Lenfoma kanseriyle 7 aydır mücadele eden restoran işletmecisi 51 yaşındaki Mehmet Dursun’un acilen umut vadeden yeni bir tedaviye ihtiyacı var. 900 bin Euro tutan bu tedavi için “Yaşam Destekçileri Kampanyası” başlatıldı.
‘CAR T’ hücre tedavisi şart!… Mehmet Dursun, kemoterapi tedavisinin olumsuz sonuçlanması üzerine sadece üç ülkede yapılabilen ‘CAR T’ hücre tedavisinin’ kendisine yüzde 90 olumlu sonuç ve umut vaat ettiğini belirtti. Dursun, 2 hafta içerisinde tedavisine başlaması gerektiğine dikkat çekti.
Emine Gül ÖZER
Karnındaki şişkinlik ve gece terlemesi sebebiyle gittiği hastanede önce kolon kanserinden şüphelenildi ancak Türkiye’ye gittiğinde Burkitt – Lenfoma olduğu tanısıyla yüzleşti.
Ülkemizin sevilen restoran işletmecilerinden 51 yaşındaki Mehmet Dursun, 7 aydır kanserle mücadele veriyor. Türkiye’de gördüğü tedavinin olumsuz sonuçlanması yüzünden geriye kalan tek çare ‘CAR T’ hücre tedavisi.
Sadece Almanya, İsrail ve Amerika’da yapılabilecek bu tedavinin bedeli ise 900 bin Euro.
Mehmet Dursun’un tedavi olabilmesi için 10 gün sürecek olan “Yaşam Destekçileri Kampanyası” başlatıldı. 2 hafta içerisinde tedavi için Almanya’ya gitmesi gereken Dursun için vatandaşlara “sen de bağış yap, destek ol ki bir yaşam kurtulsun” çağrısı yapıldı.
Kampanya çerçevesinde Ziraat Bankası’nda açılan hesaplara desteklerin acilen ulaştırılabileceği kaydedildi. Kampanyanın diğer bankalarda herhangi bir hesap veya IBAN numarasının bulunmadığı da belirtildi.
Mehmet Dursun, kansere karşı verdiği mücadeleyi ve yaşadığı süreci, KIBRIS muhabirine aktardı, içinde bulunduğu durumu “Allah düşmanımı bile bu duruma düşürmesin” sözleriyle özetledi.
“İlk önce kolon kanseri üzerine yoğunlaşıldı”
7 aydır Lenfoma Burkitt hastalığıyla mücadele eden, ülkemizin sevilen restoran işletmecilerinden Mehmet Dursun, hastalığın ilk belirtileri hakkında şunları anlattı:
“Karnımda aşırı bir şişkinlik yaşamaya başladım. Son zamanlarda 2-3 gece üst üste terlemeler meydana geldi. Bunun sebebini merak ettiğimiz için 11 Aralık 2023’te eşimle beraber Girne Akçiçek Hastanesi’ne check up yaptırmaya gittik. Kan ve idrar tahlilleri yapıldı. Yaptığımız kan ve idrar tahlillerinde hiçbir hastalığa rastlanmadı. Doktorum ‘sen benden daha sağlam çıktın’ diye espri bile yaptı.”
Karın şişkinliğinin sebebini belirleyebilmek içinse ultrason çekildiklerini aktaran Dursun, “Bir sıkıntı olduğunu hissedebiliyordum. Ultrason çekildiğinde karnımda yabancı bir sıvı tespit edildi. Akşam saat 18.00 civarlarındaydı. Lefkoşa acile gitmemiz gerektiği söylendi. Oraya gittik. O gün Lefkoşa’da tomografi çekildi. Kalın bağırsak ve ince bağırsak arasında yaralar tespit edildi, kolon kanseri ihtimali üzerinde yoğunlaşıldı.” dedi.
“Türkiye’de lenf kanseri tanısı konuldu”
KKTC’de kolon kanseri üzerinde yoğunlaşılmasının ardından aynı gün eşiyle birlikte kendi imkanlarıyla Türkiye’ye gitmeye karar verdiklerini söyleyen Dursun, “Hemen Bursa Şehir Hastanesi’ne gittik. Orada 1 gün yattık. Fakat Türkiye vatandaşı olmamıza rağmen bizim KKTC sigortası Türkiye’deki sağlığı kapsamadığı için oradaki tedavi tutarı 2,5- 3 milyon TL civarındaydı. Başbakan Ünal Üstel’i aradım. Durumu izah ettim.” şeklinde konuştu.
Bu olaylar esnasında karnının 5-6 aylık hamile kadın pozisyonunda şişmeye başladığına dikkat çeken Dursun, “Biz hâlâ orada kendimizi kolon kanseri zannederken, bu konuda uzman özel bir doktora gittim. İstanbul’da bir doçentti. O bizi ‘pet’ çekimine gönderdi. Kendi imkanlarımızla onu da yaptık ve bunun sonucunda kolon kanseri değil, lenf kanseri olduğum belirlendi. Göğsümde ve karnımda olmak kaydıyla.” ifadelerini kullandı.
“Yüzde 95 temizlendi ama yeniden nüksetti”
Başbakan Ünal Üstel’i aramalarının sonuç verdiğini ve KKTC Devleti’nin kendilerini başka bir yere sevk ettiğini ifade eden Dursun, “O halimle geri dönüp Kıbrıs’ta tekrar kanser tedavisi alamazdım. İstanbul Ataşehir Memorial’da tedavim başladı. Karnımda biriken sıvı maalesef böbreklerime ciddi zarar verdi. 16 gün de böbrek tedavisi gördüm. 16 günün sonunda böbrekler temizlendi ve kurtuldum.” dedi.
Dursun, sonrasında kemoterapi tedavisinin başladığına dikkat çekerek, şunları aktardı:
“Lenfoma kanserinin de kendi içinde çeşitleri var. Benim hastalığım ‘Lenfoma Burkit’ti. Alabileceğim en iyi tedaviyi aldım. Maalesef yüzde 95 temizlendi ama 12 parmağın üzerindeki kanser hücresi tekrar nüksetti. 5 santim büyüklüğündeydi tedaviden önce, tedavi boyunca 2 milime kadar geriledi. Maalesef bu kanser hücresi bizim aldığımız ilaca bağışıklık gösterdiği için onu tamamen yok etmek mümkün değil.”
“Tedavi sadece 3 ülkede var”
“Doktorum bu kemoterapinin başarısız olduğunu söyledi. Tekrar aynı yöntemle denenen kemoterapinin de fayda vermeyeceğini söyledi. Senin kesinlikle ‘CAR T’ hücre tedavisi alman şart dedi.” ifadelerini kullanan Mehmet Dursun, şöyle devam etti:
“Bu tedavi de her yerde yapılmıyor. Yalnızca Almanya, İsrail ve Amerika’da var. Bu yüzden dediler ki, ‘sen imkanların varsa git..’ Tamam dedik. Bizim doktorun bize Almanya’dan verdiği Hamburg’daki Üniversite Hastanesi ve uzman doktorlarla önce telefonda birebir konuştuk. Sonra Almanya’daki akrabalarımı gönderdim yüz yüze konuştular.”
“Yüzde 90 sonuç için 900 bin Euro gerek”
Oradaki doktorların tedaviyi Almanya’da alabileceğimi ve tedavi sonrası yüzde 90’ın üzerinde başarılı sonuç elde edilebileceğini söylediğini anımsatan Dursun, şunları kaydetti:
“Ama bunun için 900 bin Euro tedavi ücretine ihtiyacımız var. Ayrıca ayrı bir ev tutup tedavi süreci boyunca izole olacağız. Bu da 1 milyon Euro’ya yakın. Aile olarak buna gücümüz yok, bu parayı bulamayız. Kaplıca’daki kendi restoranımızı satmaya çalıştık. Bizi tanıyan, onu alabilecek güçteki iş adamları, ‘sen hastasın, hasta olduğun için satmak istiyorsun. Vicdanen biz bu işletmeyi alamayız’ dediler. Hükümet yetkilileriyle görüştüm. Ne yapabilirizi konuştuk. Onlar da, ‘sen sevilen sayılan birisin, bir kampanya başlat. Biz de buna destek olalım, o parayı toplayalım’ dediler. Günün sonunda hiç istemediğim, arzulamadığım bu kampanyayı yapmak zorunda kaldım.”
“250 bin Euro toplandı”
Dursun “devlet, vatandaşının sağlık hizmetinin en iyisini vermeli. Varsa bu hastalığın tedavisi, dünyanın neresinde olursa olsun vatandaşını yaşatmak için elinden geleni yapmalı” diyerek, şunları söyledi:
“Gelinen süreçte kontrole gittim Kolon Hastanesi’ne… 3 santim civarında bulunan kitle biraz büyümüş ve maalesef etrafındakilerde de canlanma var. Zaman kısıtlı. 2 hafta içinde, maksimum 20 gün içerisinde tedavi için gitmem gerek. Gün geçtikçe karnımdaki ağrı da şiddetleniyor. Bu paranın toplanması için bekliyoruz, gayret sarf ediyoruz. Perşembe gününe kadar 250 bin Euro toplandı. İlk günkü heyecan, teveccü yok tabii ki. Bakalım ne yapabileceğiz, yapabilecek miyiz? Hükümetten ses seda yok, bir şey planlıyorlar mı bilmiyorum. Ama tabii ki devletimden de bekliyorum.”
“51 yaşındayım ama hayat bana 90’lık bir hayat yaşattı”
Tedavi sürecinden bu yana, hastalığın da kendine bir şeyler kattığını kaydeden Dursun, iyisi ve kötüsüyle durumu şöyle özetledi:
“Bu dünyada iyi insanlar iyilik yapmaz. Yaptıkları her şey zaten iyidir. Kötüler iyilik yapar ama bu dünyada iyi olmak en doğrusu. 51 yaşındayım ama hayat bana 90’lık bir hayat yaşattı. 7 aylık tedavi maceramdaki muhasebe, dünyayı görebilmem için belki de Allah’ın bana bir lütfuydu. Hiçbir zaman isyan etmedim. Benden çok daha kötü hastalar var. Ben en azından nefes alabiliyorum, çok bir ağrı yaşamadım. O yüzden şükredecek çok sebebim var.
En önemlisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arkamda. Keşke malımızı satıp, kendi gücümüzle gidebilseydik. Bu işler çok kolay değil. İnsanlar bazı şeyleri yaşamadan anlayamaz. İçinde merhamet duygusu olmayan, vicdan olmayan bizi anlayamaz. Allah düşmanımı bile bu duruma düşürmesin.”
Bağış yapmak isteyenler için kullanılan hesap:
Alıcı Adı-Soyadı: Mehmet Dursun
Banka Şube: Ziraat Bankası, İskele – KKTC Türk Lirası (TL) IBAN: TR70 0001 0021 8260 4796 7850 01
Amerikan Doları (USD) IBAN: TR05 0001 0021 8260 4796 7850 07
İngiliz Sterlini (GBP) IBAN:
TR10 0001 0021 8260 4796 7850 14
Euro (EUR) IBAN: TR59 0001 0021 8260 4796 7850 05
Yorumlar kapalı.