Ceren ÖZBİL
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir köyü olmasına rağmen girişinde ve çıkışında hâlâ kimlik kontrolü yapılan Akıncılar, yıllar önce yapılan yönetici hatalarının bedelini ödüyor.
Bir dönemlerin en büyük Türk köyü olan ve yaklaşık 5 bin nüfusa sahip köyde şimdilerde yaklaşık 500 kişi yaşam sürüyor.
Ülkede 1974 yılında yaşanan savaşın ardından, Akıncılar’ın Türk köyü olarak kalmaya devam etmesine rağmen, köylülerin buradaki mal varlığı eşdeğer olarak kabul edildi ve bunun karşılığında da Akdoğan’dan ev ve arsa verildi.
Eşdeğer karşılığında da Akdoğan’dan ev ya da arsa alanların Akıncılar’daki mal varlığına da devlet tarafından el konulmadı.
Akıncılar’da yıllardır bomboş duran evler ise bir bir yıkılıyor. Bu binaların sahipli olması nedeniyle de sahipleri dışında kimse müdahale edemiyor.
Dükkânların sadece ismi kaldı…
Akıncılardaki nüfusun azalmasıyla birlikte, köyde bulunan esnafta tek tek kepenk indirmeye başladı.
Köyün yıkılmaya yüz tutmuş binalarla dolu sokaklarında dolanırken, atıl durumda kalan bakkaliye, berber dükkânları ve kooperatifleri de göze çarpıyor.
Barbaros: Müdahale edemiyoruz
Akıncılar Belediye Başkanı Hasan Barbaros, köyde bulunan çok sayıda binanın boş ve yıkılmaya yüz tutmuş olduğunu anlattı.
Belediye olarak tehlike arz etmemesi için zaman zaman bu binaları yıkmaya çalıştıklarını kaydeden Barbaros, sahiplerinin müsaade etmemesi nedeniyle yıkamadıklarını söyledi.
“Sorumlu devlet”
Barbaros, Akıncılar’da bulunan yüzlerce evin yıkılmaya yüz tutmuş olmasından, yöneticileri sorumlu tuttu ve şunları söyledi:
“1974’ün ardında devlet burada yaşayan vatandaşlara eşdeğer karşılığında Akdoğan’dan ev ve arsa verdi.
Birçok köylü askeri birliklerin ardında kalan bu köyde yaşamak istemedi ve akdoğan’a taşındı.
Ancak buradaki mal varlıklarına da el konulmadı. Buradaki evler de onların tapulu malı olarak kaldı.
Yıllardır kimsenin uğramadığı bu evlerin birçoğu yıkılırken, bazıları da yıkılmaya yüz tuttu.
Tabii bu kişiler arasında kendi biriktirdiği parasıyla da başka bölgelerden ev alanlar var. Puanları ile de ev alanlar var. Ancak devletin en azından eşdeğer karşılığında verdiği evleri, alıp kiraya vermesi ya da bir şekilde değerlendirmesi gerekirdi. Sahipli olduğu için bu evlere biz de müdahale edemiyoruz”.
Yorumlar kapalı.