FETÖ’nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Başkanı Reşat Petek, “Meclis darbe girişimi” raporuna ilişkin açıklamalarda bulunarak, “15 Temmuz hadisesinin arkasında Fetullahçı Terör Örgütü’nün bulunduğu bu raporumuzla bütün açıklığıyla ve kesin olarak ortaya konulmuştur” dedi.
Petek, “Tüm delil ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, 15 Temmuz darbe girişimine, ülkemiz dışındaki bazı odakların bulup yetiştirdiği, himaye ettiği, yurtiçi ve yurtdışında yarım asırdır hep desteklediği, Fetullah Gülen’in sözde liderliğinde FETÖ/PDY örgütünün karar verdiği ve icra ettiği anlaşılmıştır” şeklinde konuştu.
“Fetullah Gülen bir sahtekardır”
Petek, şöyle devam etti:
“Elde ettiğimiz bütün bilgiler, belgeler şu gerçeği ortaya koyuyor: Fetullah Gülen bir sahtekardır, sahtecilik suçları işlemiştir. Başka bir kişi yaptığında ağır cezaya çarptırılacak sahtecilik eylemlerinden dolayı hiçbir soruşturma geçirmemiştir. Yeşil pasaportu, düzenlediği sahte belgelerle almıştır. Emeklilik işlemlerini yine sahte evraklarla sağlamıştır. Komisyonumuza ulaşan bilgi ve belgeler bu sahtelikleri hep teyit etmektedir.”
“İstihbarat zaafı olduğunda kuşku yok”
“Darbe girişiminin önceden haber alınamamasının bir istihbarat zaafı olduğunda kuşku yoktur.” diyen Petek, “Ancak Kara Havacılık’tan gelen pilot subayın MİT Müsteşarına yönelik verdiği bilgilerden sonra MİT’in ve Genelkurmay Başkanlığının önleyici girişimleri sayesinde darbe girişim saatinin 16 Temmuz gece saat 03.00’ten 15 Temmuz 2016 saat 20.30’a çekilmesi, darbenin önlenmesinde en önemli faktörlerden biri olarak görülmektedir.” ifadelerini kullandı.
Petek, “Ülkemizin mevcut kurumsal istihbarat yapısının iç ve dış istihbarat ihtiyacını tam anlamıyla tatmin edici şekilde karşılamadığı görülmektedir. Mevcut yapının sorunlu ya da yetersiz noktaları gözden geçirilmeli, ülkemizin istihbari ihtiyaç ve hedeflerini karşılayacak yeni bir iç ve dış istihbarat konsepti ve yapılanması tüm yönleriyle müzakere edilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Reşat Petek şu sözlerle devam etti:
“Sadece herhangi bir siyasi partiyle irtibat, diğerlerine uzak örgüt yapılanması olmadığını tespit etmiş bulunuyoruz. Dönemsel olarak, ister tek parti ister koalisyon olarak iktidardaki partilere yakın davranıp başta mülkiye, adliye, askeriye olmak üzere devlet üst organlarına sızmak için kendilerince örgüt amaçlarına yönelik siyaseti kullanma yolunu seçtikleri anlaşılmaktadır.
Yorumlar kapalı.