
UFÜ Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü, Yeşil Okullar Projesi Koordinatörü Prof. Dr. Gündüz:
“İklim adaptasyon planlarımızı hazırlayıp uygulamaya koyulmalıyız. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizle birlikte, gıda krizi de gündemde. İklim krizi ile birlikte tarımsal üretim de tehlikede. Bu konu ile ilgili devlet politikası oluşturmalıyız.
Yeşil Okullar Projesi’nde, çevreye duyarlı ve saygılı nesiller yetiştirme hedefi ile yola çıktık. Proje sayesinde öğrenciler, çevre bilinci ve doğa sevgisi konusunda önemli bir farkındalık kazandı. Değişen iklim koşulları ile birlikte önlem almalıyız. Doğanın düzenini bozduk ve hızla çöküşe doğru gidiyoruz.”
Pınar SAVUN
Dünyamız küresel ısınma ile birlikte iklimlerde yaşanan değişikliklerin getirdiği sıkıntılarla yüzleşmeye başladı. Bu konuyu ve Yeşil Okullar Projesi’ni Uluslararası Final Üniversitesi (UFÜ) Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz ile konuştuk. Prof. Dr. Gündüz’e çevrenin insan yaşamındaki yerini, iklim değişikliklerini, doğamızı nasıl koruyabileceğimizi sordum. Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği GİKAD’ın bünyesinde Uluslararası Final Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile gerçekleştirilen Yeşil Okullar Projesi’nin Koordinatörü de olan Prof. Dr. Şerife Gündüz, büyük bir duyarlılık ve sorumluluk bilinciyle gerçekleştirilen proje ile istedikleri hedefe ulaştıklarını söyledi.
Gündüz, bu projeyle 61 binden fazla öğrenciye ulaştıklarını belirtti. Çevre konusunda konuşurken ise Gündüz, değişen iklim koşulları karşısında iklim adaptasyon planlarının hazırlanıp uygulamaya koyulması gerektiğini belirtti. Yaşanan ekonomik krizle birlikte, gıda krizinin de gündemde olduğuna vurgu yapan Gündüz, “Doğanın düzenini bozduk ve hızla çöküşe doğru gidiyoruz. Önlem almazsak gelecekte yaşanabilecek bir ülke bulamayacağız.” uyarısında bulundu. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğumuz var. Bu nedenle de çevre konusunda daha duyarlı olmamız gerekiyor. Ülkemizde son günlerde artan sıcakların etkisi ile birlikte yaşanan orman yangınları içimizi de yakıyor. Ormanlarımıza daha çok sahip çıkmalı, onları korumalıyız. Bir yandan çevre bilinci ve duyarlılığını geliştirmek için projeler hazırlanıp uygulanırken diğer yandan da çevreyi koruyacak önleyici tedbirler almalıyız. Bu hepimizin ortak sorumluluğudur.” dedi.
Gelin, Prof. Gündüz’le çevre konusunda yaptığımız sohbeti birlikte okuyalım.
Pınar Savun: Prof. Dr. Şerife Gündüz kimdir?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Prof. Dr. Şerife Gündüz, çevre bilimleri ve eğitim alanında önemli çalışmalara imza atmış bir akademisyendir. Kuzey Kıbrıs’ta doğa ve çevre bilincinin gelişmesine katkıda bulunan projelerde yer almaktadır.
Pınar Savun: Doğa tutkusu sizde nasıl başladı?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Doğa tutkusu çocukluk yıllarıma dayanıyor. Annemin köyü olan Vadili’ye giderdik. Orada dedemin bahçesine gider, patates ve yumurta haşlayarak, ovadan topladığımız yeşilliklerle birlikte piknik yapardık. Bu anılar, doğaya olan duyarlılığımı ve farkındalığımı artırdı. Doğayla iç içe olmak, onun güzelliklerini ve önemini küçük yaşlarda kavramama yardımcı oldu.
Pınar Savun: Doğa deyince siz ne anlıyorsunuz?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Doğa, bizim en değerli mirasımızdır. Bitkiler, hayvanlar, su kaynakları ve hava gibi doğal unsurların tümü doğayı oluşturur. Doğa, insan yaşamının sürdürülebilirliği için hayati öneme sahiptir ve bu nedenle korunması gerekir.
Pınar Savun: Kızlarınızdan birinin adı Doğa, bu da sizin doğaya olan tutkunuzun bir yansıması mıdır?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Evet, büyük kızımın adı Doğa, doğaya olan sevgimin ve saygımın bir yansımasıdır. Küçük kızımın adı ise Melissa. Melissa, Melissaofficinalis (Oğulotu) bitkisinden geliyor ve bu bitkiyi çok seviyorum. Hatta ismi Latince iki ‘s’ ile yazılıyor. Bu isimler, doğanın ne kadar değerli ve vazgeçilmez olduğunu her zaman hatırlamamızı sağlıyor.
“Çevre bilinci istenilen seviyede değil”
Pınar Savun: Yeşil Okullar Projesi nasıl doğdu ve ne zaman hayata geçti?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği GİKAD, Uluslararası Final Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile gerçekleştirilen Yeşil Okullar Projesi, çevreye duyarlı ve saygılı nesiller yetiştirmeyi hedefleyerek Eylül 2022’de hayata geçti. Proje, çevre bilincini artırmayı ve öğrencilerin doğa ile olan bağlarını güçlendirmeyi amaçlıyor.
Pınar Savun: Projenin sloganı ne idi ve bu projenize kaç okul katıldı?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Projenin sloganı “Geleceğimiz İçin Yeşil Bir Dünya” idi. Projeye bugüne kadar 51 okul katıldı ve bu okullarda toplamda 61 binden fazla öğrenciye ulaşıldı.
Pınar Savun: Bu proje ile birlikte gençlerde nasıl bir farkındalık yaratıldı?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Proje sayesinde öğrenciler, çevre bilinci ve doğa sevgisi konusunda önemli bir farkındalık kazandı. Okullarda gerçekleştirilen çevre eğitimleri, fidan dikimi, tarım bahçeleri oluşturulması, çevre kulüpleri kurulması ve geri dönüşüm kutuları yerleştirme gibi etkinliklerle öğrencilerin doğa ile olan bağları güçlendi ve çevreyi koruma bilinci gelişti.
Pınar Savun: Yeşil Okullar Projesi kapsamında e-fidan bağış kampanyası başlatıldı. Bu kampanyadaki amaç neydi, hedefe ulaşıldı mı?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Kuzey Kıbrıs Turkcell ile birlikte yapığımız e-fidan bağış kampanyası, öğrencilerin ve toplumun doğaya olan duyarlılığını artırmak ve ağaçlandırma çalışmalarına katkı sağlamak amacıyla başlatıldı. Kampanya ile ülkemiz için 61.000 fidan bağışı toplandı ve bu fidanlar aralık ayında, Orman Dairesi’nin belirlediği bölgelere dikilecek.
Pınar Savun: Toplumda çevre bilinci sizce yeterince gelişmiş mi? Toplumda çevre bilincini geliştirmek için neler yapılmalıdır?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Toplumda çevre bilinci her geçen gün artsa da, hala yapılması gereken çok şey var. Eğitim programlarına çevre konularının daha fazla dahil edilmesi, kamuoyunu bilinçlendirme kampanyaları ve çevre dostu politikaların uygulanması önemlidir.
“Kaynaklar tehdit altında”
Pınar Savun: İklim krizi nedeniyle baş göstermesi beklenen kuraklıktan bizler ne kadar etkileneceğiz ve önlem almak için nasıl projeler geliştirmeliyiz?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: İklim krizi nedeniyle Kuzey Kıbrıs ciddi su sıkıntıları yaşayabilir. Bu durumu önlemek için su tasarrufu projeleri, alternatif su kaynakları geliştirme ve mevcut kaynakların etkin kullanımı gibi önlemler alınmalıdır.
Pınar Savun: Ülkemizde uç iklim olayları yaşanmaya başladı. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Ülkemizde uç iklim olayları, aşırı sıcaklar, şiddetli yağışlar, kuraklık ve seller yaşanmaya başlamıştır. Orman yangınları, toprağımızın verimsizleşmesi ve sıcak hava dalgaları ülkemizi etkiliyor. Yangınlar, artan sıcaklıklarla çok büyük bir tehdit haline geldi. Son bir haftada sürekli yangınlar çıkıyor. Bu konuda üzerimize büyük görevler düşmekte. Sigara izmaritleri, kırık camlar yangınlar için zemin oluşturmakta. Lütfen bu konulara dikkat edelim. Meteorolojiden alınan bilgiye göre, ülkemizde son 48 yılın sıcaklık rekorları kırıldı. Bu da yangın riskini artıran önemli bir faktör. İklim adaptasyon planlarımızı hazırlayıp uygulamaya koymalıyız. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizle birlikte, gıda krizi de gündemde. İklim krizi ile birlikte tarımsal üretim de tehlikede. Bu konu ile ilgili devlet politikası oluşturmalıyız. Adaptasyon çalışmalarımızı, planlarımızı hazırlamalı, önlemlerimizi almalıyız. Doğanın düzenini bozduk ve hızla çöküşe doğru gidiyoruz. İklim adaptasyon planlarımızı hazırlayıp uygulamaya koymamız gerekmektedir. Kısaca önceliklerimiz arasına iklim, su, gıda ve enerji güvenliğini almazsak gelecekte yaşanabilecek bir ülke bulamayacağız.
Pınar Savun: Gezegende yaşam tehdit altında, insan etkisiyle doğanın döngülerine zarar verdik. Bu konuda neler yapılabilir?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Su kaynaklarını, toprağı, biyolojik çeşitliliği ve doğanın bize sağladığı tüm hizmetleri baskı ve yok oluş tehdidi ile karşı karşıya bıraktık. Ama çok önemli bir şeyi unutuyoruz: yaşamamız için temel olan doğanın bize sağladığı en önemli hizmetler! Bir düşünün oksijensiz, susuz ve yemeksiz ne kadar zaman yaşayabileceğimizi.
Pınar Savun: Çevresel güvenlik önümüzdeki dönemde dünya gündeminin ön sırasında yer alacak kavramlar arasında. Bu konuya ilişkin ne söyleyeceksiniz?
Prof. Dr. Şerife Gündüz: Çevresel güvenlik, gelecekte uluslararası ilişkilerin ve iç politikaların ana gündem maddelerinden biri olacak. Bu nedenle, bu konulara yönelik stratejik planlamalar yapılması ve küresel işbirliği geliştirilmesi hayati önem taşımaktadır. Çevresel güvenliği sağlamak, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde birincil öncelik olmalıdır.
Yorumlar kapalı.