
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda eleştirilere yanıt vermek amacıyla söz alarak bakanlık olarak YÖK’le uzun zamandır temasta olduklarını belirtti. YÖK’le sorunların çözülmesi için birkaç kez protokol imzaladıklarını kaydeden Çavuşoğlu, KKTC üniversitelerin ÖSYM kitapçığına 1993’te girdiğini söyledi.
Kurallara uyan Türkiye vatandaşı öğrencilerin denkliğe başvurmaya bile ihtiyacı olmadığını, bunun protokollerle teyit edildiğini söyleyen Çavuşoğlu, 1993 öncesinde kayıt şartlarına uymadığı halde kayıt yapan öğrencilerin sorun yaşayabileceğini söyledi.
Üniversitelerin hukuki anlamda bir gerileme yaşamadığını dile getiren Çavuşoğlu, diploma iptali konusunun Kıbrıs’a atfedilerek tartışılmasının algıya vesile olması endişesini anlayabildiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, üniversitelerin para kazanmak için kurulmaması gerektiğini dile getirerek, özeleştiri de yapmak gerektiğini belirtti.
Bakanlık olarak üniversitelere güvendiklerini ama aynı zamanda denetlediklerini de dile getiren Çavuşoğlu, KKTC’de üniversitelerin sadece finansal kaynakla ölçülemeyeceğini, üniversitelerin akademik seviyenin yükselmesine de büyük katkı koyduğunu söyledi.
Geçmişten ders alıp, eksikleri tamamlayarak ilerlediklerini anlatan Çavuşoğlu sorumlulukla ilerlediklerini kaydetti.
Üniversiteler konusunda YÖK nezdinde herhangi bir gerileme olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, bir süre önce ülkeye gelen T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı heyetiyle yaptığı görüşmelere değindi. “Kendi eksikliklerimizi tamamlamamız önemli” diyen Çavuşoğlu özellikle diploma usulsüzlüğü sürecine işaret etti.
Geri çekilen disiplin tüzüğü değişikliğine de değinen Çavuşoğlu yapılanın sadece CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın önerisine dayanmadığını, kendilerinin de tüm şikâyet ve talepleri dikkate alarak konuyu Bakanlar Kurulu’na ileteceklerini söyledi.
Konuyu ele alan Barolar Birliği raporuna da değinen Çavuşoğlu, ilgili raporda tüzüğün “tüm dinlere eşit mesafede olmadığı” için geri çekilmesi gerektiği görüşünün yer aldığını kaydederek, konunun önümüzdeki günlerde tartışılacağını belirtti. Konunun kimsenin iki dudağı arasında olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, önemli olanın Anayasa ve yasalar olduğunu kaydetti.
Disiplin Tüzüğü… “Eğitim hakkını çocuğa vermek durumundayız”
Türkiye’deki basından bilgi talebiyle arandığını belirten Çavuşoğlu, yerli basından kimsenin kendisinden bilgi talep etmediğini söyledi.
22 yıldır milletvekili olduğunu anımsatan Çavuşoğlu, Atatürkçülüğü ve laikliği konusunda halkın şüphesi olmadığını vurguladı.
Barolar Birliği’nin disiplin tüzüğü ile ilgili raporunun önemine değinen Çavuşoğlu, bir çocuğun bone ve bandana ile okul idaresinin izniyle 17 gün okula gittiğini, 17 günden sonra çocuğun okula alınmadığını ve sonrasında kendilerinin bilgisine geldiğini anlattı. Konuyu Bakanlar Kurulu’nun bilgisine getirdiğini aktaran Çavuşoğlu, çocuğun eğitim hakkını çocuğa vermek durumunda olduklarını belirtti. Çocukla kendisinin de görüştüğünü anlatan Çavuşoğlu, çocuğun bilinçli olduğunu kaydetti.
Atatürkçü laik bir eğitimin savunucusu olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, konuyu Anayasa’ya ve yasalara uygun olarak çözmek zorunda olduklarını söyledi.
Yorumlar kapalı.