Kütahya’nın Çavdarhisar ilçesinde, 5 bin yıllık Aizanoi Antik Kenti’nde kazı ekibinde arkeolog olarak çalışan Ege Özcebe, Hollywood’un ünlü karakteri “Indiana Jones”tan esinlenerek seçtiği kıyafetlerle dikkat çekiyor.
Amerikalı aktör Harrison Ford’un canlandırdığı “Indiana Jones” karakterinden ilham alan 31 yaşındaki Denizlili arkeolog Ege Özcebe, Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunu. Lisans eğitiminin ardından yüksek lisansını da aynı üniversitede tamamlayan Özcebe, şimdi Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nde doktora çalışmalarını sürdürüyor.
Özcebe, 2018’den bu yana Aizanoi Antik Kenti’nde kazı ekibinde görev alırken, yerli ve yabancı turistlere Roma İmparatorluğu’na ait kalıntıları tanıtarak antik kentin zengin tarihini aktarıyor.
TARİH SEVGİSİNİ DEDESİNDEN ALDI
DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gökhan Coşkun’un liderliğindeki kazılarda, araştırma konularıyla ilgili incelemeler yapan Özcebe, tarih sevgisini çocuk yaşlarda tarih öğretmeni olan dedesinden aldığını belirtiyor.
“INDIANA JONES ÇOCUKLUK KAHRAMANIM”
Özcebe, “Indiana Jones benim çocukluk kahramanım. Harrison Ford’un o karakterde canlandırdığı cesur arkeolog bana ilham verdi ve arkeolog olmaya karar verdim. Maceracı bir arkeoloğun nasıl bir hayatı olur hep merak ettim.” diyerek filmlerin kendisinde bıraktığı etkiyi dile getiriyor. Indiana Jones’un tüm filmlerini tekrar tekrar izlediğini anlatan Özcebe, çocukluk hayalini gerçek bir kazı alanında yaşatmanın heyecanını taşıyor.
“KIYAFETLER RAHAT, BAŞIMA GÜNEŞ GEÇMİYOR”
Ege Özcebe, arkeolog olduktan sonra “Indiana Jones”un giydiği kıyafetlere benzer bir tarzla sahada çalışmayı tercih ettiğini ve bu giysilerin mesleğine oldukça uygun olduğunu belirtiyor. Kıyafetlerin hem rahat hem de işlevsel olduğunu vurgulayan Özcebe, şöyle konuştu:
Günümüzde birçok meslektaşım arazide rahat hareket edebilmek için outdoor veya spor giysiler giyiyor. Ben ise Indiana Jones tarzını benimsedim ve gerçekten meslekte en kullanışlı kıyafetin bu olduğunu gördüm. Kıyafetler rahat; başıma güneş geçmiyor, renkleri nedeniyle toz belli olmuyor ve terletmiyor. Bu tarzın ne kadar sağlıklı ve pratik olduğunu kullanmaya başladıktan sonra daha iyi anladım. Bu kıyafetleri tam anlamıyla benimsedim; onlar benim gerçek arkeolog kıyafetim oldu.
Özcebe, pantolon, gömlek ve montunu kendisinin aldığını, ikonik şapkasını ise bir arkadaşının hediye ettiğini ekledi. Bu kıyafetlerin artık hayatının ve mesleğinin bir parçası haline geldiğini ifade eden Özcebe,
Antik kente gelen turistler beni görünce ‘Indiana Jones’ diye kendi aralarında fısıldaşıyorlar, ilgilerini hissediyorum. Sürekli bakışların üstümde olduğunu fark ediyorum ve bazen fotoğraf çektirmek isteyenler de oluyor. Bu tarz büyük bir ilgi uyandırıyor.
dedi.
Özcebe, ayrıca araştırmaları sırasında, dünyada birçok kişinin “Indiana Jones” karakterinden etkilenerek arkeolojiye yöneldiğini öğrendiğini de paylaştı.
Yorumlar kapalı.