor ki, ‘KKTC’den vazgeçelim ve ordumuzu Kıbrıs’tan geri çekelim.’ Ne acı, değil mi?
2004’te Annan Planına iktidar ve KKTC’nin %65’i ‘Yes Be Annem’ dedi. Rum halkının %’75’i ise hayır dedi. 2017’de Crans Montana’daki görüşmelerde ordumuzu adadan çekmeye KKTC ve Türkiye hiç ders almamışçasına yine ‘evet’ dedi… Bu kez de Rum Hükümeti yine ‘hayır’ dedi.
Kısacası sürekli aşağılanıyoruz… Jeopolitik taviz vermekten kaçınmıyoruz… Ve yine de AB ile Enosis rüyasındaki mendil kadar bir ülkenin ne halkını, ne de hükümetini memnun edebiliyoruz.
Neymiş efendim, AB üyeliği için buna razı olmamız gerekirmiş!.. 66 yıldır alınmadığımız, kapısında aşağılanmaya doyamadığımız, gümrük birliği ile 1995 sonrası üçüncü sınıf ekonomik müstemleke olmaya rıza gösterdiğimiz ve her geçen gün zayıflamaya, ABD’nin vassalı olmaktan öteye geçemeyen AB için jeopolitik intihara üçüncü kez ‘evet’ demeliymişiz!..
‘Mavi Vatan’ ve KKTC’den vazgeçmek, ABD ve AB vizyonudur. Eski İsrail ve ABD Büyükelçimiz belli ki 106 yıl önceki Amerikan ve İngiliz mandacısı atalarının peşinden gidiyor. Batılı olmakla, batıcı olmak arasındaki farkı görmüyor.
En ilginci, 2025 bütçe konuşmasında bu tezlerini savunmak için Atatürk’ten bahsediyor. Hadi oradan!..
Erzurum Kongresi sırasında Mustafa Kemal’in bu tip batıcı ve mandacı şahsiyetler için yaverine söylediği sözü hatırlatıyorum: ‘Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar…”
***
Kimdir bu Namık Tan?.. Yakın geçmişte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşen CHP lideri Özgür Özel’e eşlik etti… TC’nin Eski Tel Aviv ve Washington Büyükelçisidir… 1956 Mardin doğumludur… Vatan şairi Namık Kemal’e olan hayranlığından dolayı babası ona “Namık” adını vermiş… Dışişlerine 1982 yılında katıldı… 2007-2009 yıllarında TC Tel Aviv Büyükelçisi idi.
Ankara, Moskova ve Abu Dhabi’deki görevlerinin ardından, 1991 yılından itibaren Washington TC Büyükelçiliğindeki görevleri başlamıştı… Washington’da, Müsteşar ve Birinci Müsteşar olarak da iki dönem görev yaptı.
1995-1997 yıllarında TC Dışişleri Bakanı Özel Kalem Müdürü idi.
2001 yılında Washington’dan döndüğünde, “Amerikalar Daire Başkanlığı”na getirildi. Bunu takiben, 2002 yılında Enformasyon Daire Başkanı oldu. 2004-2007 yılları arasında Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü görevinde bulundu. Emekliliğinde CHP saflarında milletvekili oldu ve bu partinin dışişleri sözcülüğünü üstlendi… Ana muhalefet CHP’yi bağlayan o sözcülüğünü de, işte bu şekilde yapıyor..
Yorumlar kapalı.