
Sigaranın insan sağlığına kötü etkileri, yol açtığı hastalık ve ölümlerle ilgili veriler, 1950’lerin sonlarından başlayarak artış göstermiştir. Gün geçtikçe sigaranın zararlarına ilişkin yeni bilgiler ışığında dünyanın belli başlı sağlık örgütleri tarafından yapılan çalışmalarda (Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Uluslararası Kanser Araştırma Kurumu (Internatıonal Agency for Research on Cancer–IARC), ABD Ulusal Araştırma Konseyi (US National Research Council) gibi kuruluşlarca) sigara, “insan karsinojeni” olarak kabul edilmiştir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yapmış olduğu çalışmalarda, tütün ürünlerinin dünya genelinde en önemli ikinci ölüm nedenini teşkil ettiği bildirilerek, dünyada 1.3 milyar sigara içen insan olduğu ve bunların yaklaşık yarısının sigaraya bağlı bir sağlık problemi nedeniyle hayatını kaybedeceği belirtilmektedir. Her yıl dünyada 4.5-5.0 milyon kişinin sigaraya bağlı bir nedenle hayatını kaybettiği ve bu sayının 2020 yılında 10 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Sigara kullanımı diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizin de en önemli halk sağlığı sorunu olup, önlenebilir ölüm nedenlerindendir.
Sigara kullanımına, kişiler pek çok sebepten dolayı başlayabilirler. Özellikle gençler arasında özenti ve sosyal çevre bulma isteği ile başlanan sigara, çevreye verilmek istenen “ben artık büyüdüm” imajında bir aracı olarak kullanıldığı bilinmektedir. Günlük stres faktörleri, örnek alınan kişilerin etkisi, çevrenin teşviki, yalnızlık gibi faktörlerin etkisi ile kişiler sigaraya başlamakta ve nikotin maddesinin marifeti ile bağımlılık meydana gelmektedir. Günlük iş hayatında kadınların da yerlerini alması ile her konuda olduğu gibi sigara kullanımında da erkekleri aratmadıkları bir gerçektir.
Kanser hastalığının oluşumunda çevresel risk faktörleri