Taylan: Başarımı işimle olan manevi bağa ve irademe bağlıyorum



featured



Girişimci iş insanı Cheese Box markasını yaratan Aslıhan Taylan:

“Aldığım sanat eğitimi ile ailemden öğrendiğim işi harmanlayarak ve piyasanın da ihtiyaç ve beklentilerini dikkate alarak artisan peynir çeşitleri üretmeye ve kendi reçetelerimi yazıp uygulayarak farklı ürünleri yapmaya başladım. Cheese Box markamı da böyle yarattım.

Belki de sanat eğitimi almasaydım zihnim böyle çalışmayacak yaptıklarımı yapamayacaktım. Sanat okumuş olmam hayata başka türlü bakmamı sağladı. Bir üretici olarak ülkenin içinde bulunduğu koşulların getirdiği açmazları kendi çıkış yollarımı bularak aşmasını bildim. Taylan Şirketi adı altında ürettiğimiz Köylüm Hellimleri’nin yanı sıra ‘Cheese Box’ markası için 16 farklı çeşit peynir üretiyoruz. ‘Cheese Box’ markasını yaratırken hedefim tüketiciye direkt olarak ulaşmaktı. Bunu da başardım.”

Pınar SAVUN

Aslıhan Taylan Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde Resim Bölümünde okudu.

O, bir peynir aşkı çocuğu. Babası yıllar önce Kıbrıs’tan Kars’a peynir yapımını yerinde görmek ve bu konuda eğitim almak için gittiğinde yine peynir eğitimi için orada bulunan annesi ile tanıştı.

Bu tanışmadan doğan aşk sonucunda kısa bir süre sonra evlenen Taylan çifti Kıbrıs’ta birlikte hellim üretmek üzere küçük bir üretim yeri kurdu. Aslıhan Taylan burada annesi ve babası ile küçük yaşlardan itibaren üretimin içinde yer aldı. Hacettepe Üniversitesi’nde, hocası ona akademik kariyer yapmasını önerdi ama o adaya dönerek babası ve annesi ile birlikte hellim üretmeyi seçti. Adaya döndüğünde “Amann, gittin Hacettepe’de okudun hellim yapasın diye?” soran adama, o gün ne cevap vereceğini bilemeyen ve cevap veremediği için üzülen Aslıhan Taylan bugün bu cevabı biliyor. “Peynirlerin resmini yapıyorum. Fırçam bıçağım, peynirler tuvalim.” diyerek o gün söyleyemediğini bugün söyleyen Aslıhan Taylan “Belki de sanat eğitimi almasaydım zihnim böyle çalışmayacak yaptıklarımı yapamayacaktım.” diye de devam ediyor. Sanat okumuş olması onun hayata başka türlü bakmasına neden oldu. Bir üretici olarak ülkenin içinde bulunduğu koşulların getirdiği açmazları kendi çıkış yollarını yaratarak aşmasını bilen Aslıhan Taylan, Taylan Şirketi adı altında ürettikleri Köylüm Hellimleri’nin yanı sıra yarattığı ‘Cheese Box’ markası için 16 farklı çeşit peynir üreterek ülkemizde bir ilki gerçekleştirmenin haklı gurur ve mutluluğunu da yaşıyor. ‘Cheese Box’ markasını yaratırken motivasyonunu ‘Öyle bir şey yapmam lazım ki ben tüketiciye direkt olarak ulaşayım’ diye açıklayan Aslıhan Taylan, bir yandan yaptıkları üretimin her aşaması ile doğrudan ilgilenirken diğer yandan da ürünlerinin pazarlaması ve tanıtımını yapıyor. Yaptıkları ile tam bir başarı hikayesi yazan Aslıhan Taylan ile Sanayi Bölgesi’nde bulunan fabrikasında buluştuk. Aslıhan ile kendi ürettiği her biri birbirinden lezzetli farklı peynirleri tadarken konuştuk. Bir taraftan cadılar bayramı için peynir tabaklarına koyacakları peynirlerin üretimi devam ederken diğer taraftan güne özel ambalajları nasıl hazırladıklarını yerinde gözlemlediğim fabrikasında Aslıhan Taylan ile yaptığımız ilham veren bu tatlı sohbeti gelin birlikte okuyalım.

  Pınar Savun: Bize kendinden söz eder misin? Aslıhan Taylan kimdir ve şu anda yapmakta olduğu işe nasıl başladı?

  Aslıhan Taylan: Lefkoşa’da 1979 yılında doğdum. Annem ve babam babamın asıl mesleği olan hellimciliği yapabilmek, hayatlarını üreterek geçirmek için 1988 yılında bir şirket kurdu. Amaçları hellim üretmek ve pazarlamaktı. Evimizin arkasında 38 metrekare bir yer yapıp burada imalata başladılar. Ben onların bu serüvenlerinde küçük yaşlarımdan itibaren yer aldım, hep yanlarında bulundum. Bu yıl üretimde 36’ncı yılımızı tamamladık. Ben büyürken, babamın annemle birlikte kurduğu işletme de büyüdü. Ben ve kız kardeşim işletme büyürken onlarla birilikte çalıştık.

  Pınar Savun: Sen aslında Ankara’da Hacettepe Üniversitesinde Güzel Sanatlar Fakültesinde Resim Bölümünden mezun olmadın mı?

  Aslıhan Taylan: Evet, oradan mezunum. Hatta mezuniyetim öncesinde hocam üniversitede kalarak akademik kariyer yapmamı istemişti. Ama ben buraya dönüp babamların kurduğu işletmeye sahip çıkarak onu daha ileriye taşımak istedim. Tercihimi bu yönde kullandım. Süt ürünleri imalatının her aşamasında aktif olarak çalıştım. İşin tüm inceliklerini öğrendim.

   Pınar Savun: İşin içine senin etkin olarak girmenle birlikte neler değişti?

   Aslıhan Taylan: Bizim işimizde babam çok önemli bir figürdü. İşi kuran büyüten o. Ben ilk başlarda işin pazarlama kısmı ile ilgilendim, marketleri gezdim, ihracat olasılıklarını araştırdım, aktif olarak satışta rol üstlendim. Sekiz yıl Türkiye’nin farklı bölgelerine ürünlerimizin ihracatını gerçekleştirdik. Piyasa koşullarının sürekli değişmesi nedeni ile ihracata devam edemeyeceğimizi gördükten sonra yeni arayışlar içerisine girdim. Peynir çeşitlerine yönelmem de bundan sonra oldu.

   Pınar Savun: Aldığın sanat eğitimi ile süt ürünleri üretimini ve pazarlamayı harmanlayarak bir fark yarattığını düşünüyor musun?

   Aslıhan Taylan: İlk başlarda bu işe başladığımda beni yadırgayanlar oldu. Hatta ne alaka diye eleştiriler de aldım. Aldığım sanat eğitimi ile ailemden öğrendiğim işi harmanlayarak ve piyasanın da ihtiyaç ve beklentilerini dikkate alarak artisan peynir çeşitleri üretmeye ve kendi reçetelerimi yazıp uygulayarak farklı ürünleri yapmaya başladım. Bu arada piyasaya verdiğimiz hellimin markasını değiştirerek yeniden piyasada kendimizi tanımlayacak adımlar attım. Piyasaya Köylüm hellimlerini vermeye başladık. Farklı bir anlayış ve pazarlama tekniği ile piyasada kendimize güzel bir pazar payı elde ettik. Babam bu işe başlarken bildiğimiz delikli peynir ile başlamıştı. Bunlara ek iki geleneksel peynir çeşidi daha üretiyorduk. Benimle birlikte bu sayı arttı. Toplamda 16 farklı çeşit peynir üretiyoruz.

   Pınar Savun: ‘Cheese Box’ fikri bunun sonrasında mı doğdu?

   Aslıhan Taylan: Evet. Başlarda üç çeşit geleneksel peynir üretiyorduk. Benimle birlikte bu sayı 16’ya yükseldi. Ürettiğimiz ürünlerin etkin, günün beklenti ve ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde pazarlanabilmesi düşüncesi ile arayışlar içerisinde olduğum dönemde pandemi araya girdi. Ben 2017’de ‘Cheese Box’u kurdum. Ama bu işin büyümesi pandemi sonrasında oldu. Bugün bir yandan hellim üretmeye devam ediyoruz ama diğer yandan peynir üretiminde de ‘Cheese Box’ ile önemli bir marka haline geldik. Cheese Box ürettiğimiz peynir çeşidi sayısının artmasında etken oldu.

   Pınar Savun: Bize peynir tabakları yaratma sürecini de anlatır mısın? Bunların içerisine koyduğun çeşitler, yarattığın konseptler dikkat çekiyor.

   Aslıhan Taylan: Ben bu işi severek, çok büyük bir mutluluk ve keyifle yapıyorum. İşimi daha etkin ve iyi yapabilmek için Kıbrıs Amerikan Üniversitesi’nde aşçılık eğitimi aldım. Catering hizmetleri de verebilmek için kendimi geliştirdim. 36 yıllık bir üretim deneyimine pazarlama deneyimlerimi de ekleyerek bugün farklı sunumlarla hizmet veren ve aranan bir marka yarattım. Bu markayı yaratırken kullanılacak tabaklardan tutun da ambalajlarına kadar her detay ile ben ilgileniyorum. Peynir çeşitlerimizin artması için sürekli farklı reçeteler uygulayarak denemeler de yapıyorum.

   Pınar Savun: Pazarlama ve satış kısmını daha çok online mı yapıyorsun?

   Aslıhan Taylan: Evet, pazarlamada sosyal medya bacağı bizim için çok önemli. Sosyal medyayı etkin olarak kullanıyoruz ve müşterilerimizin bize daha kolay ulaşmalarını sağlıyoruz.

   Pınar Savun: Cheese Box’u kimler, neden tercih ediyor?

   Aslıhan Taylan: Her kesimden farklı profillere sahip müşterilerimiz var. Özel günlerde toplu siparişlerimiz oluyor. Özellikle yılbaşı, sevgililer günü ve cadılar bayramı gibi dönemlerinde talep en üst noktaya çıkıyor. Bu arada özel günler için de özel siparişler alıyoruz. Doğum günleri için, insanlar bir yerlere ziyarete giderken veya evlerinde özel davet verdiklerinde ‘Cheese Box’u tercih ediyorlar. Öte yandan parti organizasyonları, toplantı ve davetler için de catering hizmeti veriyoruz. Ayrıca hazırladığımız özel kahvaltılık paketlerimiz de büyük ilgi görüyor.

   Pınar Savun: Peynir paketlerinize sadece peynir koymuyorsunuz, peynirin yanında başka ürünler de oluyor. Bunları da mı siz üretiyorsunuz?

   Aslıhan Taylan: Peynir tabakları için muffinleri ve kurabiyeleri ben yapıyorum. Peynir tabaklarında verdiğimiz reçeli de biz üretiyoruz. Meyveleri ise bizzat ben seçerek alıyorum. Talebe göre peynir tabaklarına şarap da koyuyoruz. Tüm bunları severek ve keyif alarak yapıyorum.

   Pınar Savun: Ürettiğiniz peynirlerin özellikleri nedir?

   Aslıhan Taylan: Yapım süreçleri ve reçeteleri farklıdır. Bir olgunlaştırılıp tüketime sunulan peynirler var, bir de taze tüketilenler var. Biz ürettiğimiz peynirleri piyasaya vermiyoruz peynir tabaklarımızı oluştururken kullanıyoruz. Örneğin biz portakallı peynir üretiyoruz. Özel olarak peynir tabaklarımız için küflü peynir hazırlıyoruz. Bunu adada bir tek biz yapıyoruz. Krem peyniri çeşitlerimiz var, bunlar da çok beğeniliyorlar.

   Pınar Savun: 16 çeşit peynir üretiyorsunuz, bunlardan kaçını piyasaya veriyorsunuz?

   Aslıhan Taylan: Üç çeşit peyniri piyasaya veriyoruz. Bunlar talar peyniri, delikli peynir ve krem peynir çeşitleridir. Geriye kalan peynir çeşitlerimizi peynir tabaklarımızda ‘Cheese Box’ markamız altında pazarlıyoruz. Gördüğümüz talep karşısında da doğru bir iş yaptığımızı söyleyebilirim.

   Pınar Savun: Peynir tabaklarından alanlar bu tabaklarda hangi çeşit peynirleri bulabiliyorlar?

   Aslıhan Taylan: Tabaklarımızı alanlar, delikli peynirimizi, krem peynirlerimizi bunların yanı sıra küflü blue peynir, pesto soslu, portakallı, kekikli, sarımsaklı, anasonlu, çörek otlu, zeytinli ya da acılı yaptığımız peynirlerimizi tadabilirler. Kimyonlu kekikli cheddar peynirimiz de çok beğeniliyor. Özel olarak hazırladığımız peynir toplarını tüketirken de farklı lezzet yolculuklarına çıkabilirler.

   Pınar Savun: Krem peynirlerinizin çeşitleri nelerdir?

   Aslıhan Taylan: Pesto soslu, acılı ve sade olarak üç çeşit krem peynirimiz var. Bunlardan en çok pesto soslu olan tercih ediliyor.

   Pınar Savun: Online pazarlamanın ve sosyal medya alanında yaptığınız tanıtımların dışında ürünlerinizi başka nasıl tanıtıyorsunuz?

   Aslıhan Taylan: Festivallere gidiyoruz. Ürünlerimizi oralarda tüketicilerle buluşturuyoruz, onların ürünlerimizi tatmalarına olanak sağlıyoruz.

   Pınar Savun: Önümüzde cadılar bayramı var. Bu özel gün için siparişler gelmeye başladı mı?

   Aslıhan Taylan: Evet, hazırlıklara başladım. Çok özel tasarımlarla güne özel paketler hazırlıyoruz. Konsept paketlerimiz çok beğeniliyor. Eminim cadılar bayramı ve önümüzdeki yılbaşı için hazırlayacağımız tabaklar da çok beğenilecek. Son dönemlerde özellikle düğünlerde damat ve gelin odalarında özel olarak peynir tabakları siparişleri alıyoruz. Bir de bazı firmalar yapacakları lansmanlarda bizden peynir tabakları sipariş ediyorlar.

   Pınar Savun: Üretim kapasiteniz gelen talepleri karşılamaya yetiyor mu?

   Aslıhan Taylan: Bu aşamada yetiyor ama öngörülerimize göre talepler daha da artacağı için üretimi de artıracağız.

   Pınar Savun: Bir girişim sonrasında ortaya iyi bir iş çıkınca bundan ya ilham alınır ya da taklit yoluna gidilir. Siz ‘Cheese Box’u kurduktan sonra da böyle bir şey yaşandı mı?

   Aslıhan Taylan: Birkaç deneme oldu ama başarılı olunamadığı için devamı gelmedi. Bizim avantajımız kendi ürünlerimizi kendimiz üretiyor olmamızdır. Dışarıdan alınacak peynirlerle bu işin sürdürülebilir bir şekilde yapılması mümkün değildir.

   Pınar Savun: ‘Cheese Box’ İş Kadınları Derneği tarafından bir girişimcilik örneği olarak görüldü ve bunun sonucunda bir de ödül aldın değil mi?

   Aslıhan Taylan: Evet, bana girişimcilik ödülü verildi. Bu beni gururlandırdı ve motivasyonumu artırdı. Ben bu işi sevdiğim için gönülden yapıyorum ve yaptığım işten çok mutlu oluyorum.

   Pınar Savun: Sen başarının sırrını neye bağlıyorsun?

   Aslıhan Taylan: İşimi severek yapmama ve işimle olan manevi bağa bağlıyorum. Manevi bağım olduğu için irade gösterebiliyorum. Bu da başarıyı getiriyor.

0
mutlu
Mutlu
3
alk_
Alkış
0
_zg_n
Üzgün
0
_a_rm_
Şaşırmış
Taylan: Başarımı işimle olan manevi bağa ve irademe bağlıyorum
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.