MİNİ YORUM: Yeni öğrenim – öğretim yılının eşiğinde, o cafcaflı mezuniyet törenlerinde havaya atılan akademik keplerin yanı sıra, mezun ara elemanlar tarafından havaya atılacak emekçi kaskları ile teknik alet – edevatı da görmek isteriz… Varsın başımıza düşsün havaya fırlatılan o ağır objeler ve başımızı yarsın… Belki uyanırız gaflet uykusundan… Meslek okulları eğitiminden yana oluşan haklı özlemimiz bu… Akademik insan bolluğumuzun yanında, ara eleman yoksunluğunun gittikçe artan sıkıntılarını yaşıyoruz… Ara elemanlar akademik elemanlardan çok daha fazla kazandıkları halde, meslek okullarına rağbet düşüktür… Bu okullarımızın çoğaltılarak eğitimin cazibe merkezlerine dönüştürülmeleri bağlamında da ciddi çalışmalara tanık olamıyoruz… Bu nasıl affedilmez bir ihmal böyle!.. Pes yani!..
***
* Demek ki anladıkları dilden konuşuldu, ticari kaygıları kışkırtıldı… Yoğun tepkilerin ve üyelik iptallerinin yanı sıra, Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) girişimleriyle “Famagusta” dizisinin NETFLIX yayınlarına kısıtlama getirildi.… Sadece Yunanistan’da yayınlanacak… Kendi yalan rüzgârlarını, kendileri izlesinler oturup…
* Diyarbakırlı talihsiz Narin’ciğin trajedisinin gündeme getirdiği acı gerçek: 2023’te Türkiye’de 40 binden fazla çocuk istismarı dosyası açıldı… Büyük üstat Abdürrahim Karakoç’un dizeleri çınlıyor beynimde, beynimin her hücresini acıtırcasına: “Kalmışım ara yerde, tozdayım, dumandayım / Kirli bir mekândayım, iğrenç bir zamandayım…”
* Sigaraya okkalı zam… 70 TL’nin altında sigara kalmadı… Derler ya; “sigaramın dumanı, yoktur yârin imanı.”
* Sarmalında olduğumuz her türlü kara belayı karamelaya dönüştürecek yeteneklere ihtiyacımız vardır.
* Kontrolden çıkan enflasyon, frenleri patlayan buldozer misali ezip geçiyor…
* Salt maaş artışı vermekle olmuyor işte… Ekonomik önlemlerle bastırılamayan hayat pahalılığı verilen artışları da kısa sürede oburca yutar oldu…
* Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’la Başbakanımız Ünal Üstel’in tavla turnuvasında kıran kırana bir tavla maçı yaptıklarını medyadan fotoğraflı olarak okuduk, ama maçı kimin kazandığını bir türlü öğrenemedik…Gerçekten de tavla kutusunu kim, kimin koltuğunun altına verdi?..
* Güney Kıbrıs- Kosova maçında, “Kosova, Sırp’tır” ve “Kıbrıs, Yunan’dır” pankartları açılınca Kosova takımı maçı 4-0 alarak Güney Kıbrıs’a haddini bildirdi…
* Her şeyin bir yedeği vardır, ama sevdiklerimizin asla yoktur… Onlara iyi bakalım, kimsenin gözünün yaşına bakılmayan bu zor yaşamda yedeksiz kalmamak adına…
* Demiş ki: “Hiçbir şey yapmayarak da adaletsizlik yapabilirsiniz…” Marcus Aurelus.
* Haftanın öğüdü Arthur Schopenhauer’den: “Sürünün en çok nefret ettiği şey farklı düşünendir… Sorun, düşüncenin kendisi değil, nasıl yapacaklarını bilmedikleri bir şeyi, kendileri için düşünmeyi istemenin cüretkarlığıdır.”
* Büyük harflerle yazılması gereken: TEKDÜZE YAŞAM, DÜZE ÇIKARMIYOR MAALESEF… ÇEŞİTLİLİKTE YARAR VAR…
*Temel’in dünyası: Eğlence yerine girmekte olan Temel’e kapıdaki görevli sorar: “Hayrola Temel, kurtlarını dökmeye mi geldin?..” Temel ona ters ters bakıp der ki: “Ben kurdum, kurt kurtlarını dökmez…”
* Ve dizeler… Gülsen Dede’den: “Kaç mevsim geçti ömründen?/ Kaç sevinç kaydı avuçlarından?… / Kış içinde yaşanan baharlar / Ağustos sıcağında üşümeler / Güz yapraklarında yeşeren umutlar / Takvim taşınmaz yaşamda / Kaç yaprak kaydı avuçlarından? /
Sahi kaç ömür kattın hayata?..”
Yorumlar kapalı.